İstanbul’un Kalbinde Kadınların Özgürlük Yüzüşleri: Kız Neşesi Hareketi

İstanbul’da denize girmek genellikle erkeklerin resmen sahip olduğu bir alan olarak görülüyordu. Ancak geçtiğimiz hafta, bu önyargıya karşı kadınların katılımıyla renkli ve özgürlük dolu bir etkinlik düzenlendi. Dijital içerik üreticisi Nazlı Altaç (Instagram/@nazlialtac), Boğaz’ın sakin sularında kadınları bir araya getirerek, İstanbul’un farklı noktalarından gelen kadınlara yeni bir deneyim yaşattı. Birlikte Boğaz’a açıldıklarında, kendilerini “Kız Neşesi” olarak adlandıran grup; özgürlük, sınırları kaldırma ve en önemlisi ise ‘karşı cins’ gibi yüzme özgürlüğünü keşfetme amacını güttü. Bu hareketin temelinde, kadınların şehirde kendilerini daha güçlü ve özgür hissetmeleri yatıyordu.

Buluşma Noktası ve Güncel Deneyimler

Geçen cuma, Bebek Parkı önünde gerçekleşen ikinci toplantıya katıldım. Sabah erken saatlerde, saat 6’da yola çıkarak, henüz hava aydınlanmadan oraya ulaştım. Zihnimde güvenlik endişeleri ve “Park güvenliği nasıl olacak, hava aydınlanana kadar nereye otursam?” gibi sorular vardı. Ancak gittikten sonra fark ettim ki, bu şehrin başka bir yüzü vardı. Bir yanda erkekler sabah denize girmiş, minik kahvaltı masaları kurmuşlardı. Bir yanda kadın ve erkekler birlikte spor yapıyor ve yoga matlarında uzanıyordu. Kano ve paddle board etkinlikleri, koşular ve yürüyüşler akış halinde devam ediyordu.

Kadınların Katılımı ve Deneyimin Coşkulu Anları

Hemen ardından, Kız Neşesi ekibi de gelmeye başladı. Merve Alp, 1 yaşındaki bebeği Mercan’ı pusetinde getirmişti, Ceyda ve Didem kardeşler ise 5 yaşındaki Bade ile bu özgürlük yolculuğuna katıldı. 7 aylık hamile Helen Kaya ise, “Yapamazsın” diyenlere rağmen ekibin desteğiyle yüzmeyi başardı. Sayımız yaklaşık 20’ye ulaştı; yaşı 22’den 45’e kadar değişiyordu. Bakırköy, Gebze gibi farklı yerlerden gelen kadınlar yeni deneyimlere açıktı. Liderliğini Elif Merve Mollahamzaoğlu’nun yaptığı topluluk, önce zumbayla ısındı; ardından herkes el ele tutuşup Boğaz sularına adım attı. Çıktıklarındaki mutluluk ve kahkahalar, eşsiz bir enerjiyle doluydu. Bu anlar, İstanbul’un kalbinde kadınların kendilerini özgürce ifade edebilmesinin gücünü gösterdi.

İkonik Bir Kadın Hareketi: Kız Neşesi ve Amacı

Kız Neşesi ekibi: “İstanbul’un sadece belirli cinslerin denize girebildiği bir şehir olması bizi üzüyor. Bu hareketin temelinde, kadınların şehirde kendilerini daha güçlü hissetmesi ve özgürlük arayışları yatıyor,” diyorlar.

İstanbul’da her yerde erkeklerin özgürce denize girdiğini gözlemleyen ekip, bu duruma karşı durmak ve kadınların da bu doğal hakkını kullanmasını sağlamak istiyor. “İzmir’den gelenlerin, Bodrum’un güzellikleriyle kıyaslaması, Burada da en az onların kadar güzel ve erişilebilir denizler olduğunu gösteriyor,” diyorlar.

Kadınlar için denizin sadece yüzmek değil; dayanışma, güç ve özgürlük simgesi haline geldiği bu hareketle, birlikte şehrin güzelliklerini parlatarak ilerlemek amaçlanıyor.

Hikayelerini Paylaşan Kadınlar ve Etkinliklere Katılanlar

• Helen Kaya (32): “7 aylık hamileyim ve ilk kez Boğaz’da yüzdüm. Herkesin ‘Yapamazsın’ dediği o anları yaşadım ve müthiş duygular hissettim. İyi ki gelmişim!”
• Öncü Tınaz (31): “Yıllardır İstanbul sahillerinde kadınların denize girmediği algısına alışkındık. Şimdi ise kadınlar bu özgürlüğü deneyimleyebiliyor ve inanılmaz keyif alıyorlar. Bu deneyimi herkesin yaşaması gerek.”
• Sevil Koç Tarık (44): “Bunun bana bir lükçü gibi geliyordu, ama denemek ve hissetmek çok farklıydı. Bir kabin olmaması biraz zor olsa da, bu deneyimi yaşamış olmak zaten değerli.”
• Zeynep Yaren Ersoy (22): “İstanbul’da doğdum ve büyüdüm. Daha önce de İstanbul’un kalbinde sabah erkenden denize girdim ama ilk kez gerçekten özgür hissettim. Bu benim için çok özel bir deneyim oldu.”