41,5106$% 0,71
48,6006€% 1,00
5.024,76%0,50
8.404,00%0,28
33.515,00%0,28
11.151,20%-1,99
İran parlamentosunda temsil edilen Kum şehrini kapsayan bölgede, Fordo yakınlarındaki saldırıya ilişkin önemli bilgiler ortaya çıktı. Milletvekili Menan Reisi, saldırının oldukça yüzeysel olduğunu ve tesiste ciddi bir hasar meydana gelmediğini belirtti. CNN International’ın Fars Haber Ajansı’ndan aktardığına göre, Reisi, “Elimizdeki kesin bilgilere dayanarak, ABD’nin yalancı başkanının iddialarının aksine, Fordo Nükleer Tesisi’nde ciddi bir tahribat söz konusu değildir. Hasar gören noktaların çoğu yerin üstündeki alanlar ve tamir edilebilir durumdadır” ifadelerini kullandı.
Reisi, güvenlik açısından hiçbir tehdit oluşturabilecek unsurların önceden bölgeden çıkarıldığını ve herhangi bir nükleer radyasyon tespiti olmadığını vurguladı. Ayrıca, tesiste can kaybı yaşanmadığını da sözlerine ekledi. Bu açıklamalar, bölgedeki sükunetin devam ettiğine işaret ediyor.
İran’da, nükleer tesislere yönelik saldırıların ardından, ülke genelinde İsrail’e karşı gerçekleştirilen füze saldırıları hız kazandı. İran devlet televizyonunun raporlarına göre, sabah saatlerinde Tel Aviv’in en büyük uluslararası havaalanı olan Ben Gurion Havalimanı başta olmak üzere, çeşitli hedefler vuruldu. Bu hedefler arasında destek üsleri, komuta ve kontrol merkezleri ile biyolojik araştırma merkezleri bulunuyor. İran Devrim Muhafızları, saldırıların uzun menzilli ve etkili Hayberşiken (Farsça: Hayber’i delen) füzeleri kullanılarak gerçekleştirildiğini açıkladı. Mehr Haber Ajansı, füzelerin ateşlenme anına ait görüntüleri yayınladı. Bu füzeler, savaş tarihinde ilk kez kullanıldı ve Hürremşehr-4 olarak adlandırılıyor.
İsrail acil yardım servisi Kızıl Davud Yıldızı, yapılan saldırılarda 16 kişinin yaralandığını ve hastanelere kaldırıldığını bildirdi. Yaraların çeşitli seviyelerde olduğu, sağlık durumlarının takip edildiği bilgisi verildi.
Fars Haber Ajansı muhabiri, bölgedeki hava savunma sistemlerinin erken uyarı verdiğini ve bazı bölgelerde yangın çıktığını, patlamalar duyulduğunu aktardı. Ancak, kısa süre içinde yangınların söndürüldüğü ve olayın büyük çaplı bir tahribata yol açmadığı belirtildi. Press TV sunucuları da, Fordo’ya yapılan saldırıların yalnızca tesisin giriş ve çıkış tünellerine zarar verdiğini ve detaylı bilgi veya kanıt sunmadıklarını ifade etti.
Reisi, ABD’nin bu saldırılarının doğrudan savaş girişimi olduğunu ve İran’ın nasıl karşılık vereceğine karar vereceklerini dile getirdi. Ayrıca, İran televizyonundaki yorumcular, bölgedeki gerilimin artmasıyla birlikte “Her bir Amerikan vatandaşı ya da askerinin hedef haline gelebileceğini” belirtti. Bu gelişmeler, İran’ın ABD’ye karşı olası misillemesinin sinyallerini veriyor.
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, ABD’nin “rezil” saldırılarının kalıcı sonuçlar doğuracağını vurguladı. Arakçi, “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olan ABD, İran’ın barışçıl nükleer tesislerine saldırarak BM tüzüğü, uluslararası hukuk ve Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’nı ciddi şekilde ihlal etti. Bu davranışlar, uluslararası toplumun güvenliğini tehdit etmektedir. İran, egemenliğini ve halkını korumak adına tüm seçenekleri saklı tutmaktadır” şeklinde açıklamada bulundu.
İran yetkilileri, günler öncesinden savaş halinde oldukları takdirde yanıtın gecikmeyeceğine dair uyarılarda bulunuyordu. Örneğin, İran Savunma Bakanı Aziz Nasırzade, 11 Haziran’da yaptığı açıklamada, “Tüm ABD üsleri menzilimizde ve hepsini hedef alabiliriz” diyerek, İran’ın askeri kapasitesine dair güçlü mesajlar verdi. Bu açıklama, İran’ın bölgedeki askeri varlığını ve caydırıcı gücünü ortaya koyuyor.
Orta Doğu’da, ABD’nin binlerce askeri görev yapıyor. Bağdat’ın yaklaşık 240 kilometre batısında yer alan El Esad Hava Üssü, Irak ve ABD kuvvetleri tarafından ortak kullanılıyor ve bölgenin en büyük ABD askeri üssü olma özelliğine sahip. Geçmişte de birçok defa İran tarafından hedef alındı. ABD’nin Ocak 2020’de General Kasım Süleymani’yi öldürmesi sonrası, Tahran Irak’taki ABD üslerine toplamda 16 füzeyle saldırmıştı. Bu saldırılarda 11 füze El Esad’a düşmüş ve çok sayıda ABD askeri yaralanmıştı. Aynı zamanda Erbil’deki ABD askeri üssü de hedef alınmıştı.
ABD, bu ay başında, Suriye’deki 8 askeri üssünden 7’sini kapatmayı planladığını duyurdu; yalnızca güneydeki Tenf Üssü’nü açık tutacağını açıkladı. Ancak, bu planın zamanlaması henüz kesinleşmedi. Geçmişte, Ocak 2024’te, Tenf’in güneyinde bulunan 22. Kule adlı ABD karakoluna yapılan saldırılarda 3 ABD askeri hayatını kaybetmiş ve onlarcası yaralanmıştı. Bu olay, Kabil’in düşüşünden bu yana gerçekleşen en büyük saldırı olarak kayıtlara geçti.
ABD, Basra Körfezi’nde de geniş çapta askeri varlıklarını sürdürüyor. Bahreyn’deki Donanma Destek Üssü, 5. Filoya ve yaklaşık 8.300 Amerikan askerine ev sahipliği yaparken, Katar’daki El Udeyid Üssü, Orta Doğu bölgesindeki en büyük üs konumunda. Bu üs, ABD Merkezi Komutanlığı’nın ileri karakolu olup, 10.000’den fazla askeri barındırmakta. İran’ın bölgedeki bu askeri varlıkları, bölgesel güç dengelerini yakından etkiliyor ve olası çatışmalarda önemli rol oynuyor.
Orta Doğu’da Güncel Gerilim ve Gelişmeler