Gemi mürettebatı ve aktivistler, İsrail güçlerinin Hanzala gemisine düzenledikleri baskın sırasında yaşananları detaylı şekilde aktardı. Aktivistlere göre, İsrail askerleri önce kameralar kapalıyken kendilerine uygulanan şiddeti gizlemeye çalışırken, uluslararası hukuka aykırı biçimde yemek ve su vermek gibi propaganda taktikleri de uyguladılar. Ancak, gerçekler kameralar kapandıktan sonra ortaya çıktı ve işkence uygulamalarının boyutunu gözler önüne serdi.
Filistin asıllı ABD vatandaşı aktivist Huveyda Arraf, yaptığı açıklamada, “İsrail güçleri kameralar önünde bizlere su ve yiyecek sağladı, bu da büyük bir propaganda girişimiydi. Ancak kameralar kapandıktan sonra, bizlere yönelik uyguladıkları şiddet ve işkence gözler önüne serildi. Gazze’de çocukları katleden bu güçlerin hiçbirinden korkmuyoruz ve onları ‘sadece kendinize saklayın’ diyerek reddettik” ifadelerini kullandı. Arraf, yaşananların sadece bir propaganda değil, aynı zamanda ciddi bir insan hakları ihlali olduğunu dile getirdi.
Gözaltına Alınan Aktivistlerin Anlatımları
Hanzala gemisinde gözaltına alınan aktivistlerden Tania Tan ve Robert Martin de yaşadıkları işkence ve kötü muameleleri detaylandırdı. Tan, “İsrail güçleri, kameralar kapalıyken bizlere karşı çok daha vahşi ve acımasız davranışlar sergiledi. Çıplak arama, prangalama ve psikolojik işkence uyguladılar. Hapishaneye konulduğumuzda ise, onların vahşetine ve acımasızlığına tanık olduk. Sabah uyandığımızda, diğer hücrelerde tutulan mahkumların çığlıklarıyla karşılaştık” dedi.
Özellikle, gözaltına alınan siyahi aktivist, İsrail güçlerinin kendisini tekmelediğini ve boğmaya çalıştığını belirterek, “Vücudumda bu işkencelere ait izler var. Fiziksel şiddet, burada maruz kaldığımız en korkutucu şeylerden biriydi” şeklinde konuştu. Bu ifadeler, baskının ve işkencenin boyutunu net bir şekilde ortaya koyuyor ve uluslararası toplumun dikkatini çekiyor.
02:00
News
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
