Joe Rogan’ın Lyme Hastalığı ve Biyolojik Silah İddiaları Üzerine Gelişmeler

ABD’nin Ünlü Podcast Sunucusu Joe Rogan’ın Çarpıcı Açıklamaları

ABD’nin en popüler ve etkili podcast yayıncılarından biri olan Joe Rogan, 14 Mart’ta yayınlanan programında yine gündeme oturdu. Ünlü komedyen ve yorumcu, konuk olarak katıldığı programda, Lyme hastalığının aslında Amerikan hükümeti tarafından geliştirilmiş gizli bir biyolojik silah olabileceğine dair çarpıcı ve tartışmalı iddialarda bulundu. Bu açıklamalar, sosyal medyada ve medya organlarında geniş yankı uyandırdı.

Rogan ve Kennedy Jr.’ın Ortak Görüşleri

Joe Rogan, konuğu olan ve aynı zamanda sağlık ve çevre konularında aktif olan politikacı ve aktivist Robert F. Kennedy Jr.’ın da bu konuda güçlü görüşler savunduğunu belirtti. Rogan, “Lyme hastalığının yaygınlaşması ve etkilerinin artması, bir tesadüf değil; bu hastalığın özellikle askeri ve biyolojik amaçlarla kullanıldığına dair çok güçlü ve ikna edici kanıtlar mevcut. Bu kanıtların kaynağı ise, Connecticut’a yakın Plum Adası’nda bulunan ve uzun süredir tartışılan gizli laboratuvarlar” ifadelerini kullandı.

Hastalık ve Laboratuvarlar Arasındaki Bağlantı

Rogan, Lyme hastalığının özellikle ABD’nin Doğu kıyılarında hızla yayılmasının, doğal yollarla açıklanamayacak bir durum olduğunu öne sürdü. “Bu hastalık, doğal evrim sürecinin bir sonucu değil; tam tersine, insan eliyle laboratuvar ortamında geliştirilmiş ve kasıtlı olarak yayılmış olabilir. Pluma Adası’ndaki deneysel çalışmalar ve keneler aracılığıyla toplum sağlığını ve askeri savunma sistemlerini zayıflatmak amaçlanmış olabilir” şeklinde konuştu.

Senato ve Resmi Soruşturmalar

Bu tartışmalar, sadece sosyal medya ve bireysel açıklamalarla sınırlı kalmadı. Amerika Birleşik Devletleri’nde politika ve güvenlik çevrelerinde de yüksek sesle dile getirildi. 2019 yılında Kongre üyelerinden Chris Smith, Pentagon’un Plum Adası ve Fort Detrick gibi askeri üslerde biyolojik silah araştırmaları yürüttüğü ve keneler üzerinde deneyler yapıldığı iddialarını soruşturma altına alınmasını talep etmişti. Ayrıca, 2025’te yapılacak olan ABD Senato onay oturumlarında, Kennedy Jr.’ın bu iddiaları tekrar gündeme getirmesi bekleniyor.

Resmi Açıklamalar ve Bilimsel Yaklaşımlar

ABD İç Güvenlik Bakanlığı, Joe Rogan ve diğer iddialar üzerine yaptığı açıklamada, Plum Adası’nda Lyme hastalığına yönelik herhangi bir biyolojik silah araştırması yapılmadığını ve bölgenin sadece hayvan hastalıkları ve tarımsal araştırmalar için kullanıldığını belirtti. Bakanlık, bu alanlarda yapılan çalışmaların, uluslararası standartlara ve bilimsel etik kurallara uygun olduğunu vurguladı.

Bilim İnsanlarının ve Uzmanların Görüşleri

Sağlık ve biyoloji alanında uzmanlar ise, bu iddialara temkinli yaklaşıyor. Uzmanlar, Lyme hastalığının yaklaşık 150 yıldır Kuzey Amerika ve Avrupa’da doğal yollarla var olan ve Borrelia burgdorferi adlı bakteri kaynaklı bir enfeksiyon olduğunu belirtiyor. Yale Üniversitesi ve Amerikan Lyme Hastalığı Vakfı’nın ortak araştırmaları, 1870 ile 1919 yılları arasına ait hayvan örneklerinde bile bu bakteriye rastlandığını ortaya koydu. Bu veriler, Lyme hastalığının biyolojik silah değil, doğal bir enfeksiyon olduğunu gösteriyor.

Lyme Hastalığının Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri

Lyme hastalığı, özellikle yaz aylarında (haziran ve temmuz ayları) aktif olan kenelerin ısırmasıyla bulaşır. Isırılan bölgede genellikle boğa gözü şeklinde kırmızı döküntü, ateş, kas ağrıları, yorgunluk ve genel bir halsizlik gibi belirtiler ortaya çıkar. Erken teşhis edilip antibiyotik tedavisi uygulandığında, hastalık başarıyla iyileştirilebilir. Ancak, tedavi edilmediğinde, kalp, sinir sistemi ve merkezi sinir sistemi üzerinde ciddi komplikasyonlar gelişebilir; hatta ölüm riski bile söz konusudur.

İstatistikler ve Kamuoyu

Centers for Disease Control and Prevention (CDC) verilerine göre, ABD’de yılda yaklaşık 30.000 ile 40.000 arasında Lyme hastalığı vakası rapor edilmektedir. Ancak, uzmanlar bu sayının gerçek rakamın çok daha yüksek olabileceğini, yaklaşık 476.000 vakaya kadar ulaşabileceğini öne sürüyor. Bu fark, hastalık belirtilerinin hafif olması veya teşhis edilmemesi nedeniyle ortaya çıkmaktadır.