41,8242$% 0,40
48,6374€% 0,78
5.634,90%-0,58
9.166,00%-0,11
36.551,00%0,02
10.720,36%-0,06
Ocak ayı içerisinde, Denver Doğa ve Bilim Müzesi’nde gerçekleştirilen jeolojik araştırmalar sırasında, müzenin doğal gazdan jeotermal enerjiye geçiş planları kapsamında yapılan sondaj faaliyetleri sırasında beklenmedik bir keşfe imza atıldı. Yaklaşık 232 metre derinliğe inen sondaj noktalarında, nadir görülen ve büyük ilgi uyandıran iki parça dinozor kemiği bulundu.
Jeoloji küratörü James Hagadorn, bu büyük keşfi “Piyangoyu kazanıp aynı gün yıldırım çarpması gibi bir şey” ifadeleriyle tanımladı. Sondaj sırasında parçalanan ve zarar gören en büyük kemiğin uzunluğunun yaklaşık 5 santimetre ve genişliğinin ise 6 santimetre olduğu belirlendi. Yapılan detaylı analizler, bu fosilin otçul bir dinozora ait olduğunu ve Thescelosaurus veya Edmontosaurus türlerine yakın olabileceğini gösteriyor.
Bulunan fosil, bölgede bulunan en eski ve en derin dinozor kalıntısı olma özelliği taşıyor. Yaklaşık 67,5 milyon yıl önce gerçekleşen ve dinozorlarn soyunun tükenmesine neden olan Kretase-Tersiyer yok oluşunun öncesine ait önemli ipuçları sunuyor. Bu keşif, paleontologlar ve jeologlar için bölgenin tarih öncesi yaşamına dair yeni bilgiler sağlıyor.
Denver Doğa ve Bilim Müzesi yetkililerinden Bob Raynolds, bu olayı şöyle değerlendirdi: “Müzede geçirdiğim 35 yıl boyunca, ayaklarımızın altındaki derin jeolojik katmanları bu kadar hassas bir şekilde inceleme fırsatımız olmamıştı. Böyle bir fosilin burada bulunması gerçekten büyüleyici ve bilim dünyası için büyük bir kazanç.”
Öte yandan, müze yönetimi henüz jeotermal enerjiye geçiş konusunda kesin bir karar almamış olsa da, bulunan fosil geçici olarak düzenlenen özel bir sergide ziyaretçilerle buluştu. Bu tarihi keşif, bölgesel ve küresel enerji dönüşümüne de ışık tutabilir.
Apple’ın 2026 Yılında Tanıtmayı Planladığı Yenilikler ve Ürünler