41,9404$% 0,35
48,7934€% 0,67
5.544,31%-0,50
9.593,00%-0,02
38.255,00%-0,02
10.941,79%3,14
02:00
Schildhouse, Lizbon’daki ilk keşiflerinde şehri rastgele gezmenin keyfini çıkarırken, zamanla bu şehrin dik yamaçlara ve karakteristik taş kaldırımlara sahip olduğunu fark etti. Bu deneyimler ona şehrin doğal akışını anlamanın ve onlara uyum sağlamanın önemini gösterdi.
Gezisi sırasında yaptığı en büyük hatalardan biri, rotayı yanlış planlamasıydı. Bu deneyim, Lizbon’un dik yamaçlar üzerinde kurulu yapısına uygun rota hazırlamanın ne kadar önemli olduğunu öğretti. Güneş doğmadan yukarı çıkıp aşağı inişleri böylece optimize etti.
“Yollar kayganlaşmadan ve merdivenler yorucu olmadan önce hareket etmek önemli,” diyor Schildhouse. Yağmur sonrası taşların kayganlaşması ve olukların kaybolması, uygun ayakkabının ve ayağınıza uygun kıyafetin hayat kurtardığını anlatıyor.
Şehrin yokuşlarında yürüyüşü tercih etmenin yanı sıra, Schildhouse uygun fiyatlı ve hızlı ulaşım araçlarını kullanmayı öneriyor. Uber’ler bütçe dostu ve hızlı bir seçenek. Bir mahalleye gitmek bile yaklaşık 5-8 Euro tutuyor.
En pratik yöntemin ise, önce Uber ile gidecekleri belirleyip, sonrasında yürüyerek şehri keşfetmek olduğunu söylüyor. Klasik tramvaylar sevimli olsa da, yavaşlıkları nedeniyle zaman zaman tercih edilmemeli. Ancak, 28 numaralı sarı tramvayın rotası unutulmaz bir deneyim sunar.

Lizbon’un ikonik tatlısı pastel de nata’yı denemektense, Schildhouse en sevdiği mekanlardan ikisini paylaşıyor: Manteigaria ve Pasteis de Belem. Her ikisinde de turtalar sıcaktı ve krema doluydu, beklentileri karşıladı.
Ancak, turistik noktaların ötesine geçmek ve küçük mahallelerdeki pastaneleri keşfetmek, şehrin gerçek lezzetlerini deneyimlemek için daha doğru bir yaklaşım. Kuyruklar uzun olsa da, küçük pastanelerde sürdükçe, enfes tatlar sizi bekliyor.

İnternette popüler olan bazı restoranlar her zaman en iyisi olmayabilir. Schildhouse, TikTok’ta gördüğü ve çok abartılan bir yere 45 dakika sıra bekledi, ama sonunda tatmin olmadı. “Sandviç güzeldi ama gerçekten hayatımı değiştirmediler,” diyerek deneyimini aktarıyor.

Bu nedenle, artık sosyal medyada yaygın önerilere fazla aldırmadan, kendi araştırmasıyla karar verdiği mekanları tercih ediyor. Zaman ve enerji kaybını önlemek adına, beklentileri de buna göre ayarlıyor.
Lizbon’a en uygun ziyaret zamanı, Schildhouse’a göre, şubat ayı sonları. Hava masmavi ve ılımandır, şehir ise kalabalıktan uzaktır. Turist yoğunluğunun olmadığı bu dönemde, şehri özgürce keşfedebilirsiniz.
Türk restoranlara alışkın olanlar için birkaç pratik detay önemli olabilir. Genellikle garsonlar masalarına ücretsiz veya ücretli olarak, ekmek, zeytin ve peynir getirirler. Bu ürünleri istemiyorsanız, net şekilde belirtmekte fayda var.
Lezzetleri bölgede denemek isteyenler, küçük porsiyonlardaki petiscos’ları tercih etmelidir. Ayrıca, sardalya mevsimindeyseniz, kılçıklarına dikkat ederek tadım yapabilirsiniz.
Bu bilgiler, Business Insider’ın“İlk kez Lizbon’u ziyaret ettim ve bilmeniz gerekenler” haberinden derlenmiştir.
2026’da Keşfedilmesi Gereken Eşsiz Kültür ve Doğa Rotaları
1
Side Antik Kenti gece görüntüsüyle büyülüyor
186 kez okundu
2
Kazan Gölü Kanyonu turizme kazandırılacak
152 kez okundu
3
Yeşil ve mavinin buluştuğu cennet: Çıralı
150 kez okundu
4
Serra Pirinç: Göğüs Kalıbı ile Gündeme Oturan Genç Oyuncu
143 kez okundu
5
Tam bir doğal klima: Kapuzbaşı Şelaleleri
136 kez okundu
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.