41,9963$% 0,23
48,7745€% 0,44
5.593,11%1,14
9.598,00%0,05
38.275,00%0,06
10.608,26%0,54
İsrail meclisinin, Filistin topraklarını Yahudi yerleşimcilerin resmi olarak ilhak etmesini öngören tasarısı lehine verdiği karar, bölgedeki siyasi dengeleri sarsmaya devam ediyor. Batı Şeria’da ayrıca, bu bölgenin İsrail’in egemenliği altında resmi olarak kabul edilmesine yönelik adımlar hız kazanırken, meclisteki oylamalar ve vatandaşlar arasındaki tartışmalar yoğunlaşıyor.
İsrail’in bu yeni hamlesi, uluslararası toplumdan farklı tepkiler alıyor. Bazı ülke ve kuruluşlar, bölge barışını tehdit eden bu girişime sert eleştiriler getirirken, İsrailli politikacılar ise kararlarını bölgenin güvenliği ve tarihi haklar temelinde savunmaya devam ediyor.
Batı Şeria’nın işgal altındaki topraklarında bulunan yerleşim alanlarının tanınması ve ilhak edilmesi amacıyla hazırlanan tasarı, İsrail meclisinde yapılan ön oylamada oy çokluğu ile kabul edildi. Tasarının kabul edilmesi için üç aşamalı yasama sürecinin tamamlanması gerekiyor; bu aşamalardan herhangi biri, tasarının kanunlaşması için kritik öneme sahip.
ABD’den ilhak kararına bir ilk tepki geldi. Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Batı Şeria’nın ilhakını desteklemediklerini belirterek, bu girişimin bölge barışını tehlikeye attığını vurguladı. Ayrıca, ABD’nin önde gelen birkaç yetkilisi ve Biden yönetiminin yardımcısı, İsrail’e yapılan ziyaretler kapsamında bölgedeki gelişmeleri yakından takip edeceklerini açıkladı.
Netanyahu’nun Aşırı Sağ Bakanına Uyarısı
İsrail Başbakanı Netanyahu, aşırı sağcı Maliye Bakanı Smotrich’e, ABD’nin bölgedeki tutumunu hatırlatarak, ülkenin ilhak hamlelerine karşı durmaya devam edeceklerini iletti. Ayrıca, Netanyahu ve diğer yetkililer, Batı Şeria’nın ilhakını engellemek amacıyla çeşitli diploması faaliyetleri yürütüyor.
Öte yandan, diğer aşırı sağcı bakanlar, tasarının meclisten geçeceği aşamada nasıl bir tutum sergileyeceklerine dair farklı görüşler dile getiriyorlar. İkinci yanda, eski Başkan Trump’ın, bölgenin ilhakı ile ilgili geçmişteki karşı çıkışını hatırlatarak, bu konuda kesin bir duruş gösterdiği de dikkat çekiyor.
Katar ve Hamas gibi bölgesel aktörler, yapılan oylamaların uluslararası hukuka aykırı olduğunu belirtiyor. Katar Dışişleri Bakanlığı, bu girişimin “hukuka aykırı ve barış çabalarını zayıflatıcı” nitelikte olduğunu ifade ederek, bölgedeki gelişmelerin endişe verici olduğunu vurguluyor.
İsrail’de ise, farklı siyasi partiler ve uzmanlar, tasarının uzun vadede bölgenin istikrarına ve barış sürecine olumsuz etkiler yaratabileceği konusunda uyarılarda bulunuyorlar. Ayrıca, bölgedeki gerçekler ve tarihsel haklar göz önünde bulundurularak, ilerleyen dönemde yeni gelişmelerin yaşanması bekleniyor.
Hamas, yaptığı açıklamada, meclisteki tasarının kabul edilmesinin “egemenlik iddiasını ve işgalin çirkin yüzünü” ortaya koyduğunu belirtti. Ayrıca, bu kararın uluslararası toplumun ve bölge halkının direnişiyle karşılaşacağını vurguladı.
Yasal gelişmeler ışığında, bölgedeki gerilimlerin artması ve yeni çatışma risklerinin gündeme gelmesi beklenirken, uluslararası diplomasi ve bölgesel aktörlerin tutumları, sürecin seyrini belirleyecek önemli unsurlar olarak öne çıkıyor.
Kudüs’teki Yahudi Yerleşimi ve Kazı Çalışmaları Hakkında Endişeler