Fenerbahçe’nin Karagümrük Zaferi ve Analizler

Türkiye Süper Lig’in 9. haftasında sarı-lacivertli ekip, sahasında konuk ettiği Fatih Karagümrük karşısında üstünlüğünü koruyarak 2-1’lik skorla galip geldi. Maçın ilk dakikalarından itibaren baskını hissettiren Fenerbahçe, 23. dakikada kazanılan penaltı ile öne geçti ve Anderson Talisca’nın başarılı vuruşu topu ağlara gönderdi. Birkaç dakika sonra, 41. dakikada Marco Asensio’nun attığı golle farkı 2’ye çıkaran ev sahibi takım, ilk yarıyı bu avantajla tamamladı.

İkinci yarıya daha düşük bir tempoda başlayan Fenerbahçe, birkaç tehlikeli pozisyon üretmesine rağmen özellikle ilerleyen dakikalarda oyunun kontrolünü kaybetti. Konuk ekip, 59. dakikada Serginho’nun penaltı golüyle farkı birye indirmeyi başardı. Golün hemen ardından yarı sahasına çekilen Karagümrük, durumu dengelemek adına daha agresif bir oyun sergiledi. Kalan bölümde ise sarı-lacivertliler, defansif dirençlerini koruyarak ve hücumlarda etkili olarak sahadan 2-1 galibiyetle ayrıldılar.

Bu zaferle Fenerbahçe, puanını 19’a yükseltirken, Karagümrük ise 3 puanda kalarak ligin son sıralarında yer almaya devam etti. Sonuçların yanı sıra, iki analist – Uğur Meleke ve Fırat Aydınus – maç sonrası kalemlerini kullanarak önemli değerlendirmelerde bulundu.

Uğur Meleke: Spalletti’yi İkna Etmek Gerekir!

Karagümrük’ün teknik kadrosu bana göre oldukça iyi bir isim taşısa da, kadro kalitesi bakımından ligin en zayıf takımlarından biri konumunda. Kadroda düşündüğümde, Ahmet Sivri, Larsson, Fofana ve Kranevitter dışında ilk 11’deki oyuncuların seviyesinin düşük olduğunu düşünüyorum. Ayrıca, teknik direktör Licka’nın elinde zor bir iş var. Fenerbahçe ise, ilk yarıda tempolu ve etkili bir başlangıç yaptı; ilk devreyi 2-0 önde tamamladı. Ne var ki, ikinci yarı yine 8 hafta içinde kaybedilen, skora nazaran ligin en kötü performanslarından biri sergilendi. Bu yine, teknik adam başkanlığı ve sportif direktör değişikliği gibi kaçınılmaz değişiklikler yaşanmasına rağmen, takımı oyundan koparmak ve vitesi düşürmek gibi hastalıklar devam ediyor. Domenico Tedesco’nun genç yaşına rağmen, deneyiminin yetersizliği ve başarı öykülerinin olmaması, bu kaotik ortamda ilerleme kaydetmesini zorlaştırıyor. O yüzden, bana göre teknik direktör tercihi Spalletti olmalı; Saran’ın onu ikna etmesi gerekiyor.

Asensio’nun Liderliği ve Kaptan Olması Gerekliliği

Maç boyunca, sahadaki tüm olumsuzluklara rağmen, performansıyla fark yaratan isimlerden biri elbette Marco Asensio’ydı. Sahaya ilk adım attığından beri profesyonellik, motivasyon ve kalite açısından farklı bir seviyede olduğunu gösteriyor. Cebinde Premier Lig, La Liga ve milli takım tecrübesi olsa da, her maçta adeta ilk defa futbol oynuyor gibi yüksek bir coşkuyla sahada yer alıyor. Bu tutum, onun takımdaki değerini artırıyor. Skriniar’a duyduğum saygı büyük, fakat bana göre Asensio, kaptanlığa en uygun isim ve bu görevi üstlenmeli.

Fırat Aydınus: Soru İşaretleri ve Üzerine Düşen Görev

İlk başta, Fenerbahçe’nin oyuna istekli ve baskılı başlaması dikkat çekti; fakat oyunun kontrolünü tamamen eline aldığını söylemek zor. Penaltı golüne kadar, üretkenlik ve pozisyon verimliliği oldukça düşük seviyedeydi. Tempolu ve mücadele dolu bir karşılaşma olsa da, pozisyon açısından kısır geçti. İlk devre sonunda, 2-0 önde olan takımın, karşılaşmadaki üstünlüğü devam etti; fakat ikinci yarıda, Karagümrük yeniden oyuna tutunmayı başardı ve tersine işletilmeye başladı. Maçın 41. dakikasında, Asensio’nun başlattığı atakta Kerem ile uyum içinde ikinci golü bulan Fenerbahçe, ilk yarının en etkili ismi oldu. Ayrıca, forvet arkasında oynadığında, farkını en iyi gösteren isim olarak dikkat çekiyor. Kalan bölümlerde ise, zincirleme hatalar sonucu gelen gol ve kırmızı kart, sahadaki hakimiyetin yeniden değişmesine neden oldu. 83. dakikadaki Balkovec kırmızı kartı, adeta takımın kurtuluşu oldu. Sonuç olarak, Fenerbahçe sahadan galibiyetle ayrılmayı başardı, fakat özellikle ikinci yarı itibarıyla, oyunun temposu ve disiplin açısından bazı soru işaretleri oluştu.