ABD, Gazze’de Yeni Yol Haritasını ve Bölgesel Güç Dengelerini Masaya Yatırdı

ABD Başkanı Donald Trump’ın iki kıdemli danışmanı, gazetecilere yaptığı bilgilendirmede Washington’un Gazze’de uygulamaya koymayı planladığı yeni stratejiyi detaylandırdı. Bu açıklamalar, bölgedeki gelişmeler ve olası yeni yönetim yapıları hakkında önemli ipuçları içeriyor. Özellikle, geçiş hükümetinin gelecekte Filistin devletine ulaşma yolundaki rolü ve amaçlar konusundaki sorulara, “Eski kavramlar yerine, bölgeyi daha işlevsel hale getirmeye odaklanıyoruz” şeklinde yanıtlar verildi.

Trump da bir süredir üzerinde durduğu planında, “Bir devlet, çift devlet ya da iki devlet gibi terimlere takılmıyoruz; önceliğimiz, Gazze’nin yeniden inşası ve bölgenin yeniden yapılandırılması” ifadesini kullandı. 20 maddelik planında ise, “Gazze’nin yeniden inşası ve Filistin Yönetimi reformları ilerlerken, bölge halkının kendi kaderini tayin etme arzusu ve devlet kurma yönündeki adımlar atılabilir” denildi.

Teknokrat Hükümet ve Güvenlik Öncelikleri

Yaklaşan planlar doğrultusunda, Gazze’de kurulması öngörülen teknokrat hükümetinin, Trump’ın başkanlık edeceği Barış Kurulu tarafından denetleneceği belirtildi. Bu kurulun nihai üyeleri henüz netlik kazanmadı; ancak kurulun sürdürdüğü çalışmalar ve alınacak kararlar bölgeye ilişkin büyük bir dönüm noktası olacak. Washington’un temel öncelikleri arasında, çatışmasızlık sağlanması, insani yardımın artırılması, esirlerin ve ölülerin bulunması ve Gazze’nin silahsızlandırılması yer alıyor.

İki taraf arasındaki bu yeni yaklaşım, bölgede istikrarı sağlama ve bölgesel dengeleri yeniden şekillendirme amacı taşıyor. Özellikle, Hamas ve İsrail arasında varılan ateşkes sonrası, hayatta kalan rehineler ile ilgili sürecin yönetilmesi kritik bir aşamaya girdi.

Türkiye ve Uluslararası Katkılar

Basın toplantısında, Türkiye’nin operasyonel katkıları ve arama çalışmalarına katılması da vurgulandı. Türkiye’nin, deprem ve kriz deneyimleriyle donanmış 81 kişilik ekibini, bölgede devam eden arama-kurtarma çalışmalarına dahil etmeyi teklif ettiği belirtildi. Bu gelişmeler kapsamında, ülkelerarası istihbarat paylaşımı ve koordinasyonun artması bekleniyor.

ABD’li yetkililer, bölgedeki askeri güçlerin kimlikleri hakkında spesifik detaylar paylaşmadı, ancak bölgedeki istikrarın sağlanması amacıyla birçok ülkenin aktif rol alacağı öngörülüyor. Pakistan, Azerbaycan ve Endonezya gibi ülkelerin, güvenliği sağlamak amacıyla asker gönderme planlarının olduğunu iddia eden kaynaklar bulunuyor. Aynı zamanda, İsrail’in Lübnan’ı yeniden hedef alması, bölgedeki tansiyonu yükseltiyor.

Gazze’de Rehine ve Enkaz Çalışmaları

Rehine takası ve naaşların iade süreci devrede kalmaya devam ederken, Hamas ve İsrail arasındaki gerilimin tırmandığı en zor aşama da enkaz altındaki ölülerin bulunması. ABD Başkanı Trump, bu konuda yaptığı açıklamada, Hamas’ın, içeri çökmüş binaların ve yeraltı tünellerinde yaşamını yitirenlere ulaşmaya çalıştığını belirtti. Şu ana kadar, Hamas toplamda 28 ölü esirden 9’unun cesedini teslim etti, ancak daha fazla rehine ve ölü bulunması için gelişmiş ekipmanlara ihtiyaç duyuluyor.

İsrail’in Lübnan’a Yönelik Hareketleri

Lübnan sınırındaki çatışmalar, Kasım 2024’e rağmen devam ediyor. İsrail ordusu, Lübnan’ın güneyindeki Nebatiye, Sayda gibi bölgeleri saldırıya tutarken, hedefleri arasında Hizbullah ve Sınır Tanımayan Yeşiller bulunuyor. İsrail açıklamalarında, saldırıların bölgedeki güvenliği yeniden sağlama ve ulaşımı engelleme amacı taşıdığı ifade ediliyor. Lübnan Sağlık Bakanlığı, yapılan saldırılarda çok sayıda aracın kullanılamaz hale geldiğini ve en az bir sivilin yaşamını yitirdiğini açıkladı. Lübnan Cumhurbaşkanı ise, saldırıları sivil altyapıya yönelik kabul ederek sert bir şekilde kınadı.

İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırıları, Ekim 2023’te başlatılmış ve önümüzdeki yıllarda devam eden çatışmalar, bölgesel savaş risklerini artırmaya devam ediyor. BM yetkilileri, saldırıların sivillere ciddi zararlar verdiğini ve uluslararası toplumun bölgedeki istikrarı sağlama çabalarının önemini yineliyor.