41,8242$% 0,40
48,6374€% 0,78
5.634,90%-0,58
9.166,00%-0,11
36.551,00%0,02
10.720,36%-0,06
Gazze sınırları içerisinde sivil hareketlilik hız kazanırken, halkın dönüşü ve yeniden yapılanma umutları da kıymetli bir yer tutuyor. Güneyde Han Yunus, Gazze şehir merkezi ve kuzey kesimleri olan Beyt Lahiya, Beyt Hanun ile Cibaliye başta olmak üzere çeşitli bölgelerde insanlar bir araya geliyor ve yeni hayata umutla bakmaya çalışıyor.
Filistinliler, ateşkesin kabul edilmesiyle birlikte, araçları ve yaya olarak sahil şeridinden kuzeye doğru akın etmeye başladı. Yerel yetkililer, şu ana kadar kuzey yönüne yaklaşık 200 bin Filistinlinin geri döndüğünü bildirdi. Büyük yıkımlar ve trajediler karşısında şok yaşayan aileler, bu süreçle birlikte yeniden inşa edilme ve barış dolu bir geleceğin yakınlaştırılması için umutlarını koruyorlar. Bir yandan da bölgeyi tekrar ayağa kaldırmak için çalışmalar hızla sürüyor.
Özellikle gençler ve aileler, yeniden bir araya gelmenin heyecanını yaşıyor. El Aksa Üniversitesi’nde Halkla İlişkiler ve Medya bölümü mezunu olan ve birkaç gün önce mezun olan Hala Hejji, yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Ateşkes sonrası babam iki hafta önce evimize, yani Sabra Mahallesi’ne döndü. Evi kısmen yıkılmıştı, her şey yox olmuştu. Şimdi onarım çalışmalarına başladık ve en büyük arzumuz tekrar Gazze’ye ait olmanın gururuyla yaşamaya devam etmek. Bir tek hayalim var, o da yeni bir sayfa açıp aydınlık geleceğimizi inşa etmek.”
77 yaşındaki büyükanne Tammam Hejji ise, savaşın en zorlu anlarında eşini kaybettikten sonra, hayatını ve duygularını anlatırken, gözleri umutla parıldıyor. “Gazze benim memleketim, toprağım, canım. Orası benim ruhumun parçası. Savaş durduğunda, dünya benim için de duruyor sanki. Her gece dualar ediyorum, Allah yardım eder umuduyla. Toprağımın kokusu, evlerimiz, çocuklarım… Hepsini özlüyorum. Yeter ki orada olabileyim; çadırda yaşamaya razıyım, yeter ki Gazze’de kalabileyim,” diye konuşuyor.
İsrail saldırılarıyla zor günler geçiren ailenin bir diğer üyesi, Gazze’de yaşamını sürdüren ve şu an Mısır’da olan akademisyen Muhammed Hejji, ailesinin büyük bir bölümünün Ürdün’de bulunduğunu belirtiyor. “Tüm ailemizi yeniden bir araya getirmek istiyoruz,” diyor ve ekliyor: “İlk olarak Gazze’ye, ardından Ürdün’e gideceğim. En büyük hayalim, savaş sonrası normale dönüp, ailemin tamamını oraya ulaştırmak. Dua ediyorum, her zaman en çok babamı, kardeşlerimi ve arkadaşlarımı görmek istiyorum.”
Ayrıca, bölgedeki yıkıma tanıklık edenler arasında, şehirdeki yıkılan evlerini ve yaşam alanlarını görenler de var. İşgalcilerin ve savaşın izlerini taşıyan enkazlar, bölgesel hafızada derin izler bırakırken, halkın dayanışma ve umut yolculuğuna da tanıklık ediyorlar.
Sivil Savunma Örgütü Başkanı Mahmud Basal, askerlerin ve askeri araçların bölgeden çekilmesiyle birlikte, halkın kuzey bölgelere doğru akışını hızlandırdığını söylüyor. Basal, özellikle Han Yunus’un %85 oranında tahrip olduğunu ve bölgedeki yıkımın büyüklüğüne vurgu yapıyor: “400 tonluk moloz yığınlarıyla karşı karşıyayız, bu da yaklaşık 350 bin ton molozun yalnızca ilk etapta temizlenmesi gerektiği anlamına geliyor. İnsanlar, evlerine dönerek tekrar yaşam savaşlarını sürdürüyorlar.”
Yine de, insanlar yıkıma rağmen, umut ve sevgiyle ayakta durmayı sürdürüyor. Yıkık evler önünde toplanan aileler, özgürlük ve barış için kutlamalar yaparken, çocuklar ve gençler vatan sevgisi ve geleceğe dair umut şarkıları söylüyorlar. Çadırlarda bir araya gelen aileler, evlerini yeniden inşa etme kararlılıklarını sürdürüyorlar.
Bir güvenlik görevlisi veya sivil, duygularını şu sözlerle anlatıyor: “İşgal saldırıları ve yıkımlar nedeniyle evlerimiz yıkıldı, çocuklarımız şehit oldu. Ama biz hayatımızı yeniden kurmak için çaba sarf ediyoruz. Evlerimizi, yaşam alanlarımızı ve umutlarımızı tekrar inşa edeceğiz.”
Halk ve direnişçiler arasında yüksek moral ve dayanışma havası hakim. Birçok aile, evlerinin enkazında direnişçilerin bıraktığı notlarla karşılaşıyor. Notlarda, “Bu, aldığımız terliğin karşılığı. Bizden özür dileriz,” gibi ifadeler yer alıyor. Bu küçücük detaylar, bölgedeki direniş ruhunun ve insanlara olan bağlılığın göstergesi olarak öne çıkıyor.
Gazze’de Ateşkes Sonrası Halk Geri Dönüşleri ve Çalışmalar