Drew Barrymore’un Hayat Hikayesi ve Güncel Durumu

Genç yaşta kayda değer bir şöhrete ulaşan Drew Barrymore, kariyerinin ilk yıllarında yaşadığı zorluklarla da gündeme geldi. 7 yaşında ekranlara çıkan oyuncu, Steven Spielberg’in yönettiği “E.T.” filmiyle adını geniş kitlelere duyurdu. Ancak taptaze bir yılda kazandığı bu başarı, aynı zamanda onun çocukluk döneminde çeşitli bağımlılıkların kapısını araladı. Uyuşturucu ve alkolle tanışması, genç yaşta ciddi sorunlar yaşamasına neden oldu.

Geçmişte yaşadığı bu karanlık dönemleri geride bırakmak isteyen Barrymore, uzun süredir kendi yaşamını yeniden şekillendiriyor. Geçmişteki sıkıntılardan arındığını ve şu anda kendisini tamamen işine verdiğini söylüyor. Ancak yakın çevresi, onun yoğun çalışma temposunun özel hayatını olumsuz etkilediği konusunda endişeli. Barrymore’un kariyerine verdiği önem ve bunun getirdiği yalnızlık, dostları tarafından da sıkça dile getiriliyor.

Kişisel Hayatı ve Güncel Durum

2016 yılında üçüncü evliliğini sonlandıran oyuncu, o tarihten sonra romantik ilişkilerden uzak durdu. Bu dönemde, özellikle cinsel perhiz uygulaması ve yalnız kalma tercihleriyle dikkat çekti. Kendisi, yaptığı açıklamalarda, romantik ilişkilere ilgisi olmadığını ve dünyadaki işlevinin kendi kızlarına ve kariyerine odaklanmak olduğunu belirtti. Ayrıca, ruh halini ve yaşam biçimini bu şekilde sürdürüyor.

Barrymore’un yaptığı açıklamalarda, “Kızlarım ve kendim için en iyisini istiyorum. Bu nedenle romantik ilişkilerden uzak duruyorum.” sözleri öne çıkıyor. Kendisinin başka bir motivasyonu ise, işini ve kızlarına olan bağlılığına verdiği öncelik. Bunlar sayesinde, yaşamını kendine göre biçimlendirmeye devam ediyor.

Çocukluk ve Erken Şöhret Dönemi

Drew Barrymore’un ailesel kökenleri de ondan beklenen başarıları getirdi. Babası ünlü oyuncu John Drew Barrymore, annesi ise Jaid Barrymore’dur. 1980’lerin başında, sadece 5 yaşında ve bir köpek maması reklamıyla başlayan kariyeri, 11 ay sonra yaptığı “Altered States” filmiyle ilk adımlarını attı. Fakat asıl şöhret, Spielberg’in yönettiği “E.T.” filmiyle geldi. Ayrıca, 1984 yılında aday gösterildiği Altın Küre ödülüyle önemli bir çıkış yakaladı.

Yaşadıklarının beraberinde getirdiği zor dönemler de vardı. 9 yaşına geldiğinde sigara ve alkol kullanmaya başladı. Hızla bağımlılıklar edindi ve 12 yaşına bastığında her türlü uyuşturucuyla tanıştı. Bu durum, onun çocukluk yıllarında ciddi sorunlar yaşamasına neden oldu. Ancak, 1995 yılında rol aldığı “Çığlık” filmi, onun yeniden doğuşunun başlangıcı oldu ve kariyeri tekrar parlak günlere döndü. Ardından, sevilen romantik komedi filmleriyle adından söz ettirmeye devam etti.

Ünlü oyuncu, çeşitli evlilikler yaptı ve üç kere hayatını birleştirdiği kadınlar oldu. İlk evliliği 1994’te Jeremy Thomas ile gerçekleşti, daha sonra Tom Green ile evli kaldı ve 2012-2014 yılları arasında ise Will Kopelman ile evliydi. Bu evlilikler, ona iki kız çocuğu sahibi olma şansı sundu ve şu an hayatını kızlarıyla birlikte sürdürmektedir.