Orta Doğu Gelişmeleri: Ateşkes ve Güvenlik Endişeleri Üzerine Son Durum

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İsrail Başbakanı Netanyahu, pazartesi günü Washington’daki görüşmelerde ABD Başkanı Trump ile yaptığı toplantıda Gazze’deki durumu değiştirecek önemli bir planı kabul etti. Bu plan, ateşkesin sağlanması, rehinelerin serbest bırakılması ve İsrail güçlerinin işgal ettiği alanlardan çekilmesini öngörüyor. Trump, planın kabul edilmesinin ardından Hamas’a yanıt vermesi için 3-4 günlük bir süre tanıdığını açıkladı. Buna rağmen, Hamas henüz resmi bir yanıt vermedi ve Katar Dışişleri Bakanlığı, Hamas’ın teklifi dikkatli bir şekilde değerlendirdiğini belirtti.

Salı günü gerçekleşen ve Türkiye’nin de dahil olduğu arabulucu ülkelerin katıldığı toplantıda durum detaylı olarak ele alındı. Katarlı kaynaklar, Hamas liderlerinin Trump’un teklifine temkinli yaklaştığını ve birkaç gün içinde değerlendirmelerini sürdüreceklerini ifade etti. Bir üst düzey Filistinli yetkili ise, Hamas’ın hem Gazze içinden hem de dışından liderlerinin müzakerelere katıldığını ve sürecin birkaç gün içinde sonuçlanmasının beklendiğini aktardı.

Hamas’tan Plan Üzerine İtirazlar

Planın önemli şartlarından biri, Hamas’ın silahlarını teslim etmesi ve silahsızlanması. Ancak, Hamas yönetiminin bu teklifi kabul edeceği öngörülmüyor. Ayrıca, uluslararası bir askeri gücün Gazze’ye konuşlandırılması fikrine de tepki gösterdikleri biliniyor. BBC’ye göre Hamas, bu öneriyi yeni bir işgal biçimi olarak algılamaktadır. Filistin İslami Cihad (PIJ) de salı günü yaptığı açıklamada benzer şekilde planı reddetti. Rehinelerin durumu, Hamas için en hassas konulardan biri olmaya devam ediyor ve planın tüm rehinelerin aynı anda serbest bırakılmasını şart koşması, Hamas’ı endişelendiriyor. Yetkililer, İsrail’in tüm rehineleri alması halinde çok daha sert bir saldırıya hazırlanmakta olduklarını belirtiyorlar.

Güvenlik ve Harita Tartışmaları

Trump’ın planında yer alan Gazze haritasında, Mısır sınırında bir tampon bölge öngörülüyor. Ancak, bu bölgenin nasıl idare edileceği konusu belirsizliğini sürdürüyor. Hamas, İsrail’in bu alanda rol alması halinde yeni anlaşmazlıkların ortaya çıkabileceği uyarısını yaptı. Netanyahu ise, Trump ile yaptığı görüşme sonrası, birliklerin geri çekilmeyeceğini ve Gazze’de işgalin devam edeceğini açıkladı. Uzmanlar, Netanyahu’nun bu açıklamasını, iç kamuoyunu yatıştırma ve aşırı sağcı müttefiklerine planı kabul ettirme çabası olarak yorumluyor. Ağır eleştiriler ise, Netanyahu’nun planın belirsizliklerinden yararlanarak Gazze’yi tamamen ilhak edebileceği ihtimali üzerinde yoğunlaşıyor. Yedioth Ahronot gazetesi ise, Trump ve Netanyahu görüşmesinden önce yayımladığı analizde, Netanyahu’nun teklifi kabul edeceğini, ancak gerçekte işgal hareketlerini rehineler karşılığında duraklatıp sonra sürdüreceğini yazmıştı.

Gazze Halkı ve Savaşın Gidişatı

Filistinlilerden oluşan çeşitli gruplar, savaşın durdurulması ümidiyle plana destek vermiş olsa da, bazıları teklifin egemenlik haklarını ve insani değerleri hiçe saydığını düşünüyor. Khadar Abu Kweik isimli bölge sakini, planın olumsuz yönlerine rağmen savaşın sona ermesi adına kabul edebileceğini söyledi. Gazze’deki gazeteci Fathi Sabah ise, Hamas planı red ettiğinde, Netanyahu’nun savaşları devam ettirmesi için zemin hazırlayacağını belirtti. Gazze halkı ise, çoğunlukla, teklifin kabul edilmesi halinde hemen bir ateşkes talep ediyor ve duruma ilişkin beklentileri, yaşamın normale dönmesi yönünde yoğunlaşıyor.

Gazze’ye Saldırılar Artıyor

Salı günü, İsrail ordusunun Gazze’nin çeşitli bölgelerine düzenlediği hava ve kara saldırılarında en az 57 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. Sağlık yetkilileri ve sahadaki tanıklar, saldırıların yoğunluğunun arttığını ve özellikle Nusayrat Mülteci Kampı ile Netzarim bölgesinde ciddi kayıpların yaşandığını belirtti. Saldırılarda, evleri hedef alan İsrail askerleri, çocuklar ve siviller de dahil olmak üzere çok sayıda kişi yaralandı. Bir saldırı sırasında, saldırıya hedef olan Ardenis ailesinin evi bombalandı ve bölgedeki birçok vatandaş tahribattan dolayı ciddi travmalar yaşıyor. Ayrıca, yardım dağıtım merkezlerine yönelik düzenlenen ateş açılmaları sonucu, 18 Filistinli hayatını kaybetti ve 33 kişi yaralandı. Bu gelişmeler, bölgedeki savaş ortamının ne kadar şiddetli boyutlara ulaştığını ortaya koyuyor.