Çocuk yaşta başladığı mesleğinde 56 yılı geride bırakan Bayram Ali Şimşek, zanaatını büyük bir aşkla sürdürüyor. İlk gençlik yıllarında çıraklık yaparak mesleğe adım atan Şimşek, zamanla kendi atölyesini kurmuş ve tamir çalışmalarına yönelmiş. Günümüzde ise, ne yazık ki ekonomik koşullar ve gençlerin ilgisizliği nedeniyle önünde duran zorluklar arttı.
Şimşek, “12 yaşımda bu işe başlamıştım. Yıllarca atölyemi işletti, tamir işlerine odaklandım. Şu an 100 metrekarelik dükkanım boş duruyor çünkü işler durgun. Belediyeden aldığımız 6 metrekarelik küçük dükkan’da ayakta kalmaya çalışıyoruz,” ifadelerini kullanıyor.
Aile ve Nesil Mirası
Mesleğini ailesinden devralmış olduğunu belirten usta, “Altı kardeştik ve beşini çocuk yaşta çantacı yaptım. Ama hepsi mesleği bıraktı. Oğullarım da benzer şekilde mesleği bıraktılar ve başka işlere yöneldiler. Torunlarımı görmek isterim ama onlar da ilgisiz,” diyerek, gelecek endişelerini dile getiriyor.
Mesleğin ve Saygının Sonu mu Geliyor?
Genç neslin mesleğe olan ilgisizliğinden yakınan Şimşek, “Eskiden çocuklar ustanın yanına sıcacık bir sevgiyle gelirdi. Şimdi ise; telefon ve teknolojiyle ilgileniyorlar. Büyükler önünden geçerken yer vermek yerine, trenlerde yaşlılar da ayakta kalıyor. Hem meslek hem de saygı maalesef zayıfladı,” şeklinde düşüncelerini paylaşıyor.
Öğrenmenin ve Zanaatın Önemi
Yöreden gençlere seslenen Şimşek, “Torunuma diyorum ki; üniversiteye gideceğine gel ve bir zanaat öğren. Bu meslek, hayat boyu sana kazanç sağlar. 80 yaşına da gelsen karnını doyurursun. Ama üniversite mezunu olsan bile, ayakta kalmak zor olabilir. Unutma, zanaat iş yapar, kazandırır,” diye vurguluyor.
Günümüz ekonomik koşullarına da değinen usta, “Pahalılık nedeniyle esnaf zor günler geçiriyor. Bir öğle yemeğimiz 200 liraya yaklaşıyor. Kendimiz hazırlayıp birkaç gün idare ediyoruz. Artık üretimden gelen işler azaldı ve alım gücü düşük. İnsanlar tamire gelmeyecek olursa, biz de kapamayı düşünüyoruz,” diyerek, ekonominin sektör üzerindeki etkisini dile getiriyor.