MuhtarAbi

Yarışlı Gölü’nün Kuruyan Tarihi ve Çevresel Etkileri

Yazar: MuhtarAbi 16 görüntülenme
Yarışlı Gölü'nün kuruma tarihi ve çevresel etkilerini detaylarıyla keşfedin. Ekosistem ve bölge yaşamına olan etkileri hakkında bilgi edinin.

Yarışlı Gölü’nün Son Durumu ve Çevresel Değişiklikler

Yeşilova ilçesinde bulunan ve yaklaşık 1.463 hektar alan kaplayan Yarışlı Gölü, ne yazık ki tamamen kurumuş durumda. Yıllardır flamingolar ve diğer pek çok kuş türüne ev sahipliği yapan bu doğal alan, %80 oranında su kaybı yaşadı. Önceden Kümbet, Yarışlı, Kirse Pınarları ve Kadınca suyu gibi kaynaklar tarafından beslenen göl, şimdilerde sadece iki tarafa bağlı olan az miktardaki suyla yaşamını sürdürmeye çalışıyor.

Kuraklık ve insan faaliyetleri nedeniyle göl çevresi, flamingolar ve göçmen kuşlar tarafından terk edildi. Gölün iç kısmında yer alan ada, artık sadece yürüyerek veya araçlarla ulaşılabilmekte ve yüzeyde ayak izleri ile araç lastik izleri kolaylıkla görülebiliyor. Dünyanın tehlike altında olan dikkuyruk kuşları da kışlama alanı olarak kullanmaya alışmıştı. Ancak, şimdilerde kuruyan göl yüzeyindeki çatlaklar ve kuru topraklar, doğanın yaşanabilirliğini zorlaştırmakta.

Çevresel ve Ekonomik Etkiler

İşte bu dramatik değişiklikleri yaşayan Yeşilova köyünde 2 dönemdir muhtarlık yapan İsmail Eren, geçmişte gölün dolu ve canlı olduğunu anlatıyor: “1970’lerde gölümüz gerçekten bol suyla doluydu, kış aylarında neredeyse yollara kadar sular taşardı. Günümüzde ise gölde su dahi kalmadı.” dedi. Ayrıca, gölün kuruması sonucu bölgede tarım ve yerel yaşam olumsuz etkilenmiş durumda. Eski günlerde göl ve kuşların bulunduğu alanlar, bölge turizmi ve ekosistem açısından büyük önem taşıyordu, fakat şu an yüzey tamamen çatlamış ve kurumuş halde.

İsmail Eren, “Göl kuruduktan sonra, kuşlar nadiren ve geçici olarak geliyorlar. Eskiden gölün bol suyla dolu olduğu zamanlarda, burada flamingolar ve farklı kuş türleri sıkça bulunurdu. Şimdi ise, göl tamamen kurudu ve doğanın eski zenginliği kayboldu.” diyerek duygularını dile getiriyor. Aynı zamanda, köyde sadece iki kaynakta akan suyun yeterli olmadığını ve tarım alanlarının bu nedenle zarar gördüğünü belirtiyor.

Suyun azalmasıyla birlikte, göl ve çevresi korunma altına alınsa da, bugünkü durumda sadece kuru toprak ve çatlamış yüzeyler kalmış durumda. Hatıralarda kalan eski güzel günler ise, bölge halkı tarafından özlemle anılıyor.