Son üç ay içerisinde İngiltere’de toplam 25 camiye yönelik 27 saldırı gerçekleşti. Bu saldırılardan %41’inde İngiltere ve Birleşik Krallık bayrakları ile Hristiyan sembolleri kullanıldı. Raporlar, özellikle ağustos ayından itibaren saldırıların sayısında belirgin bir artış olduğunu gösteriyor. Ağustos ayında 7, Eylül ve Ekim aylarında ise toplam 18 saldırı yaşandı. Bazı camilere birden fazla saldırı düzenlenirken, toplamda 23 noktadaki camilere karşı gerçekleştirilen 27 saldırıda çeşitli semboller, sözler ve maddi zararlar söz konusu oldu.
Saldırılar geniş bir yelpazede gerçekleşti; sembol asmak, sembollerle donatmak, duvarlara nefret içerikli yazılar yazmak veya semboller çizmek gibi eylemlerden, maddi zarar vermeye ve kundaklama girişimlerine kadar çeşitli yöntemler kullanıldı. Özellikle, bu dönemde gerçekleşen saldırıların büyük kısmında Birleşik Krallık veya İngiltere bayrağı ve Hristiyan sembolleri yer aldı. Ayrıca, saldırıların %11’inde cami duvarlarına nefret içerikli sözler ve semboller kazındı.
Nefret Söylemine ve Güvenlik Yaklaşımına Dair Endişeler
Raporda, polisin bu olaylara yaklaşımının, Müslüman karşıtı nefretin hoşgörüyle karşılandığı algısını güçlendirdiği eleştiriliyor. Bazı saldırıların vandallık sonucu gerçekleştiği gibi, bazılarının ise koordineli biçimde hayata kast eden saldırılar olduğu vurgulanıyor. Müslüman toplum ise bu tür saldırıları, “inançlarından dolayı toplumda kabul görmeme” şeklinde yorumluyor. Polisin sınırlarla sınırlı ilgisi ise, nefret suçlarının artmasına ve hoşgörüsüzlüğün yayılmasına neden oluyor.
Soruşturmalar ve polise yönelik eleştiriler ışığında, saldırıların ciddiyetinin ve sayısının giderek arttığına dikkat çekiliyor. “Bir şeyler kötü yönde değişti” şeklinde ifade edilen durum, toplumda geniş çapta bir endişe ve alarm oluşturuyor.
Uluslararası ve Yetkili Kurumlardan Tepkiler
Birleşmiş Miletler (BM) tarafından yapılan açıklamalarda, ülkede artan Müslüman karşıtı nefret ve saldırıların giderek büyüdüğü vurgulandı. BM yetkilisi Akeela Ahmed, “Britanya’da Müslümanlara karşı nefret görünürlüğü ve şiddeti artıyor. Camiler saldırıya açık hale geliyor, bu durum kabul edilemez ve acilen somut adımlar atılmalı.” dedi.
Ahmed, ülke genelinde yaklaşık 4 milyon Müslümanın güvenliğinin sağlanması gerektiğine işaret ederek, “Bu rapor bir uyarı olmalı. Birçok şey kötüye gidiyor ve ülke olarak bu durumu düzeltmek zorundayız.” ifadelerini kullandı. Son yıllarda artan nefret suçları ve saldırıların özellikle toplumların birlik ve beraberliğini zedelememesi için güçlü önlemler alınması gerektiği vurgulanıyor.