İsviçre’de 2017 yılında düzenlenen bir mitingde taşınan ve büyük yankı uyandıran “Erdoğan’ı öldürün” pankartıyla ilgili mahkeme kararı kesinleşti. Federal Yüksek Mahkeme, Bern Kantonu Yüksek Mahkemesi tarafından verilen para cezasını onaylayarak, pankartın ifade ve toplanma özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceğine hükmetti.
Bahse konu pankart, kamuya açık alanda suç ve şiddete teşvik anlamını taşıdığı gerekçesiyle, yasal tanımı dikkate alınarak “Suça ve şiddete açıkça teşvik” suçundan yargılanmış ve mahkeme tarafından para cezasına çarptırılmıştı. Bu karar, özellikle pankartta yer alan “öldür” ifadesinin mecazi anlamda alınamayacağı ve doğrudan bir öldürme çağrısı olduğu vurgusuyla öne çıktı.
Kararın Hukuki Çerçevesi ve Detaylar
Mahkeme, pankartta örneğin resim ve yazıların, Türkiye Cumhurbaşkanı’nı öldürmek üzere açık ve acil bir çağrı niteliğinde olduğunu belirtti. Ayrıca, ifadenin objektif değerlendirmeye tabi tutulduğunda, kışkırtıcı ve sert eleştiri sınırlarını aşan bir tutum içerdiği sonucuna varıldı. Bu kapsamda, ifade özgürlüğü ile suç ve şiddete teşvik arasındaki fark açıkça ortaya konmuş oldu.
Mahkeme kararında, pankartın basit bir gösteri veya mizahi anlatım gibi algılanamayacağı, açıkça suç ve şiddete yönelik çağrı içerdiği hatta kamu düzenine tehdit edici bir tavır sergilediği vurgulandı.
Olayın Şekli ve Tarihçesi
2017 yılının Mart ayında düzenlenen mitingde, çeşitli sol ve terör örgütlerine ait semboller ve ifadelerle donatılmış pankartlar taşınmıştı. Siyah bir fon üzerine hazırlanan pankartta, başına silah doğrultulmuş ünlü fotoğraf ve “Erdoğan’ı öldürün” ifadesi yer alıyordu, altında ise “kendi silahlarıyla” yazısı bulunuyordu.
BNL grupların ve terör örgütü yandaşlarının destek verdiği gösteride, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef alan bu pankart, karışıklık yaratmış ve tartışmaları beraberinde getirmişti. Mahkemenin 2024 Mart ayında aldığı karar, alt mahkemenin beraat kararını bozarak, sanıklara para cezası verilmesine yol açtı.
