Ulaş, küçük yaşlardan itibaren polis olma hayalini taşıyordu. 2019 yılında yaptığı ilk başvurusunda, kilo problemi nedeniyle elendiğinde bu hayalinden vazgeçmedi ve Mart 2020’de yeniden denemeye başladı. Evinde kurduğu koşu bandında yoğun bir tempoyla 4,5 ayda 66 kilo verdikten sonra, büyük bir azimle yeni şansı için hazırlandı.
Babası vefat etmiş olmasına rağmen, hedeflerinden kopmadı ve disiplinli çalışmasıyla tüm sınav aşamalarını geçerek Bayburt Polis Meslek Eğitim Merkezi’ne (POMEM) kaydını yaptırdı. Eğitim hayatının ilk haftasını başarıyla tamamlayan Ulaş, yine sağlık taraması sırasında beklenmedik bir duruma tanık oldu. Ultrason ve tomografi sonuçlarında doğuştan bir böbreğinin olmadığını öğrendi.
Hiçbir sağlık sorunu yaşamamış olan ve spor yaparken ya da kilo verirken herhangi bir rahatsızlık hissetmemiş olan Ulaş için bu durum polislik mesleğini yapmasını engelledi. Mevzuata göre, tek böbrekle mesleğine devam edemeyeceği kararlaştırıldı. Bunun üzerine, yıllarca emek verdiği hayalini bırakmak zorunda kaldı. Zamanla, tek böbrekle de sağlıklı bir yaşam sürdürülebileceğini öğrendi ve bu durum ona yeni bir bakış açısı kazandırdı.
Koşu bandı aldığı ilk günlerde anlatan Ulaş, “4,5 ayda 150 kilodan 84 kiloya kadar düştüm” diyerek, motivasyonunun ne kadar yüksek olduğunu gösterdi. Mart ayına kadar kilo endeksini tutturmak amacıyla yoğun çalıştığını ve bu süreçte kendisini disiplinle motive ettiğini belirtti. “Koşu ile kısa sürede çok fazla kilo verdim. Babamın vefatıyla biraz ara verdim ama toplamda oldukça büyük bir ilerleme kaydettim,” ifadelerini kullandı.
Sağlık taraması sırasında yaşadığı şaşkınlığı anlatan Ulaş, “İlk ultrasonda böbreğimin olmadığını söylediler ve şaka yapıyorlar sandım. Ancak, tekrar tomografi yapıldı ve durum netleşti. Sağlık raporu yüzünden okula devam edemediğim için üzgünüm, emsal kararın olmaması yüzünden mezun olamadım,” dedi.
Ultrasonda ilk başta şüpheli bulunan bu duruma rağmen, hiç ciddi bir sağlık problemi yaşamamış olmasının aslında umut olduğunu ifade eden Ulaş, “Kilo aldığım dönemde böbreğimle ilgili bir sorun yaşamamıştım. Annem hemşireydi ve onun da tavsiyeleriyle bu süreci iyi yönettik,” diyerek yaşadığı şaşkınlığı ve kabullenişi dile getirdi.