İran lideri Ali Hamaney, 1979 yılındaki Tahran Büyükelçiliği işgalinin yıl dönümünde yaptığı konuşmada, bu olayın ülke tarihinde önemli bir dönüm noktası olduğunu vurguladı. İşgalin, ulusal hafızada “şeref ve zafer” günü olarak yer alması gerektiğini ifade etti.
Büyükelçiliğin işgal edilmesiyle ilgili detaylara değinen Hamaney, bu olayın adını “casus yuvası” olarak nitelendirerek, uluslararası dayanışma ve direnişin simgesi haline geldiğini belirtti. Aynı zamanda, ülke ile ABD arasındaki temel sorunun, doğuştan gelen «doğuştan uyumsuzluk ve çıkar çatışması» olduğunu söyledi.
Hamaney, İran ve ABD ilişkilerinin kökenlerine dair önemli bilgiler vererek, 1953 darbesinin bu ilişkilerde belirleyici bir dönüm noktası olduğunu hatırlattı. Başbakan Muhammed Musaddık’ın petrol millileştirme girişimlerinin ardından, ABD ve İngiltere’in düzenlediği darbenin, iki ülke arasındaki düşmanlığın temelini attığını sözlerine ekledi.
Hamaney, İran ile ABD arasında uzlaşma olasılığına dair,» “Amerika’nın kibirli yapısı teslimiyeti kabul etmiyor. Ancak, eğer Siyonist rejime (İsrail) desteği keserse, askeri üslerini çeker ve bölgeye müdahaleyi durdurursa, işbirliği olanakları tartışılabilir.” şeklinde ifadeler kullandı. Ancak, lider yakın gelecekte böyle bir gelişmenin pek mümkün olmadığını belirtti.