İşgal güçleri, Gazze’de ekonomik ve altyapısal yıkımını sürdürerek, yaklaşık %85’i yerle bir edilen bölgedeki ayakta kalan binalara da zarar vermeye devam ediyor. Hem topçu saldırıları hem de hava bombardımanlarıyla bölgedeki yıkım artarken, El-Cezire’nin aktardığı verilere göre, İsrail kuvvetleri dün de özellikle Han Yunus ve Deyr el-Belah bölgelerinde yoğun tahribat yaratmaya devam etti. Ayrıca, Han Yunus’un doğusundaki yapılar toplu halde yıkılırken, bölgedeki topo saldırılarına da devam edildiği bildirildi. Yerel kaynaklar ise Refah bölgesinde de iki ayrı hava saldırısının gerçekleştiğini belirtti.
İsrail’in Gazze’deki saldırıları 10 Ekim’den bu yana çeşitli biçimlerde devam ediyor ve toplamda 194 kez ihlal edildi.
Yardımların Durumu ve Uluslararası Müzakere Süreci
ABD, Türkiye, Katar ve Mısır’ın arabuluculuğuyla、安全 bir biçimde yürütülen ateşkes anlaşması 9 Ekim’de imzalanmış ve bu anlaşma, İsrail güçlerinin Gazze’den kademeli çekilmesini ve günlük 600 tır insani yardım girişine izin verilmesini esas alıyor. Bununla birlikte, İsrail ordusu çeşitli bahanelerle saldırılarını sürdürürken, insani yardımların sadece dörtte biri bölgeye ulaşabiliyor. Gazze hükümetinin Medya Ofisinden yapılan açıklamada, 10-31 Ekim döneminde toplam 3.203 tırın bölgeye giriş yaptığı belirtildi. Bu tırların 639’u ticari, 2.564’ü ise insani yardım amaçlıydı. Ayrıca, bu yüklerin arasında 84 tır yakıt ve 31 tır LPG bulunuyor.
Ancak, taraflar arasında varılan anlaşmaya göre, günlük 600 tırın giriş yapması beklenirken, sadece 145 tır bölgeye ulaşabildi. Bu oran, toplam kabul edilen yardım miktarının yaklaşık %24’üne tekabül ediyor. Ayrıca, 1100 akaryakıt ve LPG tırı giriş yapması planlanırken, bunlardan sadece 115’i giriş yapabildi. Bu durum, yardımın ulaşmadaki ciddi sınırlamaları gözler önüne seriyor.
İsrail’e Eş Zamanlı Olarak Gelen Yeni Bilgiler
Öte yandan, Hamas tarafından yapılan açıklamada, ateşkes kapsamında Gazze’de tutulan 3 İsrailli esirin cesedinin Kızılhaç’a teslim edildiği bildirildi. İsrail de bu gelişmeyi doğrulayarak, teslim alınan cesetlerin varlığını onayladı ve böylece olayın insani boyutuna dikkat çekildi.