Hükümetin kapanması nedeniyle, Amerikan havacılık sektörü ciddi şekilde etkilenmeye başladı. Bakan Duffy, kapanmanın yarın yürürlüğe gireceğini duyururken, hangi havalimanlarının etkileneceği konusunda detay vermedi. Ayrıca, Demokratların hükümetin yeniden açılmasını kabul etmesi halinde sefer sayılarını eski seviyelerine döndürebileceklerini belirtti.
Havayolu şirketleri ise, bu açıklamadan sonra önümüzdeki 36 saat içinde büyük çaplı kesintilere gitmek zorunda kaldı. Bu durum, yolcuların yaklaşan seyahatleriyle ilgili endişelerini artırırken, müşteri hizmetleri hatlarında aşırı yoğunluk yaşanmasına neden oldu.
Hükümetin 1 Ekim’den bu yana devam eden kapanması, yaklaşık 13 bin hava trafik kontrolörü ve 50 bin Ulaştırma Güvenlik İdaresi çalışanı maaş alamadan çalışmasına yol açtı. Bu durum, hava trafiğinde önemli aksaklıklar yaşanmasına sebep olurken, on binlerce uçuşun ertelenmesine neden oldu. Havayolu şirketleri ise, en az 3,2 milyon yolcunun bu karmaşa sonucu etkilendiğini açıkladı.
Senato ve Temsilciler Meclisi Arasında Bütçe Krizi
Temsilciler Meclisi, 21 Kasım’a kadar sürecek olan geçici finansman paketini 19 Eylül’de onaylamıştı. Ancak, Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasında bu konuda bir uzlaşma sağlanamadı. Demokratlar, sağlık sigortası sübvansiyonlarının ve sosyal harcamalara yönelik kesintilerin durdurulmasını şart koşarken, Cumhuriyetçiler bu talepleri karşı çıkıp, hükümetin finansmanı konusunda taviz vermedi.

Senato’da, geçici bütçeyi kabul edebilmek için gereken 60 oy bulunmadığı için, Demokratların desteğine ihtiyaç duyuldu. Bu nedenle, iki taraf arasında ciddi görüş ayrılıkları devam etti. Sonuç olarak, mali yılın sonunda (30 Eylül) onaylanan geçici bütçe, yeni mali yılın başlangıcı olan 1 Ekim itibarıyla hükümetin harcama yapma yetkisini kaybetmesine neden oldu.





