41,9879$% 0,23
48,6850€% 0,43
5.499,30%-1,21
9.468,00%-3,35
37.755,00%-3,35
10.605,96%1,33
Yüksek inşaat mühendisi, mimar ve Japon deprem uzmanı Yoshinori Moriwaki, Türkiye’nin jeolojik yapısı ve fay hatları hakkında önemli uyarılarda bulundu. Özellikle Marmara Bölgesi’nin depreme oldukça yatkın olduğunu vurgulayan Moriwaki, geniş bir bölgeyi kapsayan risk alanlarını detaylı biçimde açıkladı.
Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde aktif fay hatlarının bulunduğuna dikkat çeken uzman, 2020 yılında Elazığ ve Kuzeybatı Anadolu’da yaşanan depremler sonrası bölgesel bölgelerdeki riskleri değerlendirdi. İzmir ve Manisa gibi şehirlerdeki fay hatlarının kısa olması ve çeşitli irtifalarda yer alması nedeniyle, sık küçük çaplı depremler olabileceğini belirtti.
Moriwaki, özellikle Yalova-Çınarcık hattının Marmara’nın en kritik noktalarından biri olduğunu belirtti. 1999 yılında yaşanan büyük depremin ardından, bu bölgedeki fayların kırılmaya devam ettiğini ve bölgedeki hareketliliğin devam ettiğini ifade etti. Ayrıca Küçükçekmece ile Yalova ve Çınarcık arasındaki 70 kilometrelik fay hattının, şu an büyük bir deprem üretme kapasitesine sahip olmadığını ekledi.
Diğer yandan, Gemlik, Bursa, Balıkesir ve Çanakkale civarındaki fayların yavaş hareket ettiğini ve özellikle Bandırma’da yaklaşık 400 yıl boyunca herhangi bir büyük depremin yaşanmadığını öne sürdü. Bu bölgelerde biriken enerji ve fayların hareketliliği dikkat edilmesi gereken noktalar arasında yer alıyor.
Kırıklar ve fay hatlarının ülkenin iç bölgelerine de yayıldığını hatırlatan Moriwaki, Kırıkkale’de kısa bir fay hattı bulunduğuna ve Tuz Gölü çevresinde hareketli noktalar olduğunu söyledi. Ayrıca, Çankırı ve çevresindeki fayların ülkeyi uzun zamandır etkilediğine değinen uzman, Ankara’nın jeolojik yapısının daha stabil olduğunu sözlerine ekledi.
Depreme karşı duyarlı olmanın ve önlem almanın herkes için zorunlu olduğunu vurgulayan Moriwaki, kişisel olanaklar ve aile planlarıyla ilgili önemli önerilerde bulundu. “Her birey, deprem anında güvende olmak için temel ihtiyaçlara ulaşabilecekleri bir acil durum çantası hazırlamalı. Su, yiyecek, küçük el feneri, düdük ve tuz gibi malzemeler eksiksiz olmalı” dedi.
Aile bireyleriyle önceden toplanma noktaları belirlenmesini ve evlerin deprem yönetmeliğine uygun olup olmadığının kontrol edilmesini tavsiye etti. Japonya’da yaşadığı deneyimden örnekler vererek, “Deprem öncesinde ve sonrasında doğru plan yapmak, hayat kurtarır” diye sözlerine ekledi.
Elazığ’da Bir İlk: Pırlanta ve Altın İşlemeli Fil Dişi Tespih Siparişi