Havard Üniversitesi Astronomi Bölümü eski başkanı Profesör Avi Loeb, son zamanlarda gündeme gelen 3I/ATLAS adlı gökcisminin doğal bir nesne olma olasılığından çok, uzaylı teknolojisine ait olabileceği fikrini dile getirdi. Bu şaşırtıcı görüş, gökcisminin davranışlarının ve Güneş’e doğru hareketlerinin mevcut bilinen kuyrukluyıldız modelleriyle uyuşmadığını gösteriyor. Loeb, bu cisim için %30-40 oranında, onun bir “uzaylı Truva Atı” olma ihtimalini değerlendirdi, yani doğaüstü bir yapıya sahip olabileceği endişesi taşıyor.
Gözlemler, 3I/ATLAS’ın yörünge ve hareketlilik özelliklerinin alışılmadık olduğunu ve doğal gök cisimlerinin davranışlarını tam anlamıyla yansıtmadığını gösteriyor. Profesör Loeb, bunun bir nevi, dış gezegenlerin veya yapay sistemlerin bir parçası olabilecek, teknolojik geliştirmeler içeren bir nesne olabileceğine dikkat çekti. Bu spekülasyonlar, uzayda başka teknolojik medeniyetlerin varlığıyla ilgili yeni tartışmaları ateşledi.
Yörünge ve Hareket Olasılıkları
Loeb, 3I/ATLAS’ın Güneş’in kütle çekimini kullanarak rotasını köklü bir biçimde değiştirebilecek “Oberth manevrası” yapma kapasitesine sahip olabileceğini öne sürüyor. Bu özellik, cismin bir “ana gövde” olması ve çevresinde mini-uydu gibi hareket eden küçük sondalarla desteklenmiş olabileceğine işaret ediyor. İddiaya göre, bu sondalar, Dünya’ya ulaşmak veya yörüngesini ayarlamak amacıyla, Güneş’in enerjisinden ve kütle çekiminden yararlanarak hareket edebiliyorlar.

29 Ekim 2025 Kritik Gün
Professor Loeb, 29 Ekim 2025 tarihinin, gök cisminin en yakın konuma ulaşacağı gün olması nedeniyle büyük önem taşıdığını vurguladı. Ona göre, bu tarihten önce uzaylı teknolojisine sahip olası bir nesnenin hareketlenebileceği, manevra yapabileceği veya yeni mini-uydu bırakabileceği endişesi var. Loeb, “İyi bir tatil planı yapın, kim bilir ne gibi gelişmeler yaşanacak” diyerek, bu tarihi kritik bir zaman dilimi olarak belirtiyor.

NASA’nın Gizlilik İddiası ve Gerçekler
Loeb, NASA’nın 3I/ATLAS ile ilgili bazı önemli verileri kamuoyundan sakladığını iddia ediyor. Özellikle, cismin Mars yakın geçişi sırasında elde edilen görüntülerin paylaşılmadığını ve analizlerin şeffaf yapılmadığını ileri sürüyor. Ancak, NASA ve diğer bilim toplulukları, bu cismi gözlemlerken herhangi bir tehlike veya olağanüstü faaliyet fark edilmediğini, bu nesnenin sıradışı kabul edilecek bir duruma neden olmadığını belirtiyorlar.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!