Ukrayna Savaşı ve Shakhtar Donetsk’in Mücadele Dolu Günleri

İki büyük dünya savaşını yaşamış ve Kurtuluş Savaşı’nda kendisini vatanın hizmetine adamış dedemin bir sözünü hiç unutmam: “Siz çok şanslısınız, savaş görmediniz. Bir insanın başına gelebilecek en kötü şey savaş. Gerçek anlamda çaresizlik ve yokluk nedir, o zaman anlarsınız.” Bu sözler, savaşın insanoğluna verdiği zararları ve insanların yaşadığı acıları anlatırken içimize derin bir vurgu yapar. Ukrayna’daki, Gazze’deki savaş manzaralarını izledikçe, dedemin sözleri bir kez daha anlam kazanıyor ve içimizi acıtıyor.

Mesleğimiz spor gazeteciliği olduğu için, şu an Rusya’nın saldırıları altında kalan Ukrayna’daki futbol takımlarının savaş yaşamına rağmen ayakta durmaya çalışması beni oldukça düşündürdü. Bu zorlu süreçte ilk olarak Arda Turan’ın teknik direktörlüğünü yaptığı Shakhtar Donetsk takımına yöneldim. “Arda Hoca ve futbolcuları ne şartlarda yaşamını sürdürüyor? Antrenmanlarını nerede yapıyor, maçlarını nerede oynuyorlar?” gibi soruların cevabını araştırıyorum.

Şehir Değişiklikleri ve Savaşın Yıkıcı Etkisi

Donetsk’i terk etmek zorunda kalan takım, üç farklı şehre taşındı. Rusya’nın desteklediği ayrılıkçı güçlerin Donetsk’i ele geçirmesiyle, Shakhtar uzun süre şehirden ayrılarak kendisini güvenli bölgelere taşıdı. İlk olarak Kiev ve Kharkiv’e, sonra da ülkenin batısındaki Lviv’e yerleşti. Lviv, Polonya sınırına yakın olmasıyla Ukrayna’nın en güvenli bölgelerinden biri sayılırken, geçtiğimiz günlerde şehir saldırıya uğradı.

Sabaha karşı 03.00 civarında başlayan Rus saldırıları, şehre yaklaşık 100 füze ve 500’den fazla drone ile gerçekleştirildi. Bu hareket sırasında, Lviv’te kalan futbol takımı üyeleri alarm verildiğinde hemen sığınaklara koştu. Patlama sesleri saatlerce sürdü ve Arda Turan ile futbolcular, endişeyle bu saldırıların sona ermesini beklediler. Bu süreçte, savaşın ne kadar yıkıcı ve korkutucu olduğunu bir kez daha anladılar.

Maçlar ve Savaşın Gölgesindeki Lig Heyecanı

Rusların füze ve drone saldırısı devam ederken, takımın maçını ertelemeden gerçekleştirmesi bile büyük bir cesaret örneği. Bu savaş ortamında, birkaç saatlik dinlenme ve moral bulmak nerdeyse imkânsızdı. Ukrayna Ligi’ndeki maçlarda da aynı ruh hali hakim: takımlar ve futbolcular, büyük mücadele ve inançla sahaya çıkıyorlar.

Shakhtar’ın Avrupa kupalarındaki performansı ise ayrı bir göğüs kabartıcı hikâye. Takım, Ukrayna iç saha maçlarını Polonya ve Slovenya’daki sahalarda oynuyor. Dış deplasmanlarda ise tam anlamıyla zorlu bir yolculukla karşılaşıyorlar. Örneğin, İskoçya’da Aberdeen’e karşı yaptıkları maç öncesinde Lviv’den yaklaşık 4 saatlik otobüs yolculuğu ve gümrükte bekletilme gibi zorluklar yaşadılar. Maçlar sonrası ise hemen uçarak Polonya’ya dönüyorlar ve toplamda 24 saatlik bir yolculukla evlerine ulaşıyorlar.

Her bir karşılaşma, büyük bir sabır, irade ve cesaret gerektiriyor. Ve tüm bu zorluklar içinde, Arda Turan ve teknik ekibi takımlarını motive etmeye ve ayakta tutmaya çalışıyor. Takım kadrosunda 13 Brezilyalı, 2 Gürcü, Bolivya ve Burkina Faso’dan oyuncular yer alıyor; bu da gösteriyor ki, savaş ortamında bile futbolun ve insan azminin sınırlarını zorluyorlar.

Rusya-Ukrayna savaşının sonunda mutlaka sona ereceğine inanıyoruz. Ancak Arda Turan ve ekibinin gösterdiği özveri, azim ve direniş hiç unutulmayacak. Bu büyük mücadele, savaşın sonuna kadar devam edeceklerin değil, asla teslim olmayanların hikâyesidir.