41,9952$% 0,28
48,7606€% 0,49
5.530,33%-0,65
9.545,00%-2,09
38.062,00%-2,09
10.551,34%0,80
Meclis Genel Kurulu’nda gerçekleştirilen konuşmasında, Irak ve Suriye’deki mevcut durum ve Türkiye’nin bölgedeki etkin tutumu detaylı şekilde ele alınmıştır. Fuat Oktay, ülkemizin uluslararası barış ortamında üstlendiği rolü ve sınır ötesi operasyonların gerekçelerini güçlü ifadelerle vurgulamıştır.
Türkiye, büyük çaplı çatışmaların ve bölgesel istikrarsızlıkların ortasında, diplomasi ve güç kullanımıyla sonuç almaya devam ediyor. Özellikle bölgedeki güvenlik sorunlarının çözümünde, “barış anahtarı” olarak anılma unvanını kazanmıştır. Bu noktada, devletin kararlılığı ve liderliğindeki güçlü duruş, hem iç hem de dış politikanın temelini oluşturmaktadır.
Sınır ötesi operasyonlar yalnızca terörist unsurları hedef alırken, sivillerin yaşamını riske atmadan yürütülmektedir. Bu operasyonlar, bölgenin istikrarı ve Türkiye’nin güvenliği açısından hayati öneme sahiptir. Oktay, özellikle zamanında ve etkin sınır ötesi müdahalelerin önemine vurgu yapmıştır. Gerekli tedbirlerin alınmadığı takdirde, bölgedeki tahribatların geri dönüşü olmayan boyutlara ulaşabileceğine dikkat çekilmiştir.
Suriye’de kalıcı bir barışa ulaşmak için çeşitli adımlar atılırken, bölgedeki terör örgütlerinin varlığı ve sınır güvenliğimizi tehdit eden diğer unsurlar, Türkiye’nin öncelikli hedefleri arasında yer alıyor. Güney sınırlarımızda devam eden tehditlere karşılık, kararlı ve zamanında müdahalelerin kaçınılmaz olduğu vurgulanmıştır. Ayrıca, SDG ve YPG unsurlarının, Suriye merkezi yönetimiyle entegrasyon sürecine hız vermesi oldukça büyük önem taşımaktadır.
PKK Terör Örgütü, “Terörsüz Türkiye” vizyonu çerçevesinde, örgütün kendini feshettiğini ve silah bıraktığını duyurmuş olsa da, somut adımların hız kazanması beklenmektedir. Türkiyedeki ilgili kurumlar, bu sürecin değerlendirilmeye devam ettiğine işaret etmektedir.
İşte bu ortamda, Türkiye’nin dış politikasına yönelik eleştiriler de gündeme gelmektedir. Özellikle ABD Büyükelçisi’nin mesajıyla ilgili gelişmeler, diplomasi alanında yeni tartışmalara kapı aralamıştır. Gerek Dışişleri Bakanlığı gerekse hükümetin diğer temsilcileri, bu tarz mesajların Türk milletinin güvenini sarsmaması gerektiği noktasında görüş birliği içindedir. Türkiye’nin dış politikada güçlü ve kararlı duruşu, sorulduğunda açık ve net cevaplarla gösterilmektedir. CHP’nin iç sorunlara odaklanmış olması, dış gelişmeleri doğru takip edememe durumu ve dış politika alanında ortaya çıkan gereksiz gerginlikler, eleştirilerin ana kaynağıdır. Türkiye’nin dış politikasında, herhangi bir büyükelçinin kapısına gitmek gibi bir talebin olmadığını ve gerektiğinde gerekenin yapılacağını vurgulamaktadır.
Türkiye, büyük bir güç ve özgüvenle hareket etmektedir. Dışarıda güçlenen ve kükreyen bir aslan gibi durmakta, herhangi bir dış müdahaleye açık, ancak kendi kararlarını hiçbir zaman göz ardı etmeyen bir ülke olarak yoluna devam etmektedir.
CHP İlçe Kongresinde Gerilim: Vahap Akay’dan Israrlı Eleştiriler ve Çıkış Anı