Lambeth Sarayı’nda Tarihi Değişiklik: İlk Kadın Canterbury Başpiskoposu atandı

İngiltere Kilisesinin ruhani merkezi kabul edilen Lambeth Sarayı, geçen yıl istifa eden Justin Welby’nin yerine yeni başpiskoposun atandığını açıkladı. Bu kritik görev için Londra Piskoposu Sarah Mullally seçildi ve bu karar, dini toplumu ve kamuoyunu oldukça etkiledi.

Ancak Mullally’nin göreve başlaması, sadece bir kişisel başarı değil, aynı zamanda İngiltere Kilisesi tarihindeki önemli bir dönüm noktası oldu. Nitekim, ilk kez kadın olarak Canterbury Başpiskoposu unvanını üstlenmiş oldu.

İngiltere Kilisesi ve Kral’ın Onayı

Başbakan Keir Starmer, Mullally’yi 106’ncı Canterbury Başpiskoposu olarak önerirken, Kral 3. Charles da bu kararı onayladı. Böylece, İngiltere ve dünya genelinde en büyük üçüncü Hristiyan topluluğunun lideri, ilk kez bir kadın oldu.

Sarah Mullally’nin Çocukluk ve Eğitim Yolu

1962 doğumlu Mullally, Londra yakınlarındaki Woking’de büyüdü. Dini eğitim almadan gençlik yıllarını geçiren Mullally, tam 16 yaşında Hristiyan inancını benimsedi. Londra Üniversitesi’nde hemşirelik eğitimi alan Mullally, daha sonra Chelsea ve Westminster Hastanesi’nde onkoloji servisinde göreve başladı.

Başhemşire olarak görev yapan Mullally, 1999 yılında Sağlık Bakanlığı nezdinde en genç başhemşire unvanını kazandı. 2001’de rahip olarak takdis edilerek yeni bir dini kariyere adım attı.

Din ve Kamu Hizmetinde Yükselişi

2004’te hemşirelik mesleğinden ayrılarak kilise kariyerine hızla devam eden Mullally, 2005’te şövalye unvanı alarak “Dame” olmuştur. 2015 yılında farklı kiliselerde papazlık yapan Mullally, 2017’de Londra Piskoposu olarak görevlendirildi ve şehri yönetecek en büyük Hristiyan dini otorite haline geldi.

St. Paul’s Katedrali’nde 133. Londra Piskoposu olarak taç giyen Mullally, hem dini hem de toplumsal sorumluluklarıyla tanınıyor.

Ötanazi ve Çocuk İstismarı Konularındaki Yaklaşımları

Londra Piskoposu olarak görev yaptığı dönemde, çocuk istismarı ve mağdurlara destek konusunda açık ve duyarlı bir duruş sergilemiştir. Özür dileyerek, kilisenin bağımsız denetim mekanizmaları kurması gerektiğini vurgulamıştır.

Mullally, Parlamento’da görüşülen ötanazi yasa tasarısına da karşı çıkmış ve bu konuda “daha iyi bakım ve destek” çağrısında bulunmuştur. Ayrıca, kadın ve erkeklerin evlilikleri esas alması gerektiğini savunarkin, aynı zamanda tüm insanlara kapsayıcı bir dil ve yaklaşım benimsemektedir.

Taç Giyme Töreni ve Kral’la Birlikte Görev

Kral Charles’ın taç giyme töreninde önemli bir rol üstlenen Mullally, bu töreni kadın ruhanilerin de yer aldığı ilk etkinlik haline getirmiştir. Bu sayede, dini törenlerde kadınların varlığı ve rolü daha da görünür hale gelmiştir.

Hatırlanacağı üzere, geçen sene Justin Welby’nin çocuklara yönelik cinsel istismar olaylarında yeterince adım atmaması ve suçlamalar sonucu istifa etmesiyle, kilisenin ruhani liderliği yeni yüzlere emanet edilmiştir.