Karsan ve Türk Otobüs Endüstrisi Belçika’da Fuarla Güçleniyor

Brüksel’de gerçekleşen Busworld 2025 fuarında, Türk otomotiv sektörü büyük bir çıkış yaptı. 107 firmanın katıldığı etkinlikte, Karsan öne çıkan inovatif çözümleri ve elektrikli araçlarıyla dikkatleri üzerine çekti. Elektrikli Jest ve Toyota ortaklığıyla geliştirilen hidrojen yakıtlı Ata modelleri, ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü. CEO Okan Baş, şu ana kadar dünya genelinde 2 bin Karsan aracın faaliyet gösterdiğini belirterek, Türk markalarının uluslararası arenadaki başarısını vurguladı.

Avrupalı Otobüs Markaları Piyasada Kan Kaybediyor

Başarı hikayelerinin yanı sıra, sektörün genel durumu hakkında önemli değerlendirmelerde bulunan Baş, Avrupa pazarında büyük değişimlerin yaşandığını dile getirdi. “Avrupalı otobüs markaları, elektrikli araç pazarında ciddi darbe alıyor. Birçok üretici zor günler geçiriyor ve bazıları piyasadan çekilmek zorunda kaldı,” diyerek, rekabetin yoğunlaştığını ve teknolojik geriliklerin bu durumu etkilediğine dikkat çekti. Mercedes’in 2018’den beri yaklaşık 3 bin otobüs satmayı başardığını hatırlatan Baş, aynı dönemde kendilerinin 2 bin araç satışı gerçekleştirdiğini vurguladı. Ayrıca, Çinli markaların ise agresif ataklarına karşılık, Avrupa’daki yerlerini korumaya çalıştıklarını belirtti.

Elektrikli ve Otonom Yatırımlarında Farklı Bir Konumda

Baş, “Geçmişte geleneksel otobüse hiç yatırım yapmadık, hiç masraf etmedik,” diyerek, elektrikli araçlara odaklanmalarının kendilerine avantaj sağladığını ifade etti. “İşte bu nedenle, elektrikli teknolojide güncel ve yenilikçi çözümlerle öne çıkıyoruz. Hiçbir marka, bizim kadar kısa sürede geniş ürün yelpazesi sunamadı,” şeklinde konuştu. Ayrıca, ABD pazarına olan ilgilerinin halen sürdüğünü belirterek, “İlk otonom e-Jest modeli oraya gidecek ve orada test edilecek,” ifadelerini kullandı. Çinli üreticilerin Avrupa üzerindeki yaygın payına değinen Baş, “Yaklaşık yüzde 17’lik bir paya sahipler. Ancak, bizim avantajımız coğrafi ve regülasyonlar açısından büyük,” diyerek, Türk ve Çinli rakipler arasındaki farklara dikkat çekti.

Türkiye’nin Çinli Marka ve Teknolojilere Karşı Avantajları

Baş, “Türkiye’nin Çinli üreticilere karşı bir fırsatı var,” diyerek, coğrafi konumu ve regülasyonlar sayesinde avantajlı olduklarını söyledi. “Çinlilerin teknolojik altyapısı güçlü olsa da, biz de erişim imkanına sahibiz,” ifadesiyle, işbirliği ve gelişim imkanlarına değindi. Ayrıca, “Büyük ölçekli ve devlet destekli Çinli markalar, agresif stratejiler uyguluyor, ancak biz orta noktada daha avantajlı bir konumdayız,” şeklinde sözlerini tamamladı. Baş, sektörün genel durumu hakkında, “Avrupalı markalar kaybetmeye devam ederken, Çinliler atakta. Biz ise bu ikisinin ortasında uygun bir konumdayız. Yeni pazarlarda güçlenmeye devam edeceğiz,” diyerek, Türk üreticilerinin büyümesine vurgu yaptı.

Yüksek Kapasiteli Üretim ve Gelecek Planları

Elektrikli ve otonom araçlar yatırımıyla ilgilenen Baş, Renault Megane modelinin üretim sürecine de değindi. “Yıllık 55 bin adetlik Megane üretimi yapıyoruz ve bu kapasitenin 2027’de sona ereceğini öngörüyoruz,” dedi. Baş, yeni iş modelleri ve üretim fırsatları arayışlarının devam ettiğine vurgu yaparak, “Dünyanın çeşitli ülkelerinden markalarla iletişim halindeyiz. Özellikle elektrikli ve otonom teknolojilerde sağlam durmamız, ilgiyi artırıyor,” şeklinde konuştu. Ayrıca, Türkiye’de yeni yatırımlar yapmaya ve ortaklıklar geliştirmeye açık olduklarını belirten Baş, sektörün gelişiminde aktif rol almaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.