42,0000$% 0,28
48,7746€% 0,49
5.541,56%0,21
9.562,00%0,11
38.132,00%0,11
10.551,34%0,80
Arjantinli futbol efsanesi Hernán Crespo, İtalyan spor basını Gazzetta dello Sport’a samimi açıklamalarda bulundu. Bir bölümde, 2005 yılında İstanbul’da yaşadıkları unutulmaz Şampiyonlar Ligi Finali’nden bahsetti. Crespo, gol sayısında Lautaro Martínez tarafından yakalanmasının kendisinde “çifte his” yarattığını itiraf ederek şunları söyledi: “Bir yanım mutlu, çünkü Lautaro gerçekten çok büyük bir seviyeye ulaştı. Diğer yandan biraz hüzünlü, çünkü zaman akıp gidiyor; 50 yaşımı geçtiğim ve saçlarım ağardığı için gençlik günlerimi özlüyorum. San Paolo’daki minyatür maçlar yaparken eskisi gibi hareket edemiyorum. Ama şimdi önümde başka meseleler var: Brezilya’nın dev kulüplerinden birinin başında olup, tüm enerjimi bu kulübü en zirveye taşımaya harcıyorum.”
Crespo, Lautaro Martínez’yi öve öve bitiremedi. Ona ilişkin düşüncelerini paylaşırken, “Lautaro tam anlamıyla çok yönlü ve liderlik vasıflarına sahip bir forvet” dedi. Şöyle devam etti: “Ceza sahasında ölümcül vuruşlar yapabilen, takım oyunu içinde aktif rol alan, iyi koşularla savunmayı zorlayan ve güçlü driplingleriyle tehlike yaratan bir oyuncu. Artık olgunluk döneminde ve bu durumu sahadaki performansıyla net biçimde gösteriyor. Rakip savunmalar ondan çekiniyor, bu da onun ne denli gelişmiş olduğunu gösteriyor.”
Uluslararası kariyerine değinen Crespo, Arjantin formasıyla attığı golleri büyük bir sevgiyle kutladığını dile getirdi. İlk golünü 1998 Dünya Kupası elemelerinde Ekvador’a karşı attığını hatırlayarak şunları söyledi: “O takım inanılmazdı. Batistuta, Veron, Simeone, Zanetti, Ortega… Hepimiz Dünya Kupası hayaliyle büyüdük. 1986’daki Maradona mucizesi bizim için bir efsaneydi. Ancak o hayalleri tekrar yaşatamadık; bu hep içimde bir ukde olarak kaldı.”
2002 Japonya-Kore Dünya Kupası’nı ise “tam bir felaket” olarak nitelendirip, 2006’da Almanya karşısında penaltılarla elenmelerin hâlâ aklında izler bıraktığını belirtti. Crespo’nun anlatımına göre, bu maceralar onun için büyük tecrübeler olmuş.
Futbolun efsane isimleri arasında en çok saygı duyduğu oyuncular arasında Paolo Maldini geliyor. Crespo, onunla ilgili şöyle söylüyor: “Maldini sadece kaptan değil, aynı zamanda bir okuldu. Hem yetenekleri hem de karakteriyle fark yaratıyordu. Milan’daki o sezon bana gerçek bir kaptanın nasıl davranması gerektiğini öğretti.”
Teknik adamlık kariyerinde de ilham aldığı isimleri sıralayan Crespo, şu önemli isimlerden büyük dersler aldığını dile getiriyor: “Ancelotti bana baba gibiydi. Mourinho inanılmaz bir motivatör. Bielsa ise gerçek bir vizyoner. Bu üç büyük hocadan çok şey öğrendim. Onların kariyerlerini yakalamam zor ama ben de Arjantin, Brezilya, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde kupalar kazandım.”
Futbolu sadece sahada değil, kulüp seçimlerinde de özenle yapan Crespo, Parma’yı çok özel bir yer olarak görüyor: “Orası benim evim gibiydi. Çocuk yaşta beni almakla kalmadılar, beni dünya çapında bir santrfor yaptılar. Birçok kupa kazandım ve o günleri hatırladıkça gururlanıyorum.” Van Basten hayranlığını da aktaran Crespo, onu taklit etmeye çalıştığını ve onun başka bir gezegen olduğunu söyledi: “Onu taklit etmeye çalışırdım, ama imkansızdı; o gerçekten farklı bir seviyedeydi.”
En büyük acılarından birinin 2005 Şampiyonlar Ligi finali olduğunu anlatan Crespo, bu maçın onun için çok özel ve acı bir an olduğunu belirtti: “İlk yarıda 3-0 öndeydik, iki gol attım, ama sonra Liverpool geri döndü ve penaltılarla kazandılar. Yıllarca o maçı izleyemedim. Son zamanlarda ise bu hikâyeyle barıştım, ancak fazla üzerinde durmayalım, yoksa sinirlerim bozuluyor.”
Geleceğe dair umutlarını da paylaşan Crespo, “Bir gün İtalya’da teknik direktörlük yapmayı çok isterim. Bu, kariyerimin güzel bir kapanışı olurdu. Şu an São Paulo’da odaklanmış durumdayım ama kim bilir, belki yakında Serie A’da tekrar karşılaşırız.” diyerek sözlerini tamamladı.
Trabzonspor’un Nevzat Demir Tesisleri’ndeki Güncel Antrenman Detayları