41,8242$% 0,40
48,6374€% 0,78
5.634,90%-0,58
9.166,00%-0,11
36.551,00%0,02
10.720,36%-0,06
Hollywood’un sevilen ve saygı gören oyuncularından Diane Keaton geçtiğimiz gece 79 yaşında hayata veda etti. Onun gösterişsiz ve sade yaşamı, mesleğine olan tutkusuyla ve güzel kalbiyle birçok kişinin hafızasında yer etti. Ancak bir açıdan da onun olgun ve trajik hikayesi, hayranlarını ve sektör arkadaşlarını derinden üzüntüye boğdu.
BEKLENMEDİK ÖLÜM HABERİ HİÇ BEKLENMİYORDU
Oscar ödüllü usta oyuncu Keaton’ın ani ölümü, herkes için sürpriz ve yasa boğan bir haber oldu. Uzun süredir bilinen bir hastalığı olmasına rağmen, son aylarda sağlığında ciddi bir bozulma yaşadığı ve ailesi dışında kimseyle paylaşmadığı ortaya çıktı. Bu gizemli rahatsızlık, onun yakın dostları tarafından bile fark edilmedi ve bu durum onun ani ölümüyle birlikte gün yüzüne çıktı. Birçok kişi onun bu denli genç ve sağlıklı görünümüne rağmen, beklenmedik şekilde hayatını kaybetmesine inanmakta zorlandı.
GÜZEL ANILAR ve SON POZ
Sosyal medyada sık paylaşım yapmayan Keaton, ölümünden kısa bir süre önce paylaştığı köpeğiyle bir fotoğrafında ne kadar mutlu ve enerjik göründüğü dikkat çekti. Kariyerine 1970’lerde başlayan Keaton, en son ekranlarda 2022’de görüldü ve farklı tarzlarda birçok farklı karakteri canlandırdı. Bu uzun ve zengin kariyerinde, oyunculuğa olan aşkını hiç kaybetmedi. Sık sık takdığı şapkalar ve kendine has tarzıyla da herkesin kalbinde yer edindi.
UNUTULMAZ ROLLERİ VE DOSTLUK BAĞLARI
İki Oscar’ı ve sayısız ödülü bulunan Keaton, özellikle Woody Allen’ın 1977 yapımı “Annie Hall” filmiyle büyük çıkış yakalayarak hafızalara kazındı. “İyi karakterleri oynamayı seviyorum; kusurlarına rağmen iyi kalmaya çalışan figürleri” demiş ve bu sözleriyle oyunculuğunun temel prensiplerini anlatmıştı. Çocukken ve gençlik yıllarında pek çok ünlü isimle birlikte çalışan Keaton’nın dostlukları da ömür boyu sürdü. Woody Allen, Al Pacino ve Warren Beatty ile güçlü bağlar kurdu ve bu dostluklardan gelen sıcaklık ve samimiyet, onun kariyerinin önemli parçalarından biriydi.
HAYATLARINI KİMSELERE BENZEMEDEN YAŞADILAR
35 yıl önce aşk ve mutluluk dolu ilişkiler yaşadığı büyük aşklar geçti. Ancak, yıllar sonra verdiği röportajlarda romantizmden uzak bir yaşam sürdüğünü ve yalnız yaşamayı tercih ettiğini açıkladı. “Bir randevu teklif edilmedi ve bu onun tercihi,” diyerek, kendisinin ve hayatındaki insanların mutluluğunun bundan etkilendiğini ifade etti. 2019’da yaptığı açıklamada, “Evlenmeyi hiç istemedim. Kendimi özgür hissediyorum, çünkü bu bağımsızlık bana iyi geliyor,” demişti.
Evlenmeyi düşünmediğini ve bu tercihinden pişman olmadığını söylemişti. Ayrıca, eski aşklarındaki erkeklerin kendisi için uygun olmadığını kabul ederek, “Gençken kendi hayalimdeki insanları sevdiğimi sanırdım. Ama aslında gerçek aşk ve uyum başka şekilde olmalı,” diye eklemişti.
Öncü ve bağımsız bir yaşam inşa etti
Şimdiye kadar 60 yıl boyunca oyunculuk kariyeriyle ve kişisel hayatı ile iz bırakan Keaton, zekası, sıcaklığı ve kendine has ruhu ile özgün bir figür olarak hatırlanacak. 50’li yaşların sonunda iki çocuğu olan Keaton, onları tek başına büyüttü ve anne olma görevini önemli bir sorumluluk olarak gördü.
İki çocuğu ve annelik tutkusu
“Annelik, karşı koyamadığım bir dürtüydü,” diyen Keaton, 1996 ve 2001 yıllarında evlat edindiği Dexter ve Duke isimli çocuklarını kendi sevgisiyle büyüttü. Çocuklarını tek başına yetiştirmenin gururunu yaşadı ve onlar için her zaman en iyisini yapmaya özen gösterdi.
Gizli Sırlar ve Çocukluk Tılsımı: Serhat ve Kader’in Hikayesi