41,9504$% 0,52
48,9184€% 0,83
5.726,53%-1,65
9.894,00%-0,40
39.456,00%-0,39
10.208,76%-1,56
Sağlığımızı korumanın temel taşlarından biri olan mikrobiyota, özellikle bağışıklık sistemimizin %70’inden sorumludur. Bağırsaklarımızda bulunan bu canlı flor, savunma hücreleriyle dolu bir ordu gibi görev yapar ve dengesi bozulduğunda, enfeksiyonlara karşı açık hale geliriz. Bu nedenle, bağışıklığımızı güçlendirmek için mikrobiyota sağlığını ön planda tutmamız gerekir.
Soğuk havalara girerken veya virüs riskinin arttığı dönemlerde, bağışıklığımıza zarar verebilecek alışkanlıklardan uzak durmayı ve bilinçli adımlar atmayı ihmal etmemeliyiz. Bağışıklık sisteminin sağlıklı çalışması, özellikle ağız ve bağırsak mikroorganizmalarının uyum içinde olmasıyla yakından ilişkilidir. Yeni nesil probiyotikler ve doğal gıdalar, bağışıklık savunmamızı iki kat güçlendirebilir.
Bağışıklık sistemimizin ilk ve en hassas noktası, ağız içidir. Ağız mikrobiyotamızın sağlıklı olması, genel bağışıklık sistemi üzerinde olumlu bir etki yaratır. Çiğnenebilir probiyotik takviyeler, ağız ve bağırsak arasındaki iletişimi güçlendirerek, iki alanı birden destekler.
Türkiye’de mikrobiyota bilincinin artması sevindiricidir; ancak hâlâ çözüm bekleyen bazı temel sorunlar mevcuttur. Bunlar arasında, probiyotik çeşitliliği hakkında yeterli farkındalık eksikliği, yanlış beslenme alışkanlıklarının dost bakterilerin sayısını azaltması ve yanlış bilgilerin hızla yayılması yer alır. Bu engelleri aşmak, sağlıklı mikrobiyotaya ulaşmak ve onu korumak için atılacak adımların başında gelir. Unutulmamalıdır ki, bilinçli bir mikrobiyota yönetimi, özellikle salgınlar sırasında en güçlü koruma kalkanıdır.
Assos’un Tarih ve Kültür Zirvesi: Kazı Başkanı Prof. Dr. Nurettin Aslan ile Söyleşi