Ordu’nun Çambaşı Yaylası ve Giresun’un Karagöl bölgesi, doğa severler ve yerli halk tarafından sıkça tercih edilen yüksek yaylalar arasında yer alıyor. Bu bölgelerdeki yaylalar, temiz temiz hava ve eşsiz manzaralarıyla biliniyor. Her yıl mayıs ayında, köy ve kırsal alanlardan çıkan çobanlar, hayvanlarıyla birlikte yaylalara ulaşmak için uzun ve zorlu bir yolculuğa çıkıyorlar.
Çobanlar, burada yaklaşık 5 ay boyunca koyun, koç ve kuzularıyla birlikte kalıyor. Ancak havaların soğumasıyla beraber, genellikle Eylül ayının sonunda veya Ekim ayının başında yaylalardan ayrılma zamanı geliyor. Sis ve soğuk havalar eşliğinde, hayvanlarını otlatmaya devam eden çobanlar, bu zorlu süreçte her günü sabır ve özveriyle geçiriyorlar.
Yayla Yolculuğu ve Günlük Rutinler
Yolculuk sırasında, sürülerle birlikte üç gün süren bir yolculuk gerçekleştiriliyor. Bu zorlu süreçte, mola verip dinlenmek amacıyla belli noktalar tercih ediliyor ve hayvanlar da ara ara dinlendiriliyor. Yanlarında götürdükleri yiyecek ve içecekler eşliğinde, çobanlar ve sürüleri, sis ve soğuk havalara rağmen hareket ediyorlar. Bu güzergahlarda, hayvanların hastalanmaması için bir kamyonet de dikkatle takip ediyor, ihtiyaç halinde müdahale ediliyor.

Ayrıca, bazı yerel halk, doğadan topladıkları kekik ve kendilerinin yetiştirdiği havuç ve karalahana gibi ürünleri satışa sunarak, bu mevsimde geçimlerini sağlıyor. Yollar oldukça zor ve meşakkatli olsa da, her çobanın yaşam biçiminin vazgeçilmez bir parçası.

Çobanların Anlatımları ve Yayladan Dönüş Süreci
Giresunlu 57 yaşındaki çoban Öner Büber, havaların daha da soğumasını öngörerek, Piraziz ilçesine bağlı Gökçeali köyüne doğru yol aldıklarını belirtti. Sabahın erken saatlerinde yayladan ayrıldıklarını ve akşam Çambaşı Yaylası’nda mola verdiklerini anlatan Büber, “Yol biraz zor, sis ve çise eşliğinde ilerliyoruz. Yapmamız gereken dikkatli olmak ve hayvanları takip etmek.” dedi. Diğer bir çoban olan Muammer Kovan da, babasından devraldığı bu meslekte, yaklaşık 5 aydır yaylalarda hayvanlarını otlattığını aktardı. Kovan, “Kış geliyor, bu yüzden dönüş zamanı. Havalar soğudu. Koyunlarımızı ve kuzularımızı aldık, şimdi ise geri dönüşteyiz. Hava şartları nedeniyle, sağlıklı ve güvenli bir şekilde köylere dönüyoruz.” şeklinde konuştu.

Yol boyunca, sürüyü takip eden ve ihtiyaç halinde tedavi amacıyla hayvanlara yardım eden çobanlar da bulunuyor. Bu süreç, yaklaşık üç ila dört gün sürüyor ve oldukça emek ve dayanıklılık gerektiriyor. Yolculuk boyunca, hasta olan veya ayağı ağrıyan koyunlar, aracın yardımıyla hastaneye sevk ediliyor. Çobanlar, kırsal yaşamın zorluklarına rağmen, doğayla iç içe ve hayvan bakımına büyük önem vererek bu geleneği sürdürüyorlar.








