40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
4.320,96%0,56
7.017,00%0,27
27.981,00%0,27
10.219,40%-0,06
Türkiye, 5 yaş grubunda okul öncesi eğitimde %86 olan OECD ortalamasını aşarak %98’lere ulaşmayı başardı. Bu başarı, eğitime erişimde kaydedilen önemli gelişmeleri gösteriyor. Genel olarak, ülke her eğitim seviyesinde erişim oranlarını yükseltmiş ve öğrencilerin eğitimden kopma oranlarını azaltmıştır.
OECD tarafından her yıl hazırlanan “Bir Bakışta Eğitim 2025” raporu, Türkiye’nin eğitim sistemindeki bu ilerlemeleri ve yapılan reformları detaylı şekilde ortaya koyuyor. Rapora göre, özellikle okul öncesi ve ilkokul düzeyinde kaydedilen gelişmeler, ülkenin genç nüfusu eğitime kazandırma konusunda büyük aşama kaydettiğini gösteriyor.
Son on yılda, 3-5 yaş arası çocukların okullaşma oranında %28’den %54’e çıkan artış, OECD ülkeleri arasında en dikkat çekici ilerlemelerden biri oldu. 5 yaş grubunda ise, %86 olan okullaşma oranı, %98’e yükselerek OECD ortalamasını geçti. Bu gelişmeler, eğitime erişim konusundaki tablonun ne kadar olumlu değiştiğine işaret ediyor.
15-19 yaş grubunda ise okullaşma oranı %69’dan %79’a çıkarak OECD ortalamasına yaklaştı; bu oran, ABD ve İngiltere gibi ülkelerin seviyelerine de yakınlaşıyor.
2019 yılında, yüzde 41 olarak ölçülen 25-34 yaş grubunda, ortaöğretimini tamamlamamışların oranı, yapılan gelişmeler sayesinde %28’e geriledi. Aynı zamanda, lise terk oranları Türk yükseköğretiminde en düşük seviyelere indi.
Lisans programlarındaki ilk yıl terk oranı sadece %1 seviyesinde, ki bu oran OECD ortalaması olan %13’ün oldukça altında. Ayrıca, yükseköğretimde mezuniyet süreleri de beklenenin üzerinde gerçekleşiyor; öğrencilerin %64’ü programlarını zamanında tamamlıyor ve %86’sı en geç planlanan mezuniyet yılını takip ederek mezun oluyor.
STEM ve sağlık alanlarındaki tamamlama oranları, sırasıyla %81 ve %94 ile OECD ortalamasını önemli ölçüde aşmaktadır (OECD ortalamaları sırasıyla %58 ve %74). Ayrıca, kadın ve erkek lisans mezuniyet oranları da dikkat çekicidir: Kadınlarda %91, erkeklerde %80 oranları ile OECD ortalamasının üzerinde seyrediyor.
Türkiye, uluslararası öğrenci oranını son beş yılda %1,7’den %4,3’e çıkararak yükseköğretimde küresel seviyede dikkat çekici bir artış sağladı.
Kamu kaynaklarının eğitime ayrılan payı ise %10,6 ile OECD ortalaması olan %10,1’in üzerinde bulunuyor. Bu da Türkiye’nin eğitime sağladığı kamu desteğinin güçlü olduğunu gösteriyor.
2024 verilerine göre, öğretmenlerin yıllık başlangıç maaşları, satın alma gücü paritesiyle OECD ortalamalarını aşıyor. Öğretmen alımlarında yapılan artışlar sonucu, ilkokullarda öğrenci sayısı 18’e, ortaokul ve lise seviyelerinde ise 13-14’e geriledi. Ayrıca, öğretmenlerin %38’i 50 yaş ve üstü öğretmenler arasındaki oranı OECD ortalamasını aşarak, ülke genelinde genç öğretmen profili öne çıkıyor.
İlkokul sınıf mevcutları ise 2013’ten beri 2 öğrenci azalarak 21’e düştü ve OECD ortalamasıyla paralel hale geldi. Ders saatlerine bakıldığında, temel derslere ayrılan süreler de OECD ortalaması olan %41 ilkokulda ve %30 ortaokulda üzerine çıkarak eğitimin kalitesine olumlu katkı sağlıyor.
Her Yaş Grubu İçin Yaratıcı Sanat ve Yazı Yarışması Takvimi ve Amacı
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.