41,7313$% 0,27
48,6546€% 0,50
5.343,11%0,04
9.078,00%-0,26
36.201,00%-0,26
10.814,11%0,74
İngiltere, Fransa ve Almanya’nın ortak işlettiği snapback mekanizması kapsamında, 2015 yılında kaldırılan BM yaptırımları yeniden uygulanmaya başlandı. Bu kapsamda, 30 günlük süresi tamamlandıktan sonra uygulamaya konan mekanizma, İran’a karşı eski BM kararlarını tekrar yürürlüğe koydu. Ayrıca, silah ambargosu sayesinde İran’ın konvansiyonel silah sevkiyatı yeniden yasaklandı. Uranyum zenginleştirme, ağır su ve yeniden işleme faaliyetleri askıya alınırken, balistik füze geliştirme ve deneme yasaklandı.
Uluslararası toplumun bu kararlarıyla birlikte İran’ın bölgedeki hareket alanı sınırlandırılmış oldu. Ancak bu gelişmelerin yankıları, bölge ülkeleri ve küresel güçler arasında yeni bir çatışma ihtimalini güçlendirdi. İran’ın Arap ülkeleri ve ABD ile ilişkileri ise, özellikle ekonomik ve askeri alanda ciddi anlamda gerildi. Bölgedeki tansiyon, diplomasi ve askeri güçlerin karşılıklı hareketlilikleriyle yükselişte kaldı.
BM’nin İran’a uyguladığı yaptırımların yeniden devreye girmesi, İsrail basını tarafından büyük bir savaş tehdidi olarak yorumlandı. Gazeteler, İran ile İsrail arasında yakın zamanda bir çatışma çıkabileceği yönünde analizler yaptı. Her iki tarafın da savaş öncesi hazırlıklarını hızlandırdığı ve gerilimin arttığı iddia ediliyor. İsrailli uzmanlar, İran’ın beklenenden daha dayanıklı ve dirençli bir güç olarak öne çıktığını belirtiyor. Bir yandan İsrail, İran ile olası bir çatışma için strateji geliştirmekte, diğer yandan İran da bölgesel ve nükleer savunma kabiliyetlerini güçlendirmeye devam ediyor.
İran’da olayların hızla geliştiği, üst düzey yetkililerin yeni atamalar yaptığı ve kamuoyunun savaş senaryolarını tartıştığı ortaya çıktı. İran yönetimi, İsrail ve ABD’ye karşı direnişi sürdürmeye kararlı durumda. İran menfaatleri ve askeri hazırlıklar doğrultusunda, Tahran diplomasiyi reddetmekle birlikte, savunma gücünü artırma konusunda kararlı adımlar atıyor. İranlı uzmanlar, yeni bir savaşın kaçınılmaz olması halinde, bölgenin ciddi şekilde etkilenebileceği uyarısında bulunuyor.
İran, “12 Günlük Savaş”ta balistik füzeleri kullanarak İsrail içindeki pek çok hedefi vurmuştu.
İran’ın füze ve savunma teknolojilerini geliştirmeye yönelik çalışmaları hız kazanırken, üst düzey yetkililer de önleyici saldırılar yapabileceklerini vurguluyor. Menfaat Konseyi üyesi Muhsin Rızai, yeni açıklamasında, İsrail’in İran ile savaşmak istediğini öne sürdü. Rızai, görüşlerini şu sözlerle dile getirdi: “İsrail tekrar şanslarını denemek istiyor, ama yakında gerçekleşecek olaylarla bu mümkün olmayacak.”
İran, Batılı ülkelerle yapılacak yeni görüşmelere ise sıcak bakmıyor. Yetkililer, müzakerelerin koşulsuz ve karşılık beklenmeden yapılması gerektiğini, aksi takdirde bölgedeki işler daha da karmaşık hale gelir diyerek uyarıyor. Rızai, ABD ile olası bir çatışmayı da şu sözlerle vurguladı: “Eğer savaş çıkarsa, biz de ABD ile çatışmaya gireriz ve bölgedeki hedeflerimizi vururuz.”
Bu açıklamalar, İran’ın bölgesel ve küresel güçlerle ilişkilerinde diplomasi ve savaş stratejileri açısından önemli ipuçları veriyor. Ayrıca, İsrail’in iç güvenliğini korumak adına aldığı önlemler ve bölgenin gerginliği, savaş olasılığını artırıyor.
İsrail savaş sırasında, İran’ı ani ve etkili bir şekilde vurmak amacıyla kapsamlı saldırılar gerçekleştirmişti. Bu saldırılar neticesinde, İran’ın nükleer altyapısına büyük zararlar verilmiş ve birçok üst düzey yetkili yaşamını yitirmişti. Ayrıca, ABD’nin İsrail’e sağladığı askeri destek de bölgedeki dengeyi değiştiren önemli bir faktördü. Washington, bölgeye THAAD ve diğer hava savunma sistemlerini yerleştirerek, İsrail’i İran’ın füzelerine karşı korumaya çalıştı.
Tabii ki, birçok uzman ve analizci, bu gelişmelerin uzun vadede bölgede dengeyi nasıl etkileyeceği konusunda farklı görüşler taşıyor. İsrailli analistler, önümüzdeki savaşlarda İran’ın hazırlık seviyesinin artmasıyla durumun karmaşıklaşabileceği ve ABD’nin destek seviyesine bağlı olarak savaşın kapsamının genişleyebileceği üzerinde duruyor. Ayrıca, ABD’nin bölgedeki rolü ve küsurat politikaları, gelişmeleri şekillendirmeye devam ediyor.
İsrael Hayom gazetesine göre, bölgedeki tansiyon yeni seviyelere ulaşmış durumda. Uzmanlar, İran’ın bölgedeki nükleer tesislerine yönelik yeni saldırıların planlandığını ve bu olasılığın giderek güçlendiğini belirtiyor. İran’ın Zenginleştirme faaliyetlerini durdurmamak ve nükleer malzemelerini korumak adına, yeni saldırılara karşı hazırlıklı olma yönünde adımlar attığı görülüyor.
İsri l uzmanlar, savaş durumunun uzun ve yıkıcı olacağını tahmin ediyor ve bölgesel güçlerin zorluklar yaşayabileceğine dikkat çekiyor. Bu süreçte, diplomasi ve askeri stratejilerin önemi büyük olacak ve uygun uluslararası müzakerelerin sağlıklı sonuçlar getirmesi bekleniyor. Ancak, gerilimin yükselmesi bölgedeki barış ortamını tehdit etmeye devam ediyor.
Batı Şeria’da Artan İsrail Operasyonları ve Gözaltılar Aktarılıyor