Kuzey Kore’den BM Reformları ve Güvenlik Yaklaşımlarında Kritik Açıklamalar

Kim Son Gyong, BM’nin 80. Genel Kurul görüşmelerinde yaptığı konuşmada, Kuzey Kore’nin dış ilişkilerdeki duruşunu ve uluslararası kuruluşların rolünü yeniden değerlendirdi. Pyongyang’dan gelen bu ilk üst düzey temsilciliğin sesi, kurumların günümüzde karşılaştığı zorluklara ve reform ihtiyaçlarına dikkat çekti.

Kim, BM’nin sadece büyük güçlerin dikta aracı haline gelmemesi gerektiğini vurgulayarak, kurumun temel ilkelerine ve bağımsız devletlerin haklarına karşı yapılan müdahalelerin eleştirisini dile getirdi. Uluslararası toplumun 21. yüzyılın karmaşık şartlarına uygun şekilde yeni bir işlevsellik kazanması gerektiğine işaret etti.

BM’nin Kuruluş Amacı ve Güncel Krizler

Kim, “BM, belirli devletlerin çıkarlarına hizmet eden bir platform olmaktan çıkarak, tüm egemen devletleri temsil eden, eşit ve tarafsız bir kurum olmalıdır” diyerek, uluslararası normların ve ikili güç dengelerinin artık kabul edilemez hale geldiğine dikkat çekti. Güvenlik ve barışın sağlanamadığı, uluslararası düzenin zedelendiği bu dönemde, reformların önemine vurgu yaptı.

Kim, ‘Dünyada en ciddi krizlerin yaşandığı zamanlarda BM’nin yeniden yapılanması zorunluluğu doğmuştur’ dedi. Ayrıca, “Biz hiçbir devlet veya küçük bir ülke grubunu temsil etmiyoruz; BM, tüm egemen güçlerin ortak paydasında buluşacağı bir platform olmalıdır” ifadeleriyle, kurumun tarafsızlığını ve eşit temsil ilkesini savundu.

Güvenlik Endişeleri ve Askeri İşbirliği

Güvenlik ortamının günden güne daha karmaşık ve tehlikeli hale geldiğine değinen Kim, özellikle Kore Yarımadası’ndaki güncel gelişmelere vurgu yaptı. “ABD ve müttefiklerinin uyguladığı askeri koordinasyonlar, bölgede daha saldırgan ve taarruz odaklı güç birliği oluşturuyor” diyerek, bölgede yaşanan gerilime dikkat çekti.

Kim, “Kore Yarımadası, dünya genelinde en fazla nükleer tatbikatların yapıldığı bölgedir” diyerek, ülkesinin güvenliğini sağlamak adına nükleer güçlerini hiçbir zaman geri adım atmama kararlılığını yineledi. “Savaş deterjanımız, bölgesel dengeyi korumak ve tehditleri engellemek üzere geliştirilmiştir,” dedi.

Nükleer Güç ve Egemenlik

Kim, “Nükleer silahlar, ülkemiz için zorunlu ve kutsal unsurlardır” diyerek, bu güçlerin varlığını sürdüreceklerini ifade etti. “Egemenlik ve bağımsızlığımız, nükleer güç olmadan korunamaz,” diyerek, uluslararası baskılara rağmen vazgeçmeyeceklerini belirtti.

“Nükleer savaş araçlarının kullanılmasını asla kabul etmiyoruz; bunlar ülkemizin var olma şartıdır” şeklinde konuşan Kim, bu noktada geri adım atılmayacağının altını çizdi.

İsrail ve Filistin Çatışması

İkinci Dünya Savaşı’nın bitişinin 80. yıl dönümünü anarken, Kim, “Dünyada artan insanlık suçlarına ve özellikle Orta Doğu’daki katliamlara büyük endişeyle bakıyoruz” dedi. İsrail’in Gazze’deki saldırılarına değinen Kim, “60 binden fazla Filistinli sivili katledilmiştir. İsrail, bölgedeki varlığını tamamen yok etmeyi ve Filistin nüfusunu ortadan kaldırmayı hedefliyor” şeklinde açıklama yaptı.

Kim, “Filistin meselesinde adil ve bağımsız bir çözüm için elimizden gelen desteği veriyoruz” diyerek, “İsrail’in insanlık suçu işlemesini durdurması ve Gazze’den çekilmesi gerekmektedir” şeklinde çağrıda bulundu. Aynı zamanda, “Bağımsız bir Filistin Devleti ve BM’ye tam üyeliği destekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Barış, Dostluk ve Uluslararası İşbirliği

Kim, “Bağımsızlık, barış ve dostluk ilkeleri bizim temel politika yol haritamızdır” diyerek, yeni dünya düzeninde dostane ilişkilerin önemine işaret etti. “Ülkemiz, saygı ve dostane yaklaşımlar gösteren ülkelerle çok taraflı işbirliğini geliştirmeye devam edecektir” diyerek, uzlaşı ve karşılıklı saygının gerekliliğini vurguladı.