40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
4.320,96%0,56
7.017,00%0,27
27.981,00%0,27
10.219,40%-0,06
Dünya, İsrail’in Katar’ın başkenti Doha’da gerçekleştirilen Hamas heyeti görüşmesini ve ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze Şeridi’nde önerdiği ateşkes ve rehin takası planını tartışırken, Washington, Londra ve Tel Aviv’den gelen açıklamalar aşağıdaki gibi karmaşık ve kafa karıştırıcı nitelikte oldu. Trump, bir yandan İsrail’in Katar’a yönelik saldırı kararının yalnızca Netanyahu’ya ait olduğunu savunurken, diğer yandan “Hamas’ı ortadan kaldırmak gerçek bir hedeftir” diyerek, Tel Aviv’in saldırılarını meşrulaştırmaya çalıştı.
İngiltere Başbakanı Keir Starmer ise saldırıları sert bir şekilde kınarken, İngiltere Kraliyet Hava Kuvvetleri’ne ait tanker uçaklarının Katar hava sahasında tur attığı iddia edildi. Bu gelişmeler yaşanırken, Trump’un Katar ve ABD arasındaki ilişkileri ve bölgedeki politik durumu anlamaya çalışan hareketler yoğunlaştı.
Trump, Katar’daki Hamas heyetine yönelik düzenlenen saldırıya ilişkin açıklamasında, saldırıyı ilk duyduğunda Özel Temsilcisi Steve Witkoff’la iletişime geçerek, “Yaklaşan saldırı” hakkında bilgi alma talebinde bulunduğunu belirtti. Bu iletişimden sonra saldırıya müdahale etmek için yeterli zamanın kalmadığını ifade eden Trump, Katar’ı ABD’nin güçlü müttefiki ve dostu olarak gördüğünü vurguladı. Ayrıca, “Bu talihsiz olay ne ABD’ye ne de İsrail’e hizmet etmemektedir” sözleriyle durumu değerlendirdi.
Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Majed el-Ensari, saldırının önceden kendilerine bildirilmediğini ve ABD’den gelen uyarı mesajı alındığında Doha’da patlama seslerini duyduklarını ifade etti. Bu gelişmeler yaşanırken, Katar ve ABD arasındaki iletişim devam etti.
İsrail’in Birleşmiş Milletler temsilcisi Danny Danon, ülkesinin ABD’nin bölgedeki jeopolitik hedefleriyle ilgilenmediğini, “Her zaman ABD çıkarlarına uygun kararlar almıyoruz” dedi. İsrail’deki radyo kanalları ve diplomatlar ise saldırının sonuçlarına ilişkin farklı görüşler ortaya koydu; İsrail’in ABD Büyükelçisi Yechiel Leiter, “Bu sefer başaramadıysak, bir dahaki sefere başaracağız” şeklinde sert bir yanıt verdi.
İsrail’in Suriye ve Irak üzerinden yaptığı operasyonlar ve Katar’a yönelik saldırılar hep birlikte tartışılırken, Wall Street Journal Pulitzer ödüllü haberleriyle İsrail’e ait 10 F-35 savaş uçağının Katar hava sahasının dışından füzelerle saldırı düzenlediğini öne sürdü. Bu saldırılarda Hamas liderinden Halil el Hayye’nin oğlunun da aralarında bulunduğu beş Hamas üyesi ve bir Katarlı istihbarat görevlisi hayatını kaybetti.
Öte yandan, bölgeden alınan istihbaratlara göre, Hamas liderleri ve yüksek düzeyli yetkililerin konumları değiştirildi ve böylece saldırılardan korunmayı başardılar. İngiltere’nin iç kamuoyunda büyük yankı uyandıran açıklamalarında, İngiliz tanker uçaklarının Katar hava sahasında İsrail jetlerine yakıt ikmali yaptığı iddia edildi. Bu iddia yalanlanmadı ve tartışmalar devam ediyor.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Katar’ın Hamas yetkililerini sınır dışı etmemesi halinde tekrar saldırı düzenleyeceklerini açıkladı. X hesabından yaptığı video mesajda, 11 Eylül saldırılarını anarken, “Bizim de benzer bir olayımız var. 7 Ekim 2023’te yaşananlar unutulmasın. Bu olayda Yahudi halkını hedef alan teröristler, ABD ve İsrail’in son müdahalesiyle kökleri kazınmaya çalışılıyor. Katar, bu teröristleri sınır dışı etmeli, aksi halde biz yaparız” dedi.
Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman el Sani ise bu saldırıların karşılık göreceğini belirterek, “Bölgedeki diğer ülkelerle de istişare halindeyiz ve caydırıcı bir çözüm bulmalıyız. Netanyahu, rehineleri kurtarmak için her türlü çabayı ortaya koydu, bizim de buna karşılık vermemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Hamas dış ilişkilerinden sorumlu liderlerinden Halid Meşal, bu saldırıdan sağlam olarak kurtulan isimler arasında ön plana çıktı. Daha önce, 1996 yılında gerçekleştirilen ve İsrail’in suikast girişiminden mucizevi bir şekilde kurtulan Meşal, yeni olayla beraber ikinci kez hayatta kalmayı başardı. 21 yıl Hamas’ın siyasi liderliğini yürüten Meşal, 2017’de görevini emekli edip, koltuğu İsmail Haniye’ye devretmişti.
Polonya’yı Sarsan Rus Drone Krizi: NATO Kritik Adımlar Atıyor