Ferhan Şensoy’un Hayatını Aydınlatan Belgesel ve Aile Anıları
Ferhan Şensoy’un hayatını anlatan ‘Ferhangi Bir Yaşam’ belgeselinde Şensoy’un eserlerinin ve hayatındaki önemli isimlerin yanı sıra şimdiye dek görmediğimiz arşiv görüntüleri de var. Yönetmenliğini Selçuk Metin’in üstlendiği belgeseli ve 2021’de kaybettiğimiz usta tiyatrocuyu konuşmak için kızları Derya ve Müjgân Ferhan Şensoy’la bir araya geldik.
Ferhan Şensoy’un hayatı, onun eserleri, mizah anlayışı ve kişiliğiyle şekillenen pek çok yönüyle, belgesel aracılığıyla yeniden hatırlanıyor. Sanatçının bilinen yüzünün yanı sıra hiç bilinmeyen detayları ve arşiv görüntüleri, izleyicilere farklı bir perspektif sunuyor. Bu projeyle birlikte, onunla birlikte büyümüş ve çalışmalarını yakından tanımış kişiler, bu özel yapımda kendilerine ait anıları ve duyguları paylaşıyor.
Belgesel, Selçuk Metin'in yönetmenliğinde, 5 Eylül’de prömiyer gerçekleştirerek izleyicilerle buluştu. Ferhan Şensoy'un kızları Derya ve Müjgân, bu özel çalışmada anne ve babalarının yaşamını, mizahını ve sanatını anlatmak üzere kameralara konu oldular. Aile içi samimiyet ve duygusallık, belgeselin her karesinde hissediliyor ve onun insanlığına dair daha derin bir bakış açısı kazanıyoruz.
- Belgesel fikri nasıl ortaya çıktı?
- Derya Şensoy: Babam hayattayken, yönetmenimiz Selçuk Metin onunla iletişim kurar ve “Böyle bir belgesel yapmak istiyoruz” der. Ancak, ilk buluşmadan kısa süre önce, babam kendisi hakkında derin düşüncelere dalar ve “Çok iyi hissetmiyorum” diyerek erteler. Babam vefat ettikten sonra, Selçuk hemen bana ulaşır ve süreç başlar. O dönem, bizim de hazırlık yapmamıza imkan kalmadan, prensipte anlaşıldık.
- Süreçte aile üyeleri katkısı ve duygusal tecrübeleriniz?
- Ferhan Şensoy: En başından itibaren, belgesel sürecine aktif katıldık. Arşiv odalarına gidip, proje ile ilgili detaylara dahil olduk. Hangi isimlerin dahil olacağına da birlikte karar verdik ve öneriler sunduk. İzlediğimde ise, gerçekten çok duygulandım. Hem gözyaşlarımı tutamadım hem de sevinçle dolup taştım, çünkü ortaya çıkan işin, hayatımı ve kişiliğimi yansıttığını düşünüyorum.
- Derya Şensoy: Bu deneyimi, bir iş olarak görmenin yanı sıra, duygusal bir dönüşüm de yaşadık. Kendimize zaman tanıyarak, ağlayıp, sonra da durumu kabullendik. Bu sürecin sonunda, içimizin ferahladığını ve belgeselle daha iyi barıştığımızı fark ettik.
- En büyük duygusal tepki ve en çok kime ağladınız?
- Ferhan Şensoy: En çok anneme ağladım; onun sürpriz gelişleri, bana çok dokundu. Bu duygular, içimde derin izler bıraktı. Derya Şensoy: Ben de anneme şaşırdım; onun ve babamın yaşam öykülerindeki güç ve sevgi, beni etkilemekte devam ediyor.
- Ferhan Şensoy’un belgeselde öne çıkan yönleri sizce nedir?
- Derya Şensoy: Onun sanatçılığı, cesareti, ve zorluklara karşı duruşu, bütün bu duyguların en belirgin şekilde yansıdığı noktalar. Ayrıca, mizah anlayışını ve yaşam felsefesini de görmüş oluyoruz.
- Onun kendisi olsaydı, belgeseli nasıl değerlendirirdi?
- Derya Şensoy: Muhtemelen farklı bir yapı ve anlatım olacaktı. Kendi hikayesini ve yaşadıklarını dimdik anlatmak isterdi. Ama şu anki kurgu, onun mizahını ve karakterini yansıtarak, izleyicilere samimi bir bakış açısı sunuyor.
- Babanızın hayır ve ev işleriyle ilgisi sizin büyürken yaşadığınız deneyimleri nasıl etkiledi?
- Derya Şensoy: Bu konular üzerinde düşündükçe, babamın kararlarını ve duruşunu daha iyi anlıyoruz. 'Babam olsa ne yapardı?' diye kendimize sorarız ve onun netliğini anlamaya çalışırız. Bu, bizleri biraz da onun izinden gitmeye yönlendiriyor ve onun güçlü duruşunu içselleştiriyoruz.
- Aileden isim taşıma konusu ve bu durum nasıl bir etki yarattı?
- Derya Şensoy: Çok uzun zaman düşünmedik ve bu durumu kıskançlık veya çatışma konusu yapmadık. Sadece, bazen isimler yüzünden, birbirimize benzetildiğimizi fark ettik. Bu benzerlik, aslında bizim için farklı duygular uyandırdı.
- Ferhan Şensoy’un ailesi üzerindeki etkisi nasıldı?
- Ferhan Şensoy: Onun ailesine olan bağlılığı ve iç dünyasındaki canlılık, bizim yaşamımda büyük yer tutuyor. Dedemizin sert karakteri, babamın mücadelesini tetikledi ve onun sanat kariyerine güç kattı. Evde sürekli misafirler ağırlanır, geniş sofralar kurulur ve entelektüel paylaşımlar yapılırdı. Babamın küçük yaşta, ailesinden gördüğü sanatsal ve entelektüel ortamlar, onun gelişiminde önemli rol oynadı.
- Çocukken, anne ve babanıza olan ilgiyi nasıl algıladınız?