Fenerbahçe’de Teknik Direktör Seçimi ve Yönetim İçi Gelişmeler

Fenerbahçe’de teknik direktör belirsizliği sona erdi

Sarı lacivertli ekibimiz, Domenico Tedesco ile 2 yıllık resmi sözleşme imzalandığını duyurdu. Bu gelişme, teknik direktör arayışlarındaki uzun süren belirsizliği gidermiş oldu.

Ancak, teknik direktör seçimi sürecinde hangi yöneticinin kime oy verdiğine dair detaylar da ortaya çıktı. Gazeteci Serdar Ali Çelikler, konu hakkında şu bilgileri paylaştı:

Yönetimde sunum ve tercih süreçleri

Çelikler’in aktardığına göre, Devin Özek, yönetim kurulu üyelerinin çoğunun önünde Kartal ile ilgili detaylı bir sunum yaptı. Bu sunuma, Ketenci ve bazı diğer yöneticiler de katılarak Özek’e yönlendirme ve düzeltmeler yaptı.

Asıl mesele ise, eğer İsmail Hoca doğrudan tercih edilseydi, böyle bir sunum talep edilmezdi. Devlet kurumlarında bir işle ilgili karar alınırken, genellikle bir komisyona havale edilir ve detaylı inceleme yapılır. Burada ise, Ali Koç’un PowerPoint sunumlarıyla süreci yönettiği ve Abdullah Avcı’nın da benzer şekilde iki kez sunum yaptığı ve sonunda istenilen sonuçlara ulaşılamadığı ortaya çıktı.

Yönetimdeki oy dağılımı ve tercihlerin seyri

Önemli bir detay olarak, Ketenci, Hakan Safi ve Alper Alpoğlu dışında, doğrudan İsmail Kartal lehine oy kullanan başka bir yönetici olmadığını belirtmek gerek. Buna ek olarak, Hamdi Akın ve Özgür Özaktaş’ın ise, Spalletti veya Schmidt gibi isimleri istediği bilgisi paylaşıldı.

İşte dikkat çekici noktalar arasında, “Türk olacaksa Kocaman olsun” diyen tek ismin Burak Kızılhan olduğu yer aldı.

Neden gecikildi ve tercih nedenleri

Gecikmenin temel sebebini ilk defa açıkladığını belirten kaynaklar, öncelikli hedefin Unai Emery olduğunu ifade etti. Emery ile temas kurulup belli aşamalara gelindiği, ancak Monchi’nin bu planı engellediği kaydedildi.

Son olarak, içerdeki değerlendirmeler ve yöneticilerin sözleri ışığında, İsmail Kartal’ın tercih edilmesinin oldukça kuvvetli bir seçenek olduğu ve kararın bu istikamette şekillendiği bilgisi paylaşıldı. Bu kararda, Ali Bey ve bazı diğer yöneticilerin bu tercih üzerinde mutabık kaldığı vurgulandı.