Dünyanın Yeni Rekabet Merkezi: Çip Teknolojilerinde Türkiye’nin Rolü ve Geleceğe Yönelik Stratejiler

Türkiye'de farklı sektörlerin ihtiyaç duyduğu çip teknolojilerinde yurt dışı bağımlılığı ortadan kaldırmaya yönelik çabalar seri üretime taşınıyor.

Yongatek Mikroelektronik Genel Müdürü Ali Baran, çip sektörünün ve teknolojisinin şu an geçiş aşamasında olduğunu vurguladı. Bu süreçte yaşanan zorlukların yanı sıra, özellikle ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşlarının merkezi noktalarından biri haline gelen çip teknolojilerinin önemi de giderek artıyor. Baran, bu gelişmeler ışığında düzenlenen piyasa ve stratejilere dair detayları paylaştı.

Çip Savaşlarının Gelişimi ve Dünya Düzenindeki Etkiler

ABD’nin güçlü teknoloji devleri Nvidia, Qualcomm, Broadcom ve Apple gibi şirketlerin, kendi ihtiyaçlarını karşılamanın ötesinde, ulusal çip üretim altyapısına önem verdiğini belirten Baran, bu adımların global “çip savaşı”nın yeni bir evresine işaret ettiğini söyledi.

Ali Baran, şu ifadeleri kullandı: “Bildirilenlere göre, dünya üzerindeki üretimin yaklaşık %100’ü şu an tam kapasiteyle çalışıyor. Piyasalardaki ani talep artışları, bu altyapının yetersiz kalmasına neden oluyor.”

Çipler ve Petrolün Yer Değiştirdiği Yüksek Teknoloji Kaynakları

Baran, 21. yüzyılın en önemli doğal kaynağının artık petrol değil, çip teknolojisi olacağı öngörüsüne katıldığını belirtti. Yapay zekanın bu alandaki kritik rolüne vurgu yaparak, sözlerine şöyle devam etti: “Yapay zekanın gelişimi, donanımdan, özellikle de çip teknolojilerinden önemli ölçüde etkilenecek. Ürünlerin, yazılımlarla birleşmesi, altyapıların güçlenmesine bağlı olarak, ülkelerin rekabet avantajı da artacak.”

Trump yönetimi döneminde çiplerin sınıflandırılmasının yapıldığını hatırlatan Baran, kendisinin de bu sınıflandırmadaki ikinci kategoriye ait olduğunu, yani gelişmekte olan ülkeler kategorisine girdiklerini söyledi. “Eğer Çin ve Orta Doğu ülkeleri bu teknolojilere sahip olamazsa,” diyerek, “gelecekte gelişmiş ülkeler ve geri kalanlar arasında önemli bir fark oluşacak” ifadesini kullandı.

Türkiye’de Çip Yatırımlarının ve Potansiyelin Değerlendirilmesi

Baran, Türkiye’de yürütülen çalışmalar ve özellikle Beko’nun projelerine değindi. Hükümetin, yabancı şirketlerin Türkiye’de çip üretimi yapmasını teşvik ettiğine dikkat çeken Baran, yaklaşık 5 milyar dolarlık destek paketleri olduğunu kaydetti. Bu teşviklerle, ülkedeki cazibe ve potansiyelin verimli kullanılabileceğine inanıyor.

Türkiye’nin, sahip olduğu büyük beyaz eşya ve otomotiv sektörleri ile, bu teknolojilerin geliştirilmesi ve üretimi açısından önemli fırsatlara sahip olduğuna vurgu yaptı. “Eğer doğru yönetilir ve teşvikler planlı bir şekilde desteklenirse, yakın zaman içinde önemli gelişmeler yaşanabilir,” diye ekledi.

İç ve Dış Bağımlılığı Azaltmak İçin Çip Üretimi

Baran, Türkiye’nin çip üretiminde şu an hâlâ dışa bağımlı olduğunu belirterek, bazı sensörlerin üretildiğini ve bunun sınırlı kalmasını eleştirdi. “Güvenlik açısından büyük riskler taşıyor,” diyerek, yerli ve milli çip üretim ihtiyacına dikkat çekti.

Projelerine dair örnekler veren Baran, “Hedefimiz, temel seviyeden başlayıp, kendi tasarımlarımızı yapabilmek ve uluslararası pazarda rekabet edebilecek ürünler geliştirmek,” diye açıkladı. Ayrıca, 7 nm, 5 nm gibi modern teknolojilerin konuşulduğu bu alanda, beyaz eşya sektörüne uygun 28 nm ve 40 nm çözümlerinin kısa vadede üretimine odaklandıklarını söyledi.

Milli FPGA ve Mikro Denetleyici Projeleri

Baran, FPGA ve mikro denetleyici alanında da çalışmaların sürdüğünü belirtti. “Kendi FPGA’mizi oluşturmak ve EU projeleriyle bu teknolojiyi geliştirmek önceliklerimiz arasında,” dedi. Ayrıca, “2026 yılında mikro denetleyici üretimimize başlanacak ve 2027-2028’de yapay zeka çipleri seri üretime geçecek,” bilgisini paylaştı.

Uydu Haberleşmesi ve 5G Entegrasyonu

Uydu teknolojisi ile ilgili araştırmalarını anlatan Baran, “L uydular ile IoT ve 5G NT (Non Terrestrial) altyapılarını entegre edecek yeni ürünler geliştirmeyi planlıyoruz,” şeklinde konuştu. Bu teknolojilerin akıllı şehirler ve ulaşım gibi geniş uygulama alanları olacağını belirtti.

Çip Üretimi İçin İş Modeli ve Türkiye’nin Stratejik Yaklaşımı

Baran, Türkiye’nin çip tasarımı ve üretimi konusunda, “Yurt dışına bağımlılığı azaltacak şekilde ekosistem oluşturmak şart,” diyerek, “Yabancı yatırımcıları ve yerli girişimleri birlikte hareket ettirmeli ve kendi teknolojimizi geliştirmeliyiz,” önerisinde bulundu.

İş modeli olarak, “Yabancı firmaların Türkiye’de çip fabrikası kurması ve bu teknolojiyi tamamen yerli hale getirmesi” gerektiğini belirten Baran, üniversiteler ve sanayi birliklerinin de bu süreçte önemli rol oynayacağına işaret etti.

Gençlere ve Akademik Topluluğa Çağrı

Son olarak, gençlere yönelik önemli mesajlar veren Baran, “Elektronik ve çip teknolojilerine ilgi duyan gençlerimizin önünü açmalıyız,” dedi. “Bireysel çaba ve eğitimlerle, inşallah yakın zamanda kendi çiplerimizi tasarlayıp, uluslararası pazarlarda rekabet eder hale geleceğiz,” diye sözlerini tamamladı.