40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
4.320,96%0,56
7.017,00%0,27
27.981,00%0,27
10.219,40%-0,06
Çin, başkent Pekin’de düzenlenen devasa askeri geçit töreniyle, İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinin 80. yılını büyük bir görkemle kutladı. Tören sırasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Kuzey Kore lideri Kim Jong-un da hazır bulundu. Bu tarihî etkinliğin ardından uluslararası uzmanlar, özellikle ABD Başkanı Donald Trump’ın törene davet edilmemesini değerlendirme altına aldı.
Şi Cinping önderliğindeki bu büyük gösteri sonrası uzmanlar, törenin diplomatik mesajlar ve güç göstergesi açısından önemli olduğunu söylüyor. Törende gösterilen askeri teçhizatlar ve devlet liderlerinin katılımı, Çin’in uluslararası arenadaki gücünü ve birlik mesajını pekiştirmiş durumda.
ABD Başkanı Donald Trump’ın törene davet edilmemesi nedeniyle çıkan tartışmalarda, The Atlantic’in yayımladığı analizler öne çıkıyor. Habere göre, Çin liderleri, Trump’ı “saygıyı hak etmeyen önemsiz biri” olarak görerek, onu görünürde görmezden gelmeyi tercih etti. Bu durum, Trump’ın töreni sadece izlemekle yetinmesine neden olurken, diğer dünya liderlerine karşı sergiledikleri saygısızlık olarak değerlendirildi.
Putin, Şi ve Kim Jong-un’un, Trump’ı bu şekilde küçümsemesi, uluslararası güç dengelerindeki kırılganlığı ve Biden yönetimi ile kıyaslanması gereken durumu ortaya koydu. Ayrıca, uzmanlar Trump’ın jestleri ve dış politikadaki hamlelerinin, Çin ve Kuzey Kore gibi ülkelerin yeni güç alanlarını genişletmesine zemin hazırladığını belirtiyor.
Trump, Pekin’deki törenden dışlanmasına karşın, sosyal medya platformu Truth Social üzerinden sert ifadelerle yanıt verdi. Trump, Şi’ye hitaben yaptığı açıklamada, “Başkan Şi ve Çin’in muhteşem halkı için büyük ve kalıcı bir kutlama olsun. Amerika’ya karşı komplolar kurarken, Vladimir Putin ve Kim Jong-un’a en içten selamlarımı iletiyorum” dedi. Ayrıca, Çin’in ve diğer güçlerin, ABD’nin desteğine rağmen, kazandığı zaferlerin ve fedakârlıkların unutulmaması gerektiğine işaret etti.
Analistler, Trump’ın bu paylaşımlarını, liderlik yerine güvensizlik ve korkularını ortaya koyan adımlar olarak yorumladı. Uzmanlar, daha güçlü ve saygıdeğer bir liderin böylesi törenleri görmezden geleceğini ve gücünü gösterirken yalnızca ‘‘ABD’nin müttefiklerine saygı duruşu’’ ifadesiyle yetineceğini dile getiriyor.
Gazeteciler ve uzmanlar, Trump’ın dış politikadaki ekibine ve vizyonuna yüksek derecede eleştirel bakıyor. İlk döneminde James Mattis gibi deneyimli isimlere yer veren Trump’ın bugün, Pete Hegseth, Marco Rubio ve Tulsi Gabbard gibi isimlerle çalışması, tecrübesizlik ve istikrarsızlık endişelerini artırıyor. Bu durum, Washington’daki dış politika kararlarının zayıflamasına neden oluyor.
Özellikle Pekin’de bir araya gelen Putin, Şi ve Kim’in, ABD’nin bu boşluklarından faydalanmak için hareket ettiği ve Trump’ın güçlü liderlikten uzak, Amerika’nın gücünü zayıflatan bir konumda olduğu görüşü öne çıkıyor.
Yapılan anketler, ABD halkının Başkan Trump’un performansına ilişkin olumsuz görüşlerinin yüksek olduğunu gösteriyor. CBS News ve YouGov’un ortak çalışmasına göre, katılımcıların %56’sı Trump’ın başkanlık performansını yetersiz bulurken, %67’si yetkilerini genişletmeye devam ettiğine inanıyor. Göç ve ekonomi politikalarında ise çoğunluk, Trump’ın kararlarını olumsuz görüyor.
Enflasyon ve ekonomik sorunlarda endişe duyanların oranı %64 iken, halkın %58’i, şehirlere Ulusal Muhafızların gönderilmesine karşı çıkıyor. Ayrıca, halkın %54’ü, Trump’ın göç politikasına da karşı çıkıyor.
İstatistikler, Trump döneminde enflasyonla mücadele politikalarını onaylamayanların sayısının yüksek olduğunu gösteriyor. Katılımcıların yaklaşık yarısı, kişisel finansal durumlarının Trump döneminde kötüleştiğini belirtiyor. Gümrük tarifeleri konusunda ise, halkın %71’i fiyatların kısa süreli artışına karşı endişeli durumda.
Gazze’de Açlık ve İnsanlık Felaketi Artarken İsrail’in Saldırıları Devam Ediyor