Aliye Uzunatağan, üç kez evlendiğini ve özellikle kızlarının bu deneyimi yakından bilmelerini istediğini belirtti. İlk evliliğini, iki ablasının de evlenmiş olması nedeniyle hevesle yapmış ve gelinlik giymek onun için pek de hayal değildi. Bu tecrübeleri, içtenlikle ve samimiyetle paylaştı.
Genç kızlar ve aileleri için ilginç bir detay olarak, Tatari’nin annesini destekleyenlerin yüz yüze değil de Facetime üzerinden nikahı izlediği dikkat çekti. Tatari, yurtdışındaki evliliğinin de benzer şekilde geliştiğini ve hiç gelinlik hayalleri olmadığını aktardı. Ayrıca, annesinin ve babasının olmadan, dijital ortam aracılığıyla nikahı canlı izlediklerini belirterek, “Belki de iki taraf da bu yöntemi tercih edip denemekten vazgeçerler,” diye konuştu.
‘Evlilikte sohbetin azalması önemli bir sorun’ diyen Aliye Uzunatağan, evliliklerde iletişimin kısa sürdüğüne dikkat çekti ve ekledi: “Bir kere konu bitiyor, ve sonra…” O, ilişkilerde monotonluğa değinerek, “Laf bitiyor, evlilikte yaşamın anlamı zayıflıyor. Ne kadar sıkıcı hale gelir bu?” şeklinde görüşlerini açıkladı. Ayrıca, birlikte yaşamanın yalnızca yeme-içme ve uyuma değil, ortak üretim ve paylaşıma da dayanması gerektiğine vurgu yaptı.