Soykırımın mimarı Netanyahu Gazze’nin tamamına gözünü dikti

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İsrail’in Gazze Şeridi üzerinde 22 aydır devam eden işgal ve sistematik soykırım politikaları, bölgedeki çatışmaları ve insani krizi derinleştirirken, yeni gelişmeler de yaşanmaya devam ediyor. Ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılması için sürdürülen müzakerelerin çıkmaza girmesiyle birlikte, İsrail’in Gazze’nin tamamını işgal etmeyi planladığı iddiaları güçleniyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun resmi açıklamalarında, rehinelerin tutulduğu bölgedeki askeri operasyonların yanı sıra, Gazze’nin tamamen işgali yönünde kararlar alındığı bilgisi paylaşıldı. Dün, bir askeri eğitim tesisini ziyaret eden Netanyahu, yaptığı açıklamalarda bu planları açıkça dile getirerek, “Gazze’de tutulan rehineleri kurtarmak için Hamas’ı tam anlamıyla yenilgiye uğratmamız gerekiyor,” ifadelerini kullandı.

Netanyahu’dan Sert Mesaj ve Güvenlik Krizi

Jerusalem Post gazetesine konuşan bir yetkili, Netanyahu’nun Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir’e “Gazze’nin tamamının işgali planı size uymuyorsa, istifa edin,” şeklinde sert bir mesaj gönderdiğini belirtti. Bu açıklama, İsrail’deki güvenlik bürokrasisinde ve siyasi çevrelerde planlar konusunda yaşanan ciddi görüş ayrılıklarını gözler önüne serdi. İsrail Ordu Radyosu da, Gazze’deki operasyonların yürütülme biçimi konusunda Netanyahu ile Zamir arasında ciddi anlaşmazlıklar olduğunu ve hafta başında bu gerginliğin zirve yaptığı iddiasını dile getirdi.

İşgal Planlarının Gelişimi ve Askeri Harekât

İsrail’deki Yediot Ahronot gazetesi, bölgede genişletilmesi ve kalıcı hale getirilmesi hedeflenen operasyonların, 17 Mayıs’ta başlatılan “Gideon’un Savaş Arabaları” adlı harekâtın beklenen sonuçları vermediğini yazdı. Yaklaşık dört aydır devam eden saldırılar ve artan çatışmalar, ordu ve siyasi liderlik arasında derin görüş ayrılıklarına neden oldu. Netanyahu’nun, insani yardım hamlelerini ve yeni saldırıları, bölgedeki durumu daha da karmaşık hale getirmek ve uluslararası kamuoyunun tepkisini azaltmak amacıyla kullandığı öne sürüldü. Ayrıca, İsrail ordusunun kara operasyonlarını, rehinelerin tutulduğu düşünülen bölgelere genişletmesi bekleniyor. Bu gelişmelerle birlikte, güvenlik kabinesinin de çeşitli seçenekleri değerlendirdiği ve olası geniş çaplı bir işgal operasyonuna hazırlandığı bildirildi. Uzmanlar, böyle bir adımın, hayatta kalan Hamas rehinelerin hayatını ciddi şekilde tehlikeye atacağı konusunda uyarılar yapıyor.

Güvenlik Toplantıları ve Planlar

İsrail Başbakanlık Ofisi’nden yapılan açıklamada, Netanyahu’nun üst düzey güvenlik yetkilileriyle yaptığı yaklaşık üç saatlik daraltılmış toplantıya vurgu yapıldı. Bu toplantıda, Eyal Zamir’in Gazze’ye yönelik saldırıların devamını içeren çeşitli seçenekleri hükümete sunduğu belirtildi. Ayrıca, İsrail ordusunun, Gazze’ye yönelik saldırıların devam etmesi halinde alınan kararları uygulamaya hazır olduğu ve güvenlik kabinesinin onayını beklediği ifade edildi. Uzmanlar, olası bir geniş çaplı işgal operasyonunun, hayatta kalan Hamas rehinelerin yaşamını tehlikeye atacağından endişe duyuyor ve bu adımın bölgedeki durumu daha da karmaşık hale getirebileceği konusunda uyarıyorlar.

Gazze’deki İnsanlık Dramı ve Bölgedeki Çaresizlik

İsrail saldırıları ve uygulanan gıda ambargosu nedeniyle bölgedeki Filistinliler büyük bir insani krizle karşı karşıya. Bombalamalar ve açlık, halkın yaşamını her geçen gün daha da zorlaştırırken, bölgedeki belirsizlik ve korku artıyor. Özellikle, İsrail ordusunun güvenli bölge ilan ettiği ve sivilleri yönlendirdiği Mevasi bölgesine yönelik sürekli saldırılar, bölgedeki halkın akıbeti konusunda endişeleri artırıyor. İnsanlar, genişleyecek olası bir işgal durumunda, zaten zor günler geçiren yaşam koşullarının daha da kötüleşeceğinden korkuyorlar. Bu ortamda, bölgedeki halkın ne yapacağı ve nasıl bir yol izleyeceği henüz belirsizliğini koruyor.

Gazze’deki Direniş ve Sivil Toplum Eylemleri

Gazze’deki savaş ve Filistinlilere uygulanan ağır açlık politikalarına karşı, sivil toplum ve aktivistler çeşitli direniş biçimlerine başvurdu. ABD Başkanı Donald Trump’a ait New York’taki Trump International Hotel önünde düzenlenen protesto gösterisine katılan birçok aktivist, bölgedeki saldırıları ve insani krizleri protesto etti. Gösterilere katılan birçok kişi polis tarafından gözaltına alınırken, bu eylemler uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmeye çalıştı. Bu gelişmeler, bölgedeki dayanışma ve direniş ruhunun sürdüğünü gösterirken, aynı zamanda uluslararası toplumun da dikkatini bölgedeki insani krizlere çekiyor.