Soykırımcı Netanyahu’dan ‘Büyük İsrail’ itirafı

İsrail’in devam eden ilhak ve yerleşim politikalarıyla yıllardır inşa ettiği ‘Büyük İsrail’ vizyonu, günümüzde açıkça dillendirilmeye başlandı. Geçtiğimiz gece İsrailli yayın kuruluşu i24NEWS’e yaptığı röportajda, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, tarih ve dini sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini belirterek, bu hedefe sarsılmaz bağlılığını dile getirdi. Netanyahu, “Buraya gelmeyi hayal eden Yahudi nesilleri vardı ve gelecek nesiller de bu hayali sürdürecek” ifadelerini kullandı. Röportaj sırasında, televizyon programcısı Şaron Gal, Netanyahu’ya üzerinde “Büyük İsrail” haritası bulunan bir muska gösterdi. Haritadaki plana dair sorulara Netanyahu, “Çok bağlıyım” cevabını verdi.

İŞGALLERİN MOTİVASYONU

Netanyahu’nun kendisini bağlı hissettiği “Büyük İsrail” vizyonu, kökleri Revizyonist Siyonizm’e dayanan partisi Likud’un temel taşlarından biri olarak kabul ediliyor. Bu vizyonun etkileri, Netanyahu’nun işgal altındaki Filistin sınırlarına, İran ve Suriye’ye müdahale politikalarında da açıkça görülüyor. Mayıs ayında yaptığı açıklamalarda, İsrail’in askeri hedeflerinin yalnızca Hamas’ı yenmekle sınırlı olmadığını belirterek, Ortadoğu’nun dengelerini kalıcı biçimde değiştirmeyi amaçladığını ifade etti. Netanyahu, o dönemde şunları söylemişti: “Bu sadece askeri bir operasyon değil; Ortadoğu’nun visyonunu değiştirecek tarihi bir görevdir.”

TÜRKİYE DE HEDEFTE

‘Büyük İsrail’ kavramı, İsrail sınırlarını dini metinlerde bahsi geçen topraklara genişletme fikrine dayanmakta. Bu terim, farklı Yahudi toplulukları arasında farklı anlamlar taşıyor. Günümüzde bu kavram çoğunlukla Batı Şeria’nın ilhakına yönelik olsa da, tarihsel olarak Likud partisinin fikir önderi Zeev Jabotinsky gibi Siyonist figürler de bu ifadeyi, şu anda işgal edilen Gazze ve Batı Şeria’nın yanı sıra Ürdün, Sina Yarımadası, Mısır’ın yaklaşık %30’u, Suudi Arabistan, Kuveyt, Suriye, Ürdün, Lübnan ve Türkiye’nin güneyini kapsayacak şekilde kullanmışlardır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise, TBMM’nin açılışındaki konuşmasında, İsrail’in bu politikalarını eleştirerek, “Vadedilmiş topraklar hezeyanıyla hareket eden İsrail yönetimi, dini fanatizmle hareket ederek Filistin ve Lübnan’dan sonra gözünü vatan topraklarımıza çevirecektir” uyarısında bulunmuştu.

DİNİ METİNLER NE DİYOR

İbrahimli gelenekte “Büyük İsrail” ve vaat edilen topraklara dair üç farklı sınır tanımı var. Yaratılış (Genesis) kitabında Tanrı’nın, Hz. İbrahim’e “Mısır sınırındaki dereden Fırat Nehri’ne kadar” toprakları vaat ettiği iddia edilir. Eski Ahit’teki Tesniye kitabında ise bu sınırlar, tüm Filistin, Lübnan, Ürdün’ün bazı kısımları, Suriye ve Mısır’ı kapsayacak şekilde genişletilir. Ayrıca, Samuel kitabında, Kral Saul’un kurduğu krallığın, Kral Davut zamanında büyüdüğü ve tüm Filistin, Ürdün’ün belli bölümleri, Lübnan’ın tamamı ile Suriye’nin bazı bölgelerini kapsadığı anlatılır.