Rus petrolü alıyor diye Hindistan Trump’ın boy hedefi oldu
UKRAYNA’da ateşkese varmadığı takdirde Rusya ile ticaret yapan ülkeleri ikincil yaptırımlarla tehdit eden ABD Başkanı Donald Trump, bu olası yaptırımların Çin ile birlikte en önemli muhatabı olan Hindistan’a yükleniyor. Trump önceki gece Rusya’dan petrol alan Hindistan’a yönelik gümrük vergilerini “önemli ölçüde” arttıracağını açıkladı.
Eski ABD Başkanı ve şu anki sosyal medya platformu Truth Social hesabından yaptığı açıklamada, Donald Trump, Hindistan'ın yalnızca büyük miktarda Rus petrolü satın almakla kalmadığını, aynı zamanda bu petrolü piyasa fiyatlarının oldukça üzerinde büyük kârlar elde ederek sattığını öne sürdü. Trump, bu durumu vurgulayarak, "Bu nedenle, Hindistan’ın ABD’ye ödemesi gereken gümrük vergisini önemli ölçüde artıracağım" ifadesini kullandı. Trump’ın bu açıklamaları, uluslararası enerji piyasalarındaki karmaşık ilişkilerin ve jeopolitik dinamiklerin yeni bir boyut kazanmasına neden oldu.
Hindistan Dışişleri Bakanlığı ise, Trump’un bu iddialarına yanıt olarak sosyal medya üzerinden sert bir açıklama yaptı. Bakanlık Sözcüsü Randhir Jaiswal, Washington’un Rusya-Ukrayna savaşı başlamadan önce Hindistan’ın Rusya’dan petrol ithalatını teşvik ettiğini ve bu politikaların uluslararası ticarette karmaşık dengeler oluşturduğunu belirtti. Jaiswal, ayrıca ABD’nin de nükleer endüstrisi için Rusya’dan uranyum, elektrikli araç endüstrisi için paladyum, gübreler ve kimyasallar ithal ettiğini hatırlatarak, "Hindistan’a yönelik bu tür suçlamalar haksız ve mantıksızdır" ifadelerini kullandı.
Geçen hafta ise, Trump, Hindistan’ın Çin ile birlikte Rusya’dan en çok enerji ithalatı yapan ülkeler arasında olduğunu ve bu nedenle ülkeye 1 Ağustos’tan itibaren %25’lik bir tarife uygulayacağını duyurdu. Bu açıklamalar, uluslararası enerji ve ticaret politikalarında yeni bir gerilimi tetikledi. Hindistan ise, enerji ihtiyacını karşılamak ve ekonomik çıkarlarını korumak amacıyla Rusya ile olan ilişkilerini sürdürmeye devam edeceğini belirtti ve bu tartışmaların diplomatik alanlarda ciddi bir boyuta ulaşabileceğine işaret etti.