40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
4.320,96%0,56
7.017,00%0,27
27.981,00%0,27
10.219,40%-0,06
Ağrı Hüseyin Celal Yardımcı Fen Lisesi’nde eğitim gören 11. sınıf öğrencisi ve aynı zamanda lisanslı sporcu olan Meryem Erkuş, ailesinin de destekleriyle doğa sporlarına olan ilgisini her geçen gün artırıyor. Babasının başkanlığını yaptığı Ağrı Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü (ADAK) ile düzenli olarak doğa etkinliklerine katılarak, hem kendisini geliştiriyor hem de doğanın eşsiz güzellikleriyle iç içe zaman geçiriyor. Erkuş, özellikle yüksek irtifa tırmanışlarıyla adını duyuruyor ve yurt içi dağcılık tutkunları arasında örnek oluyor.
Geçen yıl, Ağrı Dağı’nın 5 bin 137 metre yüksekliğindeki zirvesine, oyuncak ayıcıklar taşıyarak üç günde tırmanmayı başaran Erkuş, bu başarısıyla büyük takdir topladı. Yaz tatilinde ise yeni bir hedef belirleyerek, Türkiye’nin en yüksek üçüncü dağı olan ve 4 bin 58 metre yüksekliğe sahip Süphan Dağı’na tırmanmaya karar verdi. Zorlu hava şartları ve engellerle dolu bu rotada, doğa tutkunlarıyla birlikte kar, buzullarla kaplı kayalık alanlardan geçerek zirveye ulaşmayı başardı. Gidiş-dönüş toplamda 15 saat süren bu zorlu yürüyüşü başarıyla tamamlayan Erkuş, zirvede kardeşlerini temsilen oyuncak ayıcıklarla fotoğraf çekerek, bu önemli anı ölümsüzleştirdi.
Gelecekteki hedefleri arasında, Türkiye’nin en yüksek ikinci zirvesi olan Cilo Dağı’na tırmanmak bulunan Erkuş, bu konuda da büyük bir tutku ve kararlılık gösteriyor. Zorlu tırmanışlar ve yüksek irtifa deneyimleri ona, doğa ve sporun iç içe olduğu hayatın güzelliklerini öğretmeye devam ediyor. Ayrıca, doğada vakit geçirmekten büyük mutluluk duyduğunu ve tatillerinde ders çalışıp kitap okuduğunu belirtiyor. Süphan Dağı’nın zirvesinden aldığı manzara ve deneyimler, onun doğa sevgisini ve spor tutkusunu daha da pekiştiriyor.
Erkuş, dağlara tırmanmayı ve doğada olmayı sevdiğini dile getirerek, ‘‘Bugüne kadar yüksek irtifa olarak Ağrı, Kösedağ ve Aladağlar’a tırmandım. Süphan Dağı’na tırmanışım ise çok zorluydu. Gece yarısı başladığımız tırmanış, engebeli rota ve soğuk hava nedeniyle oldukça zorluydu. Ama tüm zorluklara rağmen zirveye ulaşmayı başardık. Yanımda bulunan ayıcıklar, küçük kardeşlerimi temsil ediyor ve onların da büyüyüp bizimle birlikte zirve tırmanışlarına katılmasını hayal ediyorum,’’ dedi.
Doğada vakit geçirmekten dolayı büyük bir mutluluk duyduğunu, tatilde kitap okuyup ders çalıştığını anlatan Erkuş, ‘‘Süphan Dağı’nın zirvesinde olmak, bana doğanın büyüleyici güzelliklerini gösteriyor. Zirvedeki karlar, krater gölleri ve buzullar, doğanın harikalarını bir arada görmek gerçekten inanılmaz. Zirveye yaklaşık 50 metre kala yorgunluktan yürüyemiyordum ama azimle ilerledim ve sonunda zirveye ulaştım. Bu deneyim, bana Türkiye’nin en yüksek dağı Ağrı’ya ve üçüncü en yüksek dağı Süphan’a çıkmanın gururunu yaşattı. Şimdi ise, hedefimde Cilo Dağı’na tırmanmak var ve ona ulaşmak için sabırsızlanıyorum,’’ diyerek hayallerini paylaştı.
YKS tercihleri başladı