Küçükbaş hayvan sürüleri Nemrut Dağı’ndaki gölde serinliyor

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İlçedeki besiciler ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden gelen göçerler, hayvanlarını otlatmak ve yaz mevsimini geçirmek üzere her yıl düzenli olarak Nemrut Dağı’nın eteklerindeki yaylalara göç ediyorlar. Bu geleneksel uygulama, bölgedeki hayvancılığın önemli bir parçasını oluşturuyor ve bölge ekonomisine büyük katkı sağlıyor. Göç sırasında, küçükbaş hayvan sürüleri sabahın ilk ışıklarında yola çıkarak, doğanın eşsiz güzellikleriyle iç içe olan yaylalara ulaşmak için zorlu bir yolculuğa başlıyorlar.

Sürü sahipleri, öğle saatlerinde tozlu ve sıcak yollardan geçerek, bölgedeki Kalp Gölü’ne ulaşmayı hedefliyorlar. Bu göl, hayvanların su ihtiyaçlarını karşılamak ve serinlemek için önemli bir durak oluyor. Yol boyunca çıkan toz bulutları, drone kameraları tarafından etkileyici görüntülerle kaydediliyor ve doğanın bu zorlu ama bir o kadar da güzel döngüsünü yansıtıyor. Sürülerin geçişi, bölgenin doğal yapısına uyum sağlayan geleneksel göç ve otlatma biçiminin en güzel örneklerinden biri olarak gösteriliyor.

Göçerlerin Günlük Hayatı ve Tecrübeleri

Göçerlerden Şefket Erkin, yaklaşık 20 yıldır hayvancılıkla uğraştığını ve her yıl düzenli olarak göç ettiklerini belirtiyor. Yaz aylarını geçirmek üzere bölgedeki yaylaya gelen Erkin, yaklaşık 4 ay boyunca hayvanlarını burada tutup, doğanın tadını çıkarıyor. Dönüş zamanı geldiğinde ise, memleketleri olan Mardin’e geri dönüyorlar. Erkin, “Kışı Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki illerde geçiriyoruz, yaz aylarında ise Muş, Hakkari, Van ve Bitlis’teki yaylalarda bulunuyoruz. Yolculuk toplamda yaklaşık bir ay sürüyor. Yaylalar, serin havası ve zengin bitki örtüsüyle bizim için büyük önem taşıyor. Süt verimimiz de bu nedenle oldukça yüksek” diye anlatıyor.

Hayvancılığı, geçim kaynağı olarak gören göçerler, özellikle süt ve peynir üretimiyle gelirlerini sürdürüyorlar. Ayrıca, göç sırasında hayvanların güvenliği ve sağlığı için büyük bir özen gösteriyorlar. Geleneksel yaşam biçimleri, bölgenin doğal güzellikleri ve iklim koşullarıyla uyum içinde devam ediyor. Bu uygulama, bölge kültürünün önemli bir parçası olmayı sürdürüyor ve her yıl yeni kuşaklara aktarılıyor.