Karagümrük Başkanı Süleyman Hurma: Nasıl oluyor da bir futbolcunun maliyeti 85 milyon Euro oluyor

Fatih Karagümrük, Süper Lig’e 1 yıllık aradan sonra yeniden dönmenin heyecanını yaşarken, kulüp başkanı Süleyman Hurma, Demirören Haber Ajansı’na özel açıklamalarda bulundu. Geçtiğimiz sezonu detaylıca değerlendiren Hurma, Türk futbolunun yapısal sorunlarına da değinerek, kulübün yaşadığı zorluklara rağmen gösterdikleri direniş ve kararlılığı vurguladı. Karagümrük’ün zor günleri geride bırakıp, yeniden ayağa kalkış hikayesi, Hurma’nın samimi ve içten ifadeleriyle ortaya çıktı.

Hurma, “Geride kalan sezon bizim için gerçekten oldukça zorlu geçti. Kulübümüzün ekonomik ve yapısal sorunları, lige girişimizi ve sezonu olumsuz etkiledi. Ama yılmadık, pes etmedik ve sonunda yeni bir başlangıç yapmayı başardık. Sezon sonunda küme düştüğümüzü düşünürken, aslında bu durumun yeni bir fırsat olduğunu fark ettik. Üç genç oyuncumuzla yola devam ettik ve dördüncü haftadan itibaren kendimizi toparladık. İnsanların beklediği gibi değil, küllerimizden yeniden doğmanın yollarını bulduk ve bunu başardık.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de Profesyonel Takım Sayısının Fazlalığı ve Yapısal Sorunlar

Hurma, Türkiye’deki futbol yapısına dikkat çekerek, “Ülkemizdeki profesyonel takım sayısı gerçekten inanılmaz yüksek. Bu, dünya ligleriyle kıyaslandığında ciddi bir fark yaratıyor. Üç grup halinde toplamda 200’e yakın takımın aktif olması, hem ekonomik hem de altyapısal açıdan ciddi sorunlar doğuruyor. Modern futbolun gerektirdiği tesis, stad ve altyapı imkanları, bu kadar fazla takımın ihtiyacını karşılamaya yetmiyor. Bu nedenle, bizim önerimiz, Süper Lig ve 1’inci Lig’in maksimum 20’şer takımdan oluşması ve diğerlerinin yarı profesyonel seviyede kalmasıdır. Bu sayede hem rekabet daha sağlıklı olur, hem de kaynaklar daha verimli kullanılır.” dedi.

Kalitesizlik ve Ekonomik Problemler

Futbolun kalitesinin düşmesinin en büyük nedenlerinden birinin, aşırı takım sayısı ve buna bağlı ekonomik sorunlar olduğunu belirten Hurma, “Bugün, Türkiye’de futbolun kalitesi, ekonomik yapısıyla paralel olarak ciddi anlamda geriledi. Takım sayısının fazla olması, ekonomik açıdan sürdürülebilirliği imkânsız hale getiriyor. Profesyonel takımların gelirleri, giderleriyle orantısız ve bu durum, kalitenin düşmesine neden oluyor. Bu nedenle, takım sayısının azaltılması, hem finansal hem de rekabet açısından ciddi avantajlar sağlayacaktır.” şeklinde konuştu.

Lig Gelirleri ve Transfer Piyasası

Süleyman Hurma, “Toplam gelirlerimiz oldukça düşük. Örneğin, büyük takımların yıllık gelirleri 500 milyon Euro civarında iken, bizim gelirimiz 5 milyon Euro seviyesinde. Bu, yüzde 1’lik bir oran. Bu fark, rekabet ortamını adil olmayan hale getiriyor. Ayrıca, bazı kulüplerin, ikinci ve üçüncü liglerde, milyonlarca Euro bonservis ödemeleri yapması, ekonomik dengesizliği körükleyen önemli bir faktör. Özellikle, ikinci ligde milyon Euro’luk transferler yapılması, diğer takımların finansal açıdan zorlanmasına neden oluyor. Bu durum, dünyadaki hiçbir ligde örneği olmayan bir yapıya işaret ediyor ve acilen araştırılması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

Yayın Gelirleri ve Takımlar Arasındaki Makas

Hurma, “Türk futbolunun toplam yayın geliri yaklaşık 150 milyon Euro civarında. Bu gelir, federasyon payları, Süper Lig ve alt liglere dağıtılıyor. Ancak, gelir dağılımındaki adaletsizlik, takımlar arasında büyük uçurumlar yaratıyor. Bizim gibi kulüplerin toplam maliyeti, üretim kapasitesi ve gelirleriyle kıyaslandığında, gelirlerimizin çok altında kalıyor. Neden böyle oluyor diye sorarsanız, bunun temel nedeni, devasa bütçelerle transfer yapan ve yüksek gelirlerle çalışan büyük kulüpler ile diğerlerinin arasındaki fark. Bu fark, futbolun kalitesini ve rekabetçiliği olumsuz etkiliyor.” dedi. Ayrıca, “Dünyanın hiçbir liginde, alt liglerde verilen para, üst liglere kıyasla bu kadar yüksek olamaz. Bu, statü ve doğaya aykırıdır ve acilen önlem alınması gerekir.” şeklinde ekledi.

Yayın Gelirleri ve Maliyetler

“Eğer biz 150 milyon Euro gelir üretiyorsak, bir oyuncunun toplam maliyetinin 85-90 milyon Euro olması nasıl mümkün oluyor?” diyen Hurma, “Bu, bizim gelirlerimizle karşılaştırıldığında gerçekçi değil. İngiltere veya Almanya gibi ülkelerde, nüfus ve ekonomik yapı dikkate alındığında, bu oranlar makul seviyelerde. Ama bizim ligimizde bu denge tamamen bozuk ve bu durum, futbolun gelişmesini engelliyor.” dedi. Hurma, “İşte bu nedenle, gelir ve giderler arasındaki uçurumun kapanması, kulüplerin finansal sürdürülebilirliği açısından şarttır.” ifadelerini kullandı.

Futbol Uçurumdan İner mi?

Süleyman Hurma, “Türk futbolu uçuruma doğru gidiyor gibi görünmüyor, ama ciddi anlamda bir tehlike altında. Takımlar arasındaki makas kapanmıyor, tam tersine büyüyor. Bu durumu, bizler ve ilgili kurumlar birlikte çözmek zorundayız. Artık, bu makası küçültmek, adil ve sağlıklı bir futbol ortamı oluşturmak zorundayız. Bu, hem ekonomik hem de sportif açıdan şarttır.” diyerek, mevcut duruma dikkat çekti.

Şampiyonluk ve Sezon Değerlendirmeleri

Geçtiğimiz sezonun sonunda, uzun süre ikinci sırada yer almalarına rağmen, şampiyonluğu kaybettikleri konusundaki düşüncelerini dile getiren Hurma, “Sezon boyunca kadro derinliğimiz yeterli değildi. Bazı oyuncularımıza çok yük bindik ve sakatlıklar yaşandı. Ancak, ben hiçbir zaman ‘Şampiyonluğu kaybettik’ duygusuna kapılmadım. Dördüncü olmamıza rağmen, finali kazanacağımızı ve yeni sezonda daha güçlü olacağımızı biliyorduk. Bu inanç ve kararlılık, bizi ayakta tuttu.” ifadelerini kullandı.

Yeni Sezon Hedefleri ve Transfer Çılgınlığı

Hurma, “Yeni sezonda hedeflerimiz, elimizdeki imkanlar doğrultusunda belirleniyor. Tarih boyunca Avrupa kupalarında yarışabilen bir takım kurmayı amaçlıyoruz. Ancak, Türkiye’de şu sıralar inanılmaz bir transfer çılgınlığı yaşanıyor. Bu duruma karşı durmaya çalışıyoruz ve pozisyonumuzu netleştirmeye çalışıyoruz. Bu sezon, hem ekonomik hem de sportif anlamda dikkatli adımlar atacağız.” diye sözlerini tamamladı.

Vefa Stadı ve İnşaat Süreci

Vefa Stadı’nın durumu hakkında bilgi veren Hurma, “Bu sezon, stadın tamamlanması mümkün değil. Belediye başkanımız, stadın 18 ayda tamamlanabileceğini söylemişti, ama şu ana kadar temel atma gibi somut bir adım atılmadı. Yine de, Sayın Belediye Başkanı, Spor Bakanı ve Cumhurbaşkanımızın desteğiyle, stadın yapılmasına karar verildi. Belediye Başkanı, ‘İçeriği 18 ayda tamamlayacağım’ dedi, umuyorum ki bu sözler tutulur.” şeklinde konuştu.

Transfer Politikası ve Geri Dönüşler

Eski oyuncular Balkovec ve Enzo Roco’nun takıma dönüşü hakkında Hurma, “Bu planlı bir geri dönüş değildi, ama her iki oyuncudan da memnunuz ve onların performansına güveniyoruz. Yollarımız, sportif ve ekonomik nedenlerle ayrılmıştı. Ancak, yeniden bir araya gelerek, geçmişteki başarılarımızı tekrarlamayı umuyoruz.” dedi.

Sezon İniş ve Çıkışları

Süleyman Hurma, geçen sezon yaşadıkları puan kayıplarını ve şampiyonluk şanslarını değerlendirdi. “Kadromuz yeterince geniş değildi, bazı futbolculara fazla yük bindik ve sakatlıklar yaşandı. Ancak, hiçbir zaman ‘Şampiyonluğu kaybettik’ duygusuna kapılmadım. Sezon sonunda, finali kazanacağımızdan emindim ve öyle de oldu.” diyerek, sezonu olumlu bir şekilde tamamladıklarını belirtti.

Transfer ve Ekonomik Denge

Hurma, yeni sezonda hedeflerini ve transfer politikalarını anlatırken, “Dünyada ve Türkiye’de inanılmaz bir transfer çılgınlığı var. Bu duruma karşı durmaya çalışıyoruz. Ekonomik açıdan sürdürülebilir ve adil bir ortam oluşturmak önceliğimizdir. Bu nedenle, maliyetleri kontrol altına almak ve sağlıklı bir finansal yapı kurmak zorundayız.” ifadelerini kullandı.

Hakemler ve Adalet Sistemi

Süleyman Hurma, hakemler ve adalet sistemine ilişkin görüşlerini şöyle ifade etti: “Hatalar her zaman olabilir, ama hakemlerin adil olması en büyük önceliğimiz. Sahaya çıktıklarında tarafsız ve objektif olmaları gerekir. Bu konuda, adaletsizliği kimlerin istediği, kimlerin bu durumu tetiklediği önemli. Hakemlerin ve sistemin temizlenmesi, futbolun sağlıklı gelişimi için şarttır.”

Kulüpler Birliği Vakfı’nın Yapısı

Son olarak, Hurma, Kulüpler Birliği Vakfı’nın yapısı hakkında görüşlerini paylaştı: “Kulüpler Birliği Vakfı’nın yasal ve resmi bir statüsü yok. Sadece toplumsal ve sportif bir platform olarak faaliyet gösteriyor. Yasal bir statüye kavuşmadan, gerçek anlamda etkili ve karar alıcı bir yapı olamaz. Bu nedenle, kulüplerin ortak sesini duyuracak, yasal zeminde faaliyet gösterecek bir yapıya ihtiyacımız var.” diyerek sözlerini noktaladı.