40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
4.320,96%0,56
7.017,00%0,27
27.981,00%0,27
10.219,40%-0,06
Galatasaray’ın Napoli’den transfer ettiği Victor Osimhen, İtalyan medyasını ve futbol dünyasını uzun süredir meşgul etmeye devam ediyor. Nijeryalı golcünün bu sezon Serie A’daki en yüksek bonservis bedeliyle satılması, sadece İtalya değil, küresel futbol ekonomisinde de büyük yankı uyandırdı. Bu transfer, aynı zamanda dünya transfer piyasasının seyrini de yeniden şekillendiriyor ve Serie A’nın uluslararası arenadaki konumunu sorgulayan yeni tartışmalara kapı aralıyor.
Corriere dello Sport’ta çıkan özel haber, İtalya’nın futbol ekonomisinin geldiği noktayı detaylı biçimde gözler önüne seriyor. Haberde, İtalya’nın adeta Avrupa futbolunun arka sıralarına itildiği, büyük yıldızların Premier Lig, Suudi Arabistan ve Bundesliga gibi liglere yöneldiği, Serie A’nın ise sadece yıldızlarını satmakla meşgul olduğu vurgulanıyor. Bu tablo, İtalya’nın futbol ekonomisi ve sportif prestiji açısından ciddi bir kriz içerisinde olduğunu gösteriyor.
Bu transferler, İngiliz kulüplerinin güçlü finansal yapısı ve yüksek transfer bütçeleri sayesinde gerçekleşiyor. Özellikle Sesko’nun Manchester United ile anlaşmasının tamamlanması an meselesi olarak görülüyor. Premier Lig’in bu büyük transfer hamleleri, Serie A temsilcilerinin ekonomik açıdan giderek geride kalmasına neden oluyor. Bu tablo, İngiltere’nin futbol pazarında nasıl bir güç dengesi kurduğunu net biçimde ortaya koyuyor.
İtalya’dan gelen en yüksek bonservis bedelli transferler ise Juventus’un 32 milyon euroya aldığı Conceiçao ve Napoli’nin Bologna’dan 31 milyon euroya aldığı Beukema. Bu isimler, çoğu zaman forvet olmayan orta saha veya savunma oyuncuları. Bu durum, Serie A’nın artık büyük yıldızlar yerine, ekonomik anlamda daha düşük maliyetli, genç ve potansiyelli oyunculara yöneldiğinin göstergesi.
Transfer piyasasında ilk 25 büyük transfer listesine bakıldığında, Serie A’ya gelen tek bir oyuncu dahi bulunmuyor. Ancak, satış tarafında ise ciddi bir hareketliliğin yaşandığını görmek mümkün. En yüksek bonservis bedelleriyle satılan oyuncular arasında:
İtalya, artık yıldız transferleriyle değil, yıldızlarını elden çıkarma ve satış yapma stratejisiyle anılıyor. Bologna’nın genç yıldızı Ndoye bile 42 milyon euro karşılığında Premier Lig’e transfer oldu. Bu gelişmeler, ülkenin futbol ekonomisinin büyük ölçüde satmak ve tükenmişlik noktasına gelmiş olduğunu ortaya koyuyor.
Serie A, adeta küçük dükkanlara dönüşmüş durumda. Yeni yetenekleri transfer edemiyor, mevcut yıldızlarını ise elden çıkarmak zorunda kalıyor. Sadece birkaç istisna var; örneğin, Retegui’nin Arabistan’a transferi gibi. Suudi Arabistan da genç yeteneklere yönelmeye başladı ve Neom gibi kulüpler büyük yatırımlar yapıyor. Bu kulüpler, vizyon ve para açısından oldukça cazip, İtalya ise hem ekonomik hem de sportif açıdan gerilemiş durumda.
İngiliz devleri, yüksek bütçeleriyle fark yaratmaya devam ediyor. Liverpool, sadece Wirtz için değil, Ekitike’ye de 95 milyon euro ödemeyi planlıyor. Bayern Münih, Luis Diaz için 70 milyon euroyu gözden çıkardı. Barcelona, mali kriz içinde olmasına rağmen Rashford’a 50 milyon euro ayırdı. Real Madrid ise tekrar kesenin ağzını açmış durumda ve genç yıldızlara yatırım yapıyor.
İtalya’da artık ya kariyerinin sonlarına yaklaşmış, ya da Avrupa’nın geri kalanında pek ilgi görmeyen isimler ön plana çıkıyor. Modric, De Bruyne gibi tecrübeli ve yaşlı oyuncular gündemde. Napoli, 25 yaşındaki genç oyuncu Lucca’ya umut bağlamış durumda. Roma ise sakatlık ve form düşüşü yaşayan Ferguson’u kadrosuna katmaya çalışıyor. Ayrıca, Milan transfer penceresinde oyuncu izliyor, ama henüz yeni bir ismi kadrosuna katma konusunda ciddi adımlar atılmadı. Juventus ise düşük maliyetle Jonathan David gibi önemli bir golcü transfer etti. Kolo Muani gibi isimler ise Avrupa’da pek dikkat çekmiyor.
Inter’in, Lookman için yaptığı 50 milyon euroluk teklif, şu an İtalya’nın en iddialı transfer hamlesi olarak öne çıkıyor. Bunun dışında, Como’dan gelen transferler ışık saçarken, Bologna eski yıldızı Immobile’i geri getirdi. Lazio sessiz kalırken, Atalanta alternatif pazarlara yöneliyor ve Fiorentina, Edin Dzeko’yu kadrosuna kattı. İlginç bir şekilde, 38 yaşındaki Dzeko, İtalya futbolunun yeni umutlarından biri olarak lanse ediliyor ve genç yetenekler yerine deneyimli isimlere yatırım yapılıyor.
Ne stadyum yatırımları, ne büyük transferler ve ne de yeni projelerle öne çıkabiliyor. Serie A, şu an sadece geçmişin başarılarıyla anılıyor. Avrupa futbolunun zirvesine dönmek ve ekonomik açıdan yeniden güçlenmek için ciddi reformlara ve yatırımlara ihtiyaç duyuluyor. Ancak, mevcut tablo, İtalya’nın futbol ekonomisinin ve sportif prestijinin ciddi anlamda gerilediğini gösteriyor.
Kasımpaşa’ya Hollandalı sol bek!