40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
4.320,96%0,56
7.017,00%0,27
27.981,00%0,27
10.219,40%-0,06
İstanbul’un Demokrasi ve Özgürlükler Adası’nda gerçekleşen toplantıya, 50’den fazla ülkeden 150’den fazla İslam alimi katıldı. Bu tarihi buluşma, Gazze’de yaşanan insanlık dramına dikkat çekmek ve uluslararası duygulara yön vermek amacıyla gerçekleştirildi. Toplantı kapsamında düzenlenen çalıştaylar ve ortak bildiriyle, ümmetin ortak vicdanı ve sorumluluğu çerçevesinde önemli kararlar alındı.
İslam alimleri, dünyanın farklı noktalarında birleşerek, zalimlere karşı duyulan öfkeyi ve Filistin halkının haklı mücadelesine destekte bulunma çağrısında bulundu. İstanbul’dan yükselen güçlü mesajlar ve alınan kararlar, bölgesel ve uluslararası alanda yeni bir direniş ve dayanışma ruhunun teminatı olmayı hedefliyor.
Toplantının açılışında, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Siyonist rejimin Gazze’de uyguladığı katliam ve soykırım politikasını sert bir dille eleştirdi. Erbaş, zulme sessiz kalmanın dini ve ahlaki olarak haram olduğunu belirterek, uluslararası toplumun ve Müslümanların temel sorumluluğu olduğunu vurguladı. Ayrıca, Siyonistlerin mallarını boykot etmenin zaruri olduğunu belirtti ve vicdanlı insanların bu uğurda ortak hareket etmesi gerektiğini söyledi.
Öte yandan, Dünya Müslüman Âlimler Birliği Başkanı Prof. Dr. Ali Muhyiddin el-Karadaği, çalıştayın sonuç bildirgesini okudu. Buna göre, Gazze’deki dram, artık sadece bölge sorunu değil, tüm insanlığın insani ve dini bir sorumluluğu haline gelmiştir. Karađi, yaşanan saldırıların durdurulması ve insani koridorların sağlanması için küresel bir seferberlik çağrısında bulundu. Ayrıca, İslami-insani bir ittifakın kurulmasının acil ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Toplantının sonunda, “İstanbul Bildirisi” ilan edildi. Bu bildiride, uluslararası düzeyde hukuki ve parlamenter ittifakların kurulması kararlaştırıldı. Özellikle, Kudüs İttifakı’nın güçlendirilmesi ve bölgesel dayanışmanın sağlanması ana amaçlar arasında yer aldı. Ayrıca, devletlerin resmi heyetler aracılığıyla takip ve koordine edilmesi için özel mekanizmalar oluşturulacak ve sürekli bir komite göreve başlayacaktır.
Alimler ve katılımcılar, Gazze’ye yönelik saldırıların durdurulması ve ablukanın kaldırılması için ivedi adımlar atılması gerektiğini belirtti. Sınırların açılması ve uluslararası gemi seferleriyle destek sağlanması çağrısında bulundu. Aynı zamanda, ekonomik ve finansal açıdan destek olunması adına fonlar kurulup, yardım ve kalkınma projelerine öncelik verilmesi de kararlaştırıldı.
Alimler, felaketin insani boyutunu dikkate alarak, verilecek zekâtların en az %50’sinin Gazze’ye tahsis edilmesi yönünde fetva verdi. Bu bağlamda, İslami hukuk kuralları çerçevesinde hareket edilerek, zulmün sona erdirilmesi ve Filistin halkının özgürlüğüne kavuşması için büyük sorumluluklar üstlenildi. Ayrıca, uluslararası hukuk ve yargı mercilerinin sorumluluk alması ve suçluların yargılanması gerektiği de çağrıların odağında yer aldı.
İslam ülkeleri, işgalci ve saldırgan güçlerle ekonomik ve siyasi ilişkilerin derhal kesilmesini talep etti. İşbirliği ve boykot çağrısı yapılarak, destek veren şirketlere ve kurumlara karşı dini sorumlulukların yerine getirilmesi istendi. Ayrıca, tüm sivil toplum kuruluşları ve halk hareketleri, barış ve adalet talepleriyle sokaklara çıkmaya davet edildi.
Uluslararası adalet mahkemeleri ve ceza muhakımlerinin, suçluları yargılaması için etkin adımlar atması talep edildi. Bu süreçleri desteklemek amacıyla, İslam ülkeleri ve diğer devletler kendi mahkemelerini kurma yönünde girişimlerde bulunacak. Ayrıca, Hristiyan kurumların da Gazze’deki saldırılara karşı daha aktif ve sorumlu bir duruş sergilemesi çağrısında bulunuldu.
Sağduyulu Yahudi kurumlarından da, zulmü durdurmak ve adaleti sağlamak adına tutum almaları istendi. İşgalci ile güvenlik ve diğer koordinasyonların derhal kesilmesi ve sorumluluk sahibi devletlerin gerçek anlamda karşı duruş göstermesi gerektiği özellikle vurgulandı.
Bu konferans, sadece mevcut sorunların çözüme ulaşması değil, aynı zamanda ümmetin birlik ve dayanışma ruhunun güçlenmesi için de önemli bir kilometre taşı olmuştur. Alınan kararlar ve belirlenen mekanizmalar, Gazze’nin özgürlüğü ve Filistin davasının kazanımı yolunda atılmış büyük bir adım kabul edilmiştir. Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Türk devleti ile hükümetine şükranlar sunulan toplantı, bundan sonra atılacak adımların başlangıcı olmuştur.
Organizasyonu destekleyen tüm devlet ve kuruluşlara teşekkürü borç biliriz. Bu toplantı, sadece Gazze’nin değil, tüm ümmetin ve insanlığın ortak davasının temsilidir. Allah’tan, mazlumlara yardım etmek ve adaleti tesis etmek üzere güç ve kuvvet diler, konferansın, gönüllerde ve pratikte kalıcı izler bırakmasını temenni ederiz.
İslam Alimleri İstanbul’da Gazze’ye Destek İçin Bir Araya Geldi