41,9574$% 0,31
48,8720€% 0,52
5.382,85%0,40
9.236,00%0,31
36.832,00%0,31
10.853,43%-0,81
02:00
Guardian Travel ekibi, Türkiye’de yaşayan ve farklı yerlerde gerçekleştirdikleri unutulmaz seyahat deneyimlerini bizimle paylaştığında, ülkemizin ne kadar çeşitli, zengin ve sürprizlerle dolu olduğunu bir kez daha keşfetmiş olduk. Bu öneriler, hafta sonlarını, kısa molaları veya uzun tatilleri planlayanlara taptaze bakış açıları sunuyor; her bir durak birer keşif ve hikâye adası. Yolculuklar sadece mekanlar değil, ruhu besleyen anlar barındırıyor.
İşte Türkiye’nin gizemli ve büyüleyici atmosferinde kendinizi bulabileceğiniz çeşitli rotalar ve deneyimler. Bu rotalar, doğal güzellikler, tarih ve kültür açısından zenginliklerle dolup taşıyor ve her biri farklı bir ruh haline hitap ediyor.
Doğu Anadolu’nun en etkileyici manzaralarından biri, Nemrut Dağı’ndır. Bölgede yer alan devasa heykeller, gün doğumunda altın sarısına bürünerek adeta mitolojik sahnelere ev sahipliği yapar. Şafağın ilk ışıklarıyla birlikte ortaya çıkan bu görkemli anlar, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunar.

Yolculuğunuza, hele ki mutfağıyla dünyaca ünlü Gaziantep’te başlamak en iyisidir; baklava ve baharatlı kebaplar eşliğinde lezzet yolculuğunuz başlamış olur. Ardından, tarih boyunca kutsal kabul edilen Göbeklitepe’yi ziyaret ederek yaklaşık 11.000 yıl öncesine dayanan insanlık tarihinin derinliklerine inebilirsiniz.
Türkiye’de uygun fiyatlı ve lezzetli bir öğle yemeği arıyorsanız, şehir merkezlerinde kolayca bulabileceğiniz küçük büfeler tam size göre. Bu işletmelerde kuru fasulye, sebze yemekleri ve serinletici ayran eşliğinde Türk mutfağının gerçek lezzetlerini tadabilirsiniz. Basit ancak enfes bu yemekler, ülkemizin zengin mutfak kültürünün samimi yüzünü yansıtır.

Eskişehir, yaklaşık MÖ 1000 yıl öncesine uzanan geçmişiyle, enerjik üniversite hayatı ve sanata doymuş sokaklarıyla dikkat çeker. Odunpazarı semti, Osmanlı döneminden kalma renkli evleri ve tarihi dokusuyla gezginlere zamanda yolculuk fırsatı sunar. Türk kahvesi ve lokum eşliğinde burada zamanın akışını yavaşlatıp, geçmiş ile bugünü anlamlı bir bütün olarak yaşayabilirsiniz.

Antik Efes kentine yakın küçük ama büyülü rotalar; ünlü Alaçatı ve Şirince köyleridir. Alaçatı, taş evleri, taze deniz ürünleri restoranları ve hareketli plajlarıyla sahil tatili tutkunlarının favorisi. Şirince ise, sıcak yaz günlerinde serin kalan, şarapları ve meyve bahçeleri ile ünlüdır. Ayrıca, Pamukkale’nin travertenleri ve termal suları, bu bölgeyi doğa ve sağlık turizmi açısından cazibe merkezi haline getirir; gerekirse Yunan adası turlarıyla zenginleştirebilirsiniz.

Kaş kıyılarından biraz yukarıda gizlenmiş Phellos Antik Kenti, serin ve saklı bir tarih yolu sunar. Sarp yamaçlara kurulmuş olan bu kalıntılarda, Likya mezarları ve taş kalıntılar arasında dolaşmak, arkeoloji meraklılarına adeta gizli bir hazine keşfetme şansı verir. Sessizliğin ve doğanın kucaklamasında, tarihi anı yakalamak isteyenler için ideal bir duraktır.
Güneydoğu Anadolu’nun benzersiz kenti Mardin, kızılımsı taş evleriyle ve daracık taş sokaklarıyla zamanda derin bir yolculuğa çıkarır. Bu şehir, tarih boyunca farklı kültürlerin buluşma noktası olmuş ve bu izler sokaklarda, camilerde, kiliselerde ve manzaralarda saklıdır. Harika sofralar ve geleneksel misafirperverlik ile, oryantal bir atmosferde ruhunuzu doyurabilirsiniz.
Alanya’nın hareketli sahiline kısa bir mesafede bulunan Dim Çayı, yaz sıcağında serinleme ve doğa ile iç içe olma imkânı sunar. Şelaleler sesi, ağaçların gölgesi altında oturmak ve buz gibi dağ suyu havuzlarında yüzmek, buranın en güzel yanlarıdır. Bu içeğecek doğal vadi, hem rahatlatıcı hem de enerjik bir mola sağlar.
Fethiye’den bir deniz kanosu turu yaparak, ulaşılması güç sakin koyları, tarihi kalıntıları ve kayalıklar arasındaki güzellikleri keşfedebilirsiniz. Yerel rehberlerle katıldığınız bu turda, hem spor yapıp hem de güneşin batışını denizden izleme şansınız olur. Deniz ve doğa tutkunlarına hitap eden bu bölge, sakinlik ve macerayı bir arada arayanlar için ideal.
Antalya’nın kuzeyinde, Termessos Antik Kenti’ni gezebilirsiniz. Dağ yamacına kurulan bu antik kent, nefes kesici doğa manzaralarıyla sizi büyüler. Özellikle, dağın yamacında yer alan ve doğal güzelliğiyle dikkat çeken antik tiyatro, kendi başına keşfedilmeyi bekliyor. Yürüyüş gruplarıyla yapacağınız geziler, kent tarihini çok daha derinlemesine hissetmenizi sağlar.
Muğla’nın saklı cenneti Akyaka, çevresindeki çam ormanları ve nehir kıyısıyla öne çıkar. Azmak Nehri’nin berrak sularında kaplumbağaları seyredebileceğiniz gibi, ahşap balkonlu evler arasında yürüyüş yapabilirsiniz. Gün doğumunda paddleboard deneyimi, ya da gün batımında taze deniz ürünleriyle buluşmak, zamanın nasıl geçtiğini fark ettirmeyen tatlı anlar yaşatır.
’Dawn paints the statues gold’: readers’ favourite places in Turkey’ başlıklı haberden derlenmiştir.
Tarih, doğa ve kültürün buluştuğu yer: Hasankeyf
1
Side Antik Kenti gece görüntüsüyle büyülüyor
188 kez okundu
2
Kazan Gölü Kanyonu turizme kazandırılacak
154 kez okundu
3
Yeşil ve mavinin buluştuğu cennet: Çıralı
152 kez okundu
4
Serra Pirinç: Göğüs Kalıbı ile Gündeme Oturan Genç Oyuncu
144 kez okundu
5
Tam bir doğal klima: Kapuzbaşı Şelaleleri
138 kez okundu