‘Gidemediğin yer senin değildir’ diyerek yapıldı: Dağı 35 metre delerek ulaşıma açtılar

Sivas Valisi Halil Rıfat Paşa'nın "gidemediğin yer senin değildir" diyerek işçilere verdiği talimat üzerine bir at arabası geçebilecek büyüklükte murç, balyoz ve sivri ağızlı kazmalar kullanılarak 1885 yılında açılan tünel, daha sonraki yıllarda yine ...

1885 yılında başlayan ve bölgenin ulaşım tarihinde önemli bir dönüm noktası olan tünel, Sivas Valisi Halil Rıfat Paşa'nın işçilere verdiği “gidemediğin yer senin değildir” talimatıyla inşa edilmiştir. O dönemin imkanlarıyla temel taşları atılan bu tünel, başlangıçta küçük boyutlarda olup, zamanla genişletilerek bölgedeki kara ulaşımını kolaylaştırmıştır. Günümüzde ise, Giresun ile Sivas arasındaki kara yolunun en dikkat çekici ve tarihi yapılarından biri haline gelen bu tünel, 6 metre yüksekliğinde, 35 metre uzunluğunda ve oyulmuş kaya yapısıyla bölgenin doğal ve kültürel mirası arasında yer almaktadır. Dereli ilçesinde Göksu travertenleri, Mavigöl ve yaylalara yakın bir noktada bulunan bu tünel, ziyaretçilerine hem tarih hem de doğal güzellikler açısından eşsiz bir deneyim sunuyor.

Yıllar boyunca çeşitli genişletmeler ve güçlendirmelerden geçen tünel, halen sağlamlığını korumakta ve bölge turizmine katkı sağlamaktadır. Turistlerin ve bölge halkının ilgisini çeken bu tarihi yapı, yanındaki alanlarda düzenlenen peyzaj çalışmaları, yürüyüş yolları ve kitabelerle yeni bir görünüm kazanmak üzere hazırlanıyor. Tüneli ziyaret edenler, burada hem tarihi bir dönemi soluyor hem de bölgenin doğal güzelliklerine tanıklık ediyorlar.

Yerel ve Ziyaretçilerin Duyguları ve Anıları

İlginç detaylardan biri, aileleriyle bölgeyi gezen ve tünelin yapısı hakkında meraklarını dile getiren ziyaretçilerin duyguları. Hüseyin Özer, “O zamanın imkanlarıyla tünel nasıl yapılmış? Merak ettik ve görmek istedik. Hem fotoğraf çektirelim hem de hatıramız olsun diyerek durduk. Kitabesini okuyunca da büyük bir heyecan duydum. Hala merakta kalıyorum, nasıl bu şartlarda yapılmış?” ifadeleriyle duygularını paylaştı. Aynı zamanda bölgeye özgü ‘Deliklitaş’ olarak da bilinen tünel, kitapelerde “Türkiye’de insan gücüyle açılan ilk kara yolu tünelidir” ifadesiyle öne çıkıyor ve ziyaretçilere büyük bir gurur ve heyecan veriyor.




Hilal Kara ise, “Bölgedeki tünel, ‘Deliklitaş’ ismiyle de biliniyor ve kitabesinde yazan detaylar beni çok etkiledi. Bu tünelin yapısı ve tarihi önemi, bölgenin zengin kültürel mirasının önemli bir parçası. Bu bilgileri öğrenince daha da çok ilgimi çekti” diyerek duygularını dile getiriyor. Mustafa Aynacı ise, tünelin doğal güzellikleri ve tarihi özelliğiyle ruhu dinlendiren bir atmosfer sunduğunu vurguluyor.




Halkın ve Yetkililerin Duyguları ve Çalışmaları

Giresun Federasyonu Başkan Yardımcısı Yalçın Kaya Böber, Halil Rıfat Paşa’nın bu tarihi yapısının, bölgeyi İç Anadolu ile Karadeniz arasında bağlayan önemli bir köprü olduğunu belirtiyor. “Geleceğe yön vermek ve geçmişi unutmamak adına burada bulunuyoruz. Halil Rıfat Paşa bugün hayatta değil ama onun inşa ettiği bu tünel, bizim gurur kaynağımızdır. Hizmet edenler asla unutulmaz ve bizler de onların hatırasını yaşatmak zorundayız” diyerek bölge ve tarih bilincinin önemine vurgu yapıyor. Aynı zamanda, tünelin bulunduğu alanın korunması ve turizme kazandırılması amacıyla peyzaj düzenlemeleri, yürüyüş alanları ve kitabeleri içeren projelerin hazırlandığını da sözlerine ekliyor.




İşte bu tarihi tünel ve onun hikayeleri, bölge halkının ve ziyaretçilerin duygularını derinden etkiliyor. Adil Sönmez, “Kendi çabalarıyla tünelin hikayesini anlatan ve ziyaretçilere bilgi aktaran gönüllü bir rehber gibi. Bu tarihi yapıya sahip çıkmak ve yaşatmak bizim için büyük bir önem taşıyor. İnsanlara tarihini anlatmak ve onların bu güzellikleri görmesini sağlamak, bizim en büyük mutluluğumuz” diyerek bölgenin ve tünelin yaşatılmasında gösterilen çabayı anlatıyor.