Dünyanın hızla değişen coğrafyasında, Pakistan’ın neyi temsil ettiğini anlamak pek kolay değil. Bu sorunun çeşitli açıdan birkaç farklı cevabı olabileceği aşikar. Bu nedenle, gençlik yıllarımı geçirdiğim ve kalbimde önemli bir yer tutan bu ülkeyi kendi bakış açımdan değerlendirmeye çalışacağım. Umarım, yıllarca içimde taşıdığım duygularımı bu satırlarda dile getirebilirim. Pakistan ve onun halkı hakkında kalbimde biriktirdiğim güzel anıları paylaşmak istiyorum.
Almanya’nın Osnabrück Üniversitesi İslam İlahiyatı Enstitüsü Prof. Merdan Güneş’in ifadeleriyle, Pakistan’ın temsil ettiği en belirgin değerler, onun İslam kimliğine ve birliğine verdiği önemdir. Anayasasının önsözünde bu durumu net bir şekilde görebiliyoruz. Ayrıca, Pakistan’ın Afgan Cihadına yaptığı destek ve Ziya’ül-Hak döneminde hız kazanan İslamlaşma politikası, ülkenin karakterinin oluşmasında önemli rol oynamıştır. Uluslararası İslam Üniversitesi (IIUI) ise, İslamlaşma sürecinin epistemolojik temelini oluşturan önemli bir kurumdur ve ilim ile irfana katkı sağlamaktadır.
Pakistan, aynı zamanda dünya üzerinde atom bombası sahibi olan ender İslam ülkelerinden biridir. İngilizlerin resmen çekilmesinin ardından iki büyük devlet ortaya çıktı: yaklaşık 300 milyon Müslümanın yaşadığı Hindistan Cumhuriyeti ve Pakistan İslam Cumhuriyeti. Gençlik yıllarımızda, Pakistan ismi Afganistan Cihadı ve Keşmir meselesiyle birlikte hafızalarımıza kazındı. O zamanlar, Afgan halkına yapılan destek ve Ziya’ül-Hak hükümetinin çabaları, Türkiye ve diğer Müslüman ülkelerin dikkatle takip ettiği gelişmelerdi. Sovyetler Birliği ve yerli işbirlikçileri karşısında, dini sebeplerle Müslümanların Afgan mücahitlere verdiği destek, dönemin en önemli konularındandı. Ayrıca, geliştirilmiş atom bombasıyla anılan Pakistan, sadece bölgesinde değil, global anlamda da önem kazandı.
Muhammed İkbal’in isimleri, Pakistan ve onun sınırlarını aşan tüm Müslümanlar için anlam yüklüdür. Kuruluşundan itibaren, ‘İslam kimliği’ ve atom gücünü elinde bulundurmasıyla öne çıkan Pakistan, birçok gözde ülke arasındadır. Genç yaşlarımda, Pakistan’ın bu önemi benim ve yakın çevrem için büyüktü. Uluslararası İslam Üniversitesi ise, özellikle Arapça ve İngilizce dillerinde eğitim veren ve çeşitli ülkelerden gelen talebelere kapılarını açmış dev bir ilim merkezidir. Türkiye’den mezun olanlar başta olmak üzere, pek çok İslam ülkesinde eğitimlerini tamamlayan ve alanlarında önemli görevler üstlenen kardeşlerimizin katkıları, ülkemizin gelişiminde ve değişiminde büyük rol oynamıştır.
Pakistan’ın kuruluş amacı, anayasasında da açıkça yer aldığı gibi, İslami değerlere dayanmaktadır ve başkentindaki ismiyle ‘İslamabad’, bu kimliğin simgesidir. Bu ülkeyi sevmemize ve kardeşliğimizi pekiştirmemize katkı sağlayan en büyük nedenler, onun, tarihsel ve kültürel bağlarını önemseyen bir duruş sergilemesidir. Tüm bunlar, bizim duygularımızda derin bir yer edinmiş ve Pakistan’a olan sevgi ve bağlılığımızı her zaman teyit etmiştir.
Cive Pakistan! Zindebad Pakistan!
02:00
News
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
